25//Sulu Göz.

3.3K 108 27
                                    

Bölüm : @selambensevval 'in :) Uzun yorumun ve oyların için çooooooooook teşekkürler <33

MULTIMEDIA: Umut Varol ve bölüm şarkısı. (Vampire Diaries Soundtrack-Holding On and Letting Go) 

-----

 "Alt tarafı bir öpücük," dedi Efe, kanlı canlı haliyle karşımda dururken. "Ya ölürsem?" bu düşünce bile kalbimin teklemesine yeterliydi. "O zaman öptüğüm zamandan daha çok üzülmeyecek misin Ilgın?" doğruydu, ölmesi halinde; aldattığından kat be kat fazla acı çekerdim. 

"İzin verdin," diye hırladı sinirle. "Beni vurmasına izin verdin!" 

"Be-ben üzgünüm, ne yapacağımı bilememiştim," hıçkırdım. "Gerçekten." boş, ıssız sokakta üzerime yürürken sert bir şeye çarpmamla durdum. Arkama döndüğümde, Efe'yi gördüm. "E-Efe?"

"İzin verdin!" diye tekrarladı defalarca.

"İzin verdin!"

"İzin verdin!"

"İzin verdin!" 

Gözyaşlarımı tutamazken, "Yapmadım!" diye bağırdım. "Ben hiçbir şey yapmadım!" ardından ittim onu, geri çekilmeye çalıştım. Ama kollarımdan tutarak beni duvara yasladı ve hareket etme şansımı sıfıra indirdi.

"İzin. Verdin." dedi üzerine basa basa, delirmiş gibi aynı şeyi tekrarlıyordu, sinirliydi; çok sinirliydi. Ağlamam hala devam ederken mavinin en koyu tonuna bürünmüş gözlerine baktım. Morarmış göz altlarına, dağılmış saçlarına... 

Hala çocuğu inceliyorsun, diye tısladı içimden bir ses. Seni öldürecek, geri zekalı!

Bakışlarımı ellerine indirdiğimde, bıçağını fark etmem uzun sürmemişti. Gözlerine baktım. "Yapma," diye inledim. "Yalvarırım Efe, yapma." 

Kafasını iki yana salladı. Gözlerini kapattığında "Aç," dedim. "Gözlerini aç. Bari son bir kez, bir dileğim gerçekleşsin. Gözlerinin içine bakarak öleyim. Lütfen," gözüme asılı kalmış bir damla daha yumuşak tenimle buluşurken devam ettim: "Gözlerini aç."

Gözkapakları yavaşça aralanırken, karnımda hissettiğim soğuk metalle benim gözlerim kapanmıştı. Ardından gelen yanma hissi, terlemem... Bıçağın içimden çıktığını hissettim. Dizlerimin bağı çözüldü, yere düştüm ve kapanan gözkapaklarım Efe'nin hastane odasına açıldı.

İdrak etmem uzun sürmüştü, rüyaydı. Rüya.

Rahatsız tekli koltukta doğrularak, bakışlarımı Efe'nin 4 gündür yattığı yatağa çevirdim. Artık uyanmalıydı. Gerçekten canımı sıkıyordu, o uyumayı sevmezdi ki. 4 gündür uyuyordu. Artık uyanmalıydı, uyanmalıydı ve biz kavga etmeye devam etmeliydik. Kapı açıldığında, içeriye beyaz önlüklü, kel, kırklarında bir adam girdi ve bana sıcak bir şekilde gülümsedi. Onun aksine soğuk olan ifademle "Durumu nasıl?" diye sordum.

"En geç yarın uyanır." aldığım cevapla zıplayarak ellerimi çırpmamak için kendimi zor tutarken, gülümsedim. "Uyandığında çıkabileceksiniz. Şuan uyuması sadece ilacın etkisi, hiçbir tehlikesi yok. Gayet iyi durumda, eğer konuşmaya çalışırsanız sizi duyabilecektir." elindeki dosyada bir şeyler yaparak yatağın ucundaki tahta masaya bıraktı. "İyi günler."

Popüler Beşli || Düzenleniyor.Where stories live. Discover now