29//Hamile misin?

3.1K 105 22
                                    

"Ilgın?" dedi benden daha normal bir tonda. Anlamadığım bu zamana kadar yoktu ve iki hafta kala mı gelmişti? Biraz saçma değil miydi?

"Umut. Hoşgeldin," diyerek Efe Umut'un elini sıktığında şaşırmıştım. "Geleceğini duymuştum, ancak iki hafta kalmışken gelmezsin diye düşünüyordum." dedi Efe. Tanışıyorlar mıydı?

"Siz," diyerek parmağımla Efe'yi gösterdim Umut'a. "Tanışıyor musunuz?"

"Birkaç kere denk gelmiştik," dedi Umut. "Takıldığımız barlar aynı." ardından Efe'ye döndü. "Aslında gelmeyecektim ama, atıldım."

Efe tek kaşını kaldırdı, ben yokmuşum gibi muhabbet ediyorlardı. "Ne yaptın yine?" bunu gülerek söylemişti, alayla.

"İçkiliydim, çocuğa saldırmışım. Hatırlamıyorum bile." Omuz silkti. "Kolunu ve burnunu kırınca, attılar." gözlerim irice açılırken çocuğun ne kadar cool olduğunu düşündüm. Abi bak bak şu hareketlere bak. Aslında tatlı birine benziyordu tipi, sert yüz hatları yoktu ama yinede belalı belalıydı işte.

"Sınavlar bile bitti," dedim ortamda bulunduğumu kanıtlamak istercesine. "Gelmeseydin ya."

"Söylemesi kolay güzelim." dedi bana imalı bir bakış atarak. "Diploma istiyorlar, lise mezunu olduğuma dair. O yüzden katlanacağım,"

Başımı aşağı yukarı salladım. "Sınıfın?"

"Sizin sınıfa geldim, Efe'nin orada olduğunu öğrenince." Toplama kampı gibi sınıfız, şuraya bak, her önüne geleni bizim sınıfa atıyorlar.

"Anladım, ben sınıfa çıkıyorum. Geliyor musunuz?" diyerek Efe'ye döndüm. Ayağa kalkarak elimi tuttu ve benimle beraber sınıfa çıktı. Yerleşirken sınıfın neredeyse boş olduğunu gördüm. Tüm dönem devamsızlık yapmayıp aklını kullananlar da vardı tabii, bu sıcaklarda okula gelmek zorunda kalmıyorlardı.

Birde bizim gibiler vardı, tüm dönem sürtüp son hafta okula gelmeye mecbur kalanlar.

Zalımsın dünya.

Öğretmen yoklama aldıktan sonra, Arya'nın adını okumadığını fark etmemle Efe'ye döndüm. "Arya?" diye sordum sessizce.

"Yok,"

"Adını okumadı."

"Çünkü yok."

"Ne demek yok?"

"Çünkü sevgilim," diyerek elini yanağıma koydu. "Arya okuldan gitti."

Şaşkınlıkla ona bakarken gözleri aralanmış dudaklarımda durup, koyulaştığında seslice yutkunarak önüme döndüm ve başımı sıraya yatırarak gözlerimi kapattım. Son sınıf, son haftalar derken üzerimize düşmüyor; serbest bırakıyorlardı.

Gözlerim kapalıyken hayatımı düşündüm. Olaylar hızlı gelişiyordu genellikle, ve dengesiz. Mesela Doğu belası, bir vardı bir yoktu. Evren desen iki-üç hafta kadar önce abimdi, şimdi yok. Sevgilimle inişli çıkışlı bir ilişkim vardı mesela. Aile desen, tek ailem Efe'ydi.

Belki de tek dayanağım beni bırakmayacağına emin olduğum arkadaşlarıma sahip olmaktı. İyi bir arkadaş ortamı, insana iyi hissettiriyordu. Gerçekten. Tüm derdinizi unutturup güldürebiliyordu; ki bu bence en önemlisiydi.

Önüme düşen kağıtla gözlerimi hızlıca araladım ve arkası dönük, Emre'yle konuşan Efe'ye baktım.

Hadi ama, bu kadar yakışıklı olmamalıydı. Her an bir kıza kalp krizi geçirtebilecek gibi duruyordu. Aslında sorun bu değildi, sorun; kalp krizi geçirtebileceği tek kız olmamamdı. Ardından elim kağıda uzandı ve özensizce buruşturulmuş kağıdı düzelterek okumaya çalıştım.

Popüler Beşli || Düzenleniyor.Where stories live. Discover now