• Viper •
ⓙⓘⓝⓨⓞⓤⓝⓖ
Rezalet bir gürültü yüzünden dişlerini sıkarak aşağı indi. Bugün kahvaltıya katılmayı planlamıyordu. Pek aç sayılmazdı ve Yugyeom tembelini görmek sinirlerine dokunacaktı. Dünkü rezaleti hâlâ kabullenemiyor, kandırılmış olmalarına inanmak istemiyordu. Fakat bütün inkarlarına karşın Youngjae bütün varlığıyla yemek salonunda terör estiriyordu. Jinyoung zavallı çocuğa mesafeli gözlerle baktı. Kimse onu durdurmak için bir şey yapmıyordu. Çocuk avaz avaz bağırıyor, eşyalara saldırıyordu. Rezalet haldeydi ve sağ gözü mosmordu. Anlattıklarına göre bunu Jackson yapmıştı.
Mark masada oturuyor ve elindeki pastırmayı yemekle, Youngjae'e fırlatmak arasında karar vermeye çalışıyor gibi görünüyordu. Jaebum ise ayaktaydı ve çenesini kasmıştı. Jinyoung, onun ne zaman sinirlense ya da endişelense bunu yaptığını biliyordu. Jackson ve Yugyeom da Jinyoung'ın ensesinde bitmişler ve olayı izliyorlardı. Jackson öne adım atmak için bir hamle yaptığında, Jinyoung refleks olarak elini onun göğsüne yerleştirdi. Avucunun altındaki gergin kaslar gevşer gibi oldu. Bu hareket Jackson'ı durdurmaya yetmişti. Müdahale etmesine izin veremezdi. Çünkü eğer Jaebum veya Mark harekete geçmediyse bildikleri bir şey olmalıydı. Mark yalnızca her zamanki gibi fütursuz davranıyor da olabilirdi fakat Jaebum umursardı. Ve eğer o bir şey yapmıyorsa, aksini söylemediği sürece başkaları da yapmamalıydı. Üstelik Jackson son müdahale ettiğinde çocuk neredeyse sağ gözünü kaybediyordu. Jackson'ın yoğun bakışlarını üzerinde hissedince, Jinyoung hemen elini geri çekti.
Youngjae duvarı yumruklamaya başladığında, nihayet Jaebum harekete geçmiş ve onu durdurmuştu. Youngjae'in güçsüz elleri Jaebum'un yakasını tırmalarken ve yardım dinlenirken Jinyoung dişlerini sıktı.
Ne diyeceğini bilemiyor gibi görünen Jaebum zar zor " Lucas. " dedi.
Lucas panik içinde görünüyordu.
" Onu odasına götürün. "
Lucas başıyla onayladı. Youngjae, Lucas tarafından omuzlandığında itiraz edemeyecek kadar zayıf ve bilinçsiz görünüyordu. Lucas onu hemen götürdü.
Jinyoung istemeye istemeye devasa yemek masasında, diğer üyelerden olabildiğince uzak bir yere oturdu. Bunu planlamıyordu ama kaçıyor gibi de görünmeyecekti. Masadakilerden tabağına cüzzi miktarda aldı. O hiçbir şey olmamış gibi davranırken, Jaebum ve diğerleri de masaya oturmuşlardı. Jaebum her zamanki yerine, en başa, Mark onu sağına, Yugyeom Mark'ın karşısına yani Jaebum'un soluna, Jackson'sa sırf onu sinir etmek için Jinyoung'ın hemen karşısına oturmuştu. Bu bilinçsiz olamayacak kadar bariz bir hakeretti. Piç, onu irite etmekten çok zevk alıyordu. Jinyoung özellikle sesini çıkarmadı. Jackson'a bu zevki yaşatmayacaktı.
Herkes gergin bir şekilde tabaklarına bir şeyler alırken, çalışanlar Youngjae'in kırıp döktüklerini toplamaya başlamışlardı bile. İlk konuşan Jackson oldu.
" Konuşabildiniz mi? " diye aptalca bir soru sorduğunda Jinyoung alaycı bir şekilde güldü.
" Sence konuşabilmiş gibi mi görünüyorlardı? " diye tısladı.
Jaebum sanki onlardan bıkmış gibi iç çekti ve saçlarını karıştırdı.
" Hayır. " dedi. " Her şeyi anlatır anlatmaz delirdi. "
YOU ARE READING
Seven Deadly Sin' • got7 *
FanfictionYedi kenet, tutuşur yedi adama ve en arsız arzularda yanar yalanlar... Yedi günah. En ölümcül ölümlüler. Yedi yalancı, yedi suikastçi, yedi âşık. Şeytana satılan, yedi ruh. ( Fazlasıyla +18 öge ve rahatsız edici içerik bulundurmaktadır.) #1- ji...
