8. Bölüm: Canavarın Vicdanı

50.8K 2.9K 5K
                                    

''Kabul edilemeyen özürlere...''

BÖLÜM 8

🎼 Gnash - i hate u, i love you ft. Olivia 🎼

Günümüz

Okulun bahçesinde yürürken çevremdeki insanları inceleyip, Deniz'i bulmaya çalışıyordum. Kapıdan girip koridorda ilerlerken dersimin olduğu sınıfın karşısında Azra ve Kuzey'i gördüm. Onlar bana dönerken bakışlarımı kaçırıp amfiden içeri girdim. Dün Shine'da yaşadıklarımızdan sonra kendilerinden uzak durmam daha iyi olacaktı.

Tüm sınıf kendi halinde takılırken gözlerim arka sıralarda oturan Deniz'i buldu. Üniversitede geçtiğimiz iki sene boyunca her zaman oturduğum sıranın arkasında oturuyordu. Sınıf arkadaşlarıma yerimi hatırlatmak istercesine tekrardan aynı sıraya oturmaya karar verdim. Deniz'in bakışları bana dönerken göz kırptım. Önündeki sıraya ulaştığımda resmen bağırmıştı.

"Günaydın, balım!" Gözlerim şaşkınlıkla açılırken gülmeye başladı.

"Günaydın, sarı kafa!" Sırama yerleştiğimde arkadan kulağıma fısıldadı.

"Özledin mi beni?"

Ayaklarımı önümdeki masaya kaldırıp uzattım. Kafamı onun sırasına yasladığımda tepeden beni izliyordu.

"Hem de nasıl!" derken tüm alaycılığımı kullandım.

Biraz daha eğilip bana yaklaştığında yüzünü tersten görüyordum. Mavi gözleri yoğunlaşırken konuştu.

"Dün akşam ışığın yanmıyordu. Neredeydin?"

Tüm dişlerimi sergileyerek güldüm. "Ben kimseye hesap vermem."

O da benim gibi gülerken hiç bozulmamıştı. "En çok da bunu seviyorum."

Yanımıza gelen bedeni umursamayarak Deniz'i izliyordum. Kime ait olduğunu bilmediğim kişiden yükselen sesi duyduğumda gözlerimi devirdim. Deniz, dönüp ona bakarken ben de kafamı kaldırıp karşımdakini izledim.

"Asel, biraz konuşabilir miyiz?"

Kuzey'in bakışlarındaki utancı görmenin hazzını yaşadım. "Evet, dinliyorum."

"Dışarı çıkabilir miyiz? Daha sakin bir yere."

"Ne söyleyeceğinin umurumda olmadığını düşünürsek hayır."

Başka bir yerde konuşmak istiyor diye rahatımı bozacak değildim. Derdi neyse herkesin içinde söyleyebilirdi.

Ellerini cebine sokup tedirginlikle ayaklarını izlemeye başladı. Dudaklarını yalarken bakışları bana döndü. "Ben teşekkür etmek istedim."

Yüzüm ifadesiz bir haldeyken samimiyetini anlamaya çalışıyordum. "Dün gece, Azra ile olanlar için." diye devam etti.

"Kötü bir şey yapmadığım için mi?" Söylediklerini alaya alırken bozulmuştu. Sevgilisini, adamın elinden kurtardıktan sonra teşekkür etmek yerine ne yaptın demenin pişmanlığını yaşıyordu.

"O şekilde tepki verdiğim için özür dilerim."

Geçen dönem yanıma gelip aynı sırada bana söylediği kelimeyi düşündüm. Tüylerim diken diken olurken hislerimi belli etmemeye çalıştım.

ASELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin