3. Bölüm: Anıların Girdabı

75.3K 4.2K 4.2K
                                    

''Kalbime saplanan gözyaşlarına .. ''

BÖLÜM 3

🎼 Bishop Briggs - River 🎤

5 yıl önce

Kimya hocasının boğucu sesini görmezden gelip söylediklerine odaklanmaya çalışsam da atomların ve moleküllerin umurumda olmadığını biliyordum. Oturduğum sırada sürekli kımıldayarak etrafımı izliyordum.

Yeni okuluma geleli iki ay olmuştu. Her şey beklediğimden daha iyi gidiyor, her gün okula gelmek için deli bir heyecan duyuyordum. Sınıfımdaki tüm arkadaşlarımı sevsem de Eylül ve Yağızla daha fazla vakit geçiriyordum. Bu akışı bozan tek şey ise Ener Demir'in varlığıydı! Herkesle çok iyi geçinirken bana gelince davranışları değişiyordu. En başında arkadaşlarının bana samimi davranan tavırlarını kıskandığını düşünüyorken gerçekleri, Eylül'ün ağzından kaçırması ile öğrenmiştim.

Yağız ve Eylül, okulun en iyi dörtlüsü olmaya kafayı takmış ama eksik olan bir kişiyi ararken geçen yıldan beri aralarına gelen herkesi Ener'in hareketlerinin kaçırdığını söylemişti. Ener, üç kişi olarak devam etmek isterken Yağız sürekli 'Süper Dörtlü'nün 'Süper Üçlü'den daha iyi olduğunu söyleyip okuldaki herkesi tek tek deniyormuş. Bunun aşırı saçma olduğunu söylediğimde Eylül omuz silkmiş Ener'in güvenmekten çekindiğini anlatmıştı. Yağız ve Eylül ile çok eğlendiğimi düşünürsek Ener'in davranışları umurumda değildi. Eğer Yağız, Süper Dörtlünün son kişisi olmamı istiyorsa devam edecektim. Ener, istediği kadar beni uzaklaştırmak için çabalasın ona karşı savaş kaybetmeyecektim.

Dersin bitmesini beklerken Yağız'ın ön sıralarda başka bir çocukla mektuplaşmasını gördükten sonra tüm dikkatim o tarafa odaklandı. Utku Yazır, tek takılmayı seven, herkesten kendini soyutlayan ve çok tekin olmayan bir çocuktu. Yağız ile ne derdi olabilirdi bilmiyorum. Bir süre daha onları izlerken çevirdikleri işi düşünmeye koyuldum. Çalan zilin sesini duyduğumda ikisinin peş peşe koridora çıktığını gördüm. Merak duyguma yenik düşüp koşarak peşlerine takıldım. Okulun arka bahçesine geldiklerinde durup uzaktan izlemeye karar verdim. Utku, Yağız'a cebinden çıkardığı şeyi gizlice uzatıp benim olduğum yöne gelmeye başladığında telaş yapıp saklanmak için bir yer aramaya koyuldum. Hiçbir yer olmadığını fark edince yaptıkları şeyi zaten bildiğime dair öz güvenli bir yüz ifadesi ile role girebileceğimi düşündüm. Utku yanımdan geçerken beni görüp umursamadan devam ettiğinde ileride oyunculuk ile ilgili bir şeyler düşünmem gerektiğine karar verdim.

Yağız'a döndüğümde ağzından çıkan şeyin duman olduğunu anlamam ile çıldırdım. Yavaş yavaş yanına giderken yüz ifadesi beni görmeyi beklemediğini belli ediyordu. Bu halinden faydalanıp sigarayı saklamasına fırsat bile vermeden üstüne yürüdüm.

''Ne yapıyorsun sen?'' diye soludum.

''Sigara içiyorum.''

Ciddi misin der gibi kaşlarımı kaldırdım. ''Ne zamandan beri?''

''Şu andan itibaren.'' derken öksürük krizine girmişti. Sigara içmeyi bilmediği gibi bir de anlamsız tavırlar sergiliyordu. Özentiliğinin nereden çıktığını düşünmeden dudağına götürdüğü sigarayı alıp yere attım.

''Deli misin kızım sen?''

Yere düşen sigaraya bakıp geri almaya çalıştığında ayağımın ucuyla ezdim.

ASELWhere stories live. Discover now