AŞK'IN MANSUR HALİ / Bölüm: 1

21.9K 1K 81
  • İtfaf edildi Mansur Team ^^
                                    

Adam geliyordu yine...

Çocuk her gece olduğu gibi ilk önce o kesif kokuyu duydu iliklerine kadar.
Ve ardından odasının kapısını açarak -ki bunu yaparken hiç zorlanmamıştı. Çünkü geçen hafta çocuğu o kapıya fırlatmış ve kapının sol tarafı boydan boya kırılmıştı- çocuğun önünde dikildi.
Gul Yabani gibi diye düşündü çocuk. Adam bütün çocukluğunun üzerine çökmüş bir kara bulut gibiydi. Her şimşeği bedenine her gök gürültüsü kulaklarına sırnaşan karanlık koca bir bulut...

"Bu gece ne istersin ufaklık.  Kemer mi odun mu yoksa ellerimle mi halledeyim. Sıkı dayanmalısın ama eğer hemen kendinden geçersen ve ben yorulmamış olursam annenle devam ederim. Anladın mı ?"

Başını salladı çocuk aceleyle. Annesine dokunsun istemiyordu bu adam. Çok ağlıyordu annesi o zaman. Gerçi o dayak yerken de ağlıyordu ama hiç değilse o zaman canı yanmıyordu.

İlk darbe sırtında demir bir mızrak gibi patladığında hazırlıksız yakalanmıştı... İnsan can yankısına hazırlanabilir miydi sahi? Çocuk ne yapsa daha az canı yanardı. Her darbe de biraz daha kaybolan benliğini nasıl koruyabilirdi?

Omzunun başına denk gelen kemerin sarsıntısıyla yan tarafa yıkıldı çocuk. Yerde tortop olup hiç değilse yüzünü korumaya çalışıyordu.  Sabah olunca eğer yüzünde yara olursa annesi daha bir içli ağlıyordu.  Ağlamasın istiyordu çocuk. Televizyonda ki o kadınlar gibi yeni entariler giysin istiyordu.

Yan komşu Nalan Teyze'nin elbiseleri gibi çiçekli elbisesi olsa annesine de yakışırdı elbet. Ama annesi yırtılan eteklerini defalarca yamıyordu. Göz yaşlarıyla suluyordu sonra yamalarını...

En sonunda adam sinirli bir homurtu çıkarark odadan çıktı.

"Kadın! Senin oğlun yine bayılmadı. Bu gece de rahatsın"

En az kalbi kadar kara kahkahası eşliğinde yatağa yatmış ve aynı anda dalmıştı.  Annesi parmaklarının ucunda yavrusunun başına gelerek yatağın altına sakladığı merhemi çıkararak çocuğun yaralarına sürdü.  Biliyordu asıl yaraları yüreğindeydi ama ulaşamıyordu ki oralara. Yavrusunun berelenmiş sırtını merhemleyip sardıktan sonra başını dizlerine yasladı.

Titreyen elleriyle sarı başaklar gibi saçlarını okşayıp en sevdiği türküyü söylemeye başladı. 

"Eledim eledim höllük eledim
Aynalı beşikte canan bebek beledim..."

<~~~~~>

Merhaba,

Arayı açmadan yeni serüvenimize devam edelim istedim. Merak edenler vardı nasıl olacağını, gördüğünüz üzere Mansur’un çocukluğundan başlıyoruz.

Bu masalda da beni yalnız bırakmazsınız umarım.

Esved’in son iki bölümünde ki yorumlara cevap veremedim. En kısa zamanda cevaplayacağım.

Ve elbette Mansur Team'e kokulu öpücükler...

Onlar olmasaydı bu hikaye olmazdı ^^

Sevgiler~

ESVEDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin