༄28

2.5K 234 290
                                    

Bilinmeyen'in ne zaman ortaya çıkması taraftarısınız?
Benim aklımda var bir şeyler ;)

~

Müdürden zar-zor aldığım izinle sonunda okuldan çıktım. Tahir de yanıma gelip belimden tuttu ve arabasına yönlendirdi. İçim kıpır kıpır olurken derin derin nefes almamak için zor duruyordum.

Kapımı açtı. Binmek problem değildi ama benim arabam burda kalmış olurdu. "Tahir?"
"Hı?" Dedi ön koltuğa oturmamı sağlarken.
"Şey, benim arabam?" Gözlerini devirmeyle yetindi.
"Aldırırım ben onu birine." Dedi umursamazca. "Ama.." diye atıldığımda eğilip kemerimi taktı ve geri kalkarken tekrar kızarık gözlerini gördüm.
"Çok rivriv ediysın Nefes.."

Geri çekilip kapımı kapattı ve o da kendi koltuğuna geçti. Gülümsedim. Şive yakışmıştı.
"Nereye gidiyoruz?" Diye bir soru yönelttiğinde afalladım. Cidden, nereye gidiyorduk?
"Bunu benim sormam gerekli değil miydi?" Diye saçmaladım.
Dudaklarını birbirine bastırdı.

"Ama ne için gideceğimizi bilmiyorum. Yani ne yapacağımıza bağlı değil mi gideceğimiz yer?" Göz kırparak ve sırıtarak söylediği bu şeye düşmemem gerekiyordu. Fesat! Zırtapoz! Sapık Tahir.
"Yanii kafeye mi, eve mi, yoksa otele mi gideceğiz? Sen seç.." dedi sonunda kahkahasını patlatarak. Koluna vurdum. "Pis sapık.. Vazgeçtim evime götür beni."
Kafasını bi anlığına bana döndürüp iyice sırıttı ve geri önüne baktı.
"Evde hesaplaşalım diyosun.. Tamam, bana uyar."
"Bir kere sen gelmeyeceksin evime," diye çıkıştım. "Beni evime bırakacaksın."
"Hıı, görürüz bakalım.."

-

"Ya Tahir atmasana!"
"Atma diyorum, ay!"
"Ah, kafam acıdı be!"

Önüme gelen saçımı düzelttim ve az önce bana hunharca yastık fırlatan Tahir'in üzerine yürümeye başladım.
"Sana evime girmeyeceksin dedim, gelmesene işte ya çık dışarı." Alnına düşen saçlarını karıştırdı. Düşme Nefes!
"Ben de sana görürüz demiştim küçük hanım.."

"Peki." Diye pes ettim çünkü yüz ifadesinden anladığım kadarıyla sözlerinin aksine biraz mahçup görünüyordu.
"O zaman kahve yapayım ben. Ayy ya da dur dur, aç mısın?"

"Eh, biraz." Diye beni cevaplayınca ben de içimdeki aç ayı Nefes'i bastıramadım.
"Bana bak! Mutfakta bana yardım etmezsen kafanda oje şişesi patlatırım."
"İyi de," dedi kafasını eğerek. "Ben yemek yapmayı bilmem ki.
"Ben öğretirim," diye çıkıştım.
Pişman olmama dileği ile..

Gelecek bölümden sonra ig bölümü gelecek, beklemede kalın ve bu sırada yorumlarınızı eksik etmeyin olur mu? 💛

Sarı Ojeli'm ||TEXTİNG||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin