33. BÖLÜM

14.7K 684 104
                                    

Derinden

Elimdeki test çubuğuna heyecanla bakarken bir yandan da bu defa çift çizgi çıkması için dua ediyordum. Bir süre sonra çubukta sadece tek çizgi belirdiği zaman sinirle çubuğu fırlattım. Allah kahretsin yine olmamıştı. Bu ayda hamile kalmamıştım. Oysaki adetim geciktiğinde ne kadar da sevinmiştim. Ama iki aydır olduğu gibi yine olmamıştı. 

Gözyaşlarım bir bir akmaya başladığında banyodan çıktım. Odaya geldiğimde Yiğit hala uyuyordu. Şu an tek ihtiyacım olan kişi oydu. Terliklerimi çıkarıp yatağa girdim. Usulca Yiğit'in kollarının arasına girdiğimde Yiğit hemen belime sarmıştı kollarını. Kendime engel olmaya çalışsam da işe yaramadı. Ağlamaya başladığımda Yiğit gözlerini açıp şaşkınca bana bakıyordu. 

"Derin? Ne oluyor iyi misin? "

Yiğit'in sorusuyla daha çok ağlamaya başladığımda Yiğit yataktan kalkıp oturmuştu. Beni de oturttuğunda yüzümü ellerinin arasına alıp tekrar konuştu. 

"Derin korkutuyorsun beni ne oldu?"

"Yiğit.. Ben hamile değilim. Yine olmadı yine hamile kalamadım."

Söylediğim sözlerden sonra Yiğit gözyaşlarımı silip sıkıca sarılmıştı bana. Sarılışına karşılık verdiğimde Yiğit bir süre sonra başımın üstüne öpücük kondurup alnını alnıma yasladı. 

"Derin bu konuyu konuştuk. Doktora da gittik. Ne dedi hatırlasana. "

"Ama elimde değil ki. "

"Bak hayatım sen stres yaptığın için olmuyor. Biraz düşünmemeye çalış oluruna bırak bak o zaman olacak."

"Ya olmazsa?"

"Olacak ikimizde de sorun yok. Doktor da olacağını söyledi sadece biraz zamana ihtiyacımız var. Kafana takmamaya çalış tamam mı?"

"Deneyeceğim."

Yiğit dudaklarıma küçük bir öpücük kondurup banyoya gitti.  Yatakta kaldığımda ellerim karnıma gitmişti. İki ay koskoca iki aydır bebeğimin olmasını bekliyordum ama olmuyordu. Doktora gitmiştik. Tahlil bile yaptırmıştık. Hiç bir sorun yoktu. Doktor sadece stres yaptığımı söylüyordu. Neymiş düşünmezsem olurmuş. Kolaydı sanki düşünmemek.  Elimde değildi ki. 

Yiğit banyodan çıkmış üstünü giymişti. İki aydır kendi şirketlerinde çalışıyorlardı. Her ne kadar şu an işleri çok iyi olmasa bile daha yeni başlamışlardı. Ve ben emindim ki ikisi de çok iyi yerlere gelecekti. Yiğit son olarak parfümünü de sıktıktan sonra yanıma gelmişti. Dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu. 

"Ben gidiyorum. Sen de bütün gün evde oturma istersen."

"Zaten Asya ablaya gideceğim. Çok özledim Emiri."

"Tamam o zaman ben akşam oraya gelirim beraber geliriz eve."

"Tamam. Hayırlı işler. "

"Sağ ol canım."

Yiğit çıktığında kendimi tekrar yatağa bırakmıştım. Bu gün bir yere gitmeyi istemiyordum. Ama evde kaldıkça düşünmekten kafayı yiyeceğimi de biliyordum. Bu yüzden yerimden kalkıp banyoya giderek kısa bir duş almıştım. Sabah yaptığım testi de yerden alıp çöpe attım. Üstündeki tek çizgi sinirimi bozsa da düşünmemeye çalışarak üstümü giyerek evden çıktım. 

On dakika sonra Asya ablaya geldiğimde kapıyı çalıp bekledim. Bir iki dakika sonra Asya abla kucağında Emirle kapıyı açmıştı. Onları öyle görünce içim yandı. Acaba ben ne zaman alacaktım çocuğumu kucağıma? Yiğit eve geldiğinde onunla beraber kapıyı açacaktım. Bunları düşünürken Asya ablanın konuşması ile ona döndüm. 

Kalbim Senin (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin