15. BÖLÜM

22K 860 124
                                    

Yiğit ailesini yolcu ettikten sonra bugün hafta sonu olduğu için ve yapacak işleri de olmayınca geri eve geldi. Kapıyı anahtarı ile açmak yerine zile bastı. Çünkü Derin'in ona kapıyı açması onu karşılaması hep hayalindeki şey olduğu için şimdi de elinde bu fırsat varken kullanmak istiyordu . Yiğit bunları düşünürken Derin de kapıyı açmıştı. Ancak üstü başı un ile kaplı bir şekilde. Yiğit onun bu haline şaşırırken Derin Yiğit e "Hoşgeldin "  diyerek Yiğitin cevabını bile beklemeden hemen mutfağa gitti. Yiğit Derin in bu haline tebessüm ederek o da mutfağa gitti. Ve Derini fırının başında heyecanla beklerken buldu. Derin in yanına gidip fırına bakarken Derinin kek yapmış olduğunu gördü. Ve konuştu.

"Immmm mis gibi de kokmuş." Derin heyecanla Yiğite dönüp konuştu.

"Gerçekten mi? Gerçekten güzel olmuş mu?"

"Yani kokusu güzel geliyor ama tadını bilmiyorum. "

"Biliyor musun Yiğit abi ilk defa yapıyorum. Sabah annemden tarifini aldım. İnşallah güzel olmuştur. Hem bence güzel olmuştur. Çünkü benim en sevdiğim kek olan üzümlü kek bu. Elbette güzel yapmışımdır. "

Derin yine heyecanlandığı veya sevindiği zamanlarda hep olduğu gibi fazla konuştuğunu fark edince sustu. Ve onu yüzündeki tebessüm ile izleyen Yiğite utangaç bakışlar attı. Ama sonra dayanamayıp yine konuştu.

"Zeynepleri bıraktın mı Yiğit abi? Ah keşke gitmeselerdi . Şimdi ben evde tek başıma sıkılacağım en azından Zeynep varken onunla vakit geçirdiğim için zaman geçiyordu. Ama şimdi kimse yok. Aslında Yaprak var. Şey Yaprağı çağırsam sorun olur mu ?"

"Tabi ki olmaz. Burası senin evin. İstediğin zaman istediğin kişiyi çağırabilirsin. Hem bende varım. "

"Şey evet ama sen sabah gidip akşam geliyorsun ya, ben o yüzden öyle dedim."

"Hadi bakalım öyle olsun. "

Derin yine tam konuşacakken burnuna gelen yanık kokusu ile hızla fırına döndü. Ve fırının camından kekinin üstünden dumanlar çıktığını görünce hızla eline eldiveni takip fırını açtı ve üstünden dumanlar çıkan keki dolu gözlerle mutfak masasının üstüne koydu. Bu sırada da gözlerindeki yaşların akmasına izin vererek bir yandan da konuştu.

"Offf ya benim yüzümden oldu. Yine heyecanlanıp çok konuştum ve ilk yaptığım pastam çöp oldu. "

Derin bunları söyleyip sustuktan sonra hâlâ ağlarken Yiğitte şaşkın gözlerle onu izliyor böyle masum bir kıza aşık olduğu için ne ne kadar şanslı olduğunu düşünüyordu. Bir iki adımda Derin in yanına yaklaşıp önce başını kaldırdı. Ardından da gözyaşlarını sildikten sonra ağladığı için koyulaşmış yeşillerine bakıp konuştu.

"Bence bu kadar üzülmene gerek yok. Sonuçta bu senin ilk deneyimindi. Hem şimdi yenisini yaparsın bende sana yardım ederim. Olmaz mı?"

"Olur. "

"Hadi o zaman başlayayım. Hem bende üzümlü kek çok severim. "

"Gerçekten mi? "

"Gerçekten. "

"Tamam o zaman hadi biran önce yapıp yiyelim. "

Yiğitin de Derine yardım etmesi ile keki bir kez daha yapıp fırına attıktan sonra. Bu defa Derin gözlerini bir an bile fırından  ayırmadan pişmesini bekledi. Pasta piştikten sonra çıkarıp masanın üstüne koydu ve un ile kaplı olan üzeri yüzünden hemen banyoya gitti.

Yiğit ise yüzündeki tebessüm ile Derin in arkasından bakarken o da mutfaktan çıkıp salona geçip televizyonun karşısına oturdu. Ancak aklı hep Derin ile doluydu. Çünkü evliliklerinin üzerinden 5 gün geçmesine rağmen sanki Yiğitin bu beş günde sevgisi gittikçe artıyordu. Öyle ki aklı sürekli Derin de olduğu için işine bile odaklanamıyordu.

Kalbim Senin (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin