ALTIN KANAT

ALTIN KANAT: Yirmi Dokuzuncu Bölüm

LSD, Thunderclouds

All I need is love
Tüm ihtiyacım aşk
All I need is a word
Tüm ihtiyacım bir kelime
All I need is us
Tüm ihtiyacım biz

Ed Sheeran, Perfect

29.Bölüm: "Yaşlı Kırmızı Yıldız"

Ulaş Tanyel

Yedi buçuk milyar insanın arasında pek çoğunun sahip olamadığı bir şeye sahip olduğuma inanıyordum.

Sevmeyi biliyordum.

27 yaşıma kadar dört sevgilim olmuştu.

İlki ile çok farklı düşünüyorduk. 17 yaşımdaydım, saygılı bir çocuktum ve olabildiğince farklı bakış açılarını edinmek isterdim fakat ilk sevgilimin haklarını onun yerine ben savunurken onun bir kadın olarak haklarını savunmaması ve hatta bunun çok saçma olduğunu düşündüğünü bana söylediğinde bitmişti ilişkimiz.

Şortuna ve dekoltesine karışmamamdan ötürü onu sevmediğimi ve kaba tabirle 'geniş' olduğumu düşündüğünü söylemişti. Ama ben istediği gibi bir erkek arkadaş olamazdım.

Kırmadan, üzmeden ayrılmıştım ve arkasından tek kötü söz etmemiştim, birçok eski sevgilinin aksine.

İkinci kez sevgilim olduğunda 20 yaşımdaydım, onunla ise paylaşabileceğimiz hiçbir şey yoktu. Ortak tek bir yönümüz yoktu. Sevdiğimiz şeyleri bırak sevmediklerimiz bile aynı değildi.

Mesela efenim, ben iktidarı sevmezdim!

Kırmadan, üzmeden ayrılmıştım ondan ve onun da arkasından tek bir kötü söz etmemiştim, birçok eski sevgilinin aksine.

Üçüncü kez sevgilim olduğunda ise yine 20 yaşımdaydım. Benimle değil arabamla ve ortamımla vakit geçirmek istediğini anladığımda buna bir son verdim. Aradığı zengin züppe olamazdım.

Kırmadan, üzmeden ayrıldım ondan ve Tanrı şahidim olsun ki arkasından tek bir kötü söz etmedim, birçok eski sevgilinin aksine.

Ve dördüncü sevgilim...22, 23, 24, 25 ve 26 yaşım.

Melis Çeliker.

Paramın peşinde değildi çünkü fazlasıyla sahipti, bir dolu ortak noktamız vardı. Benim isteklerime, görüşlerime değer verirdi. İlgi duyduğum şeylere ilgi duyardı, duymasa bile benim için öyleymiş gibi yapardı. Kültürlü ve zeki biriydi. Kadın hakları için savaşır, seminerlere katılırdı, bunun için çabalardı.

Ha, iktidarı sevmezdi bir de.

Ama sahip olamadığı bir şey vardı.

Sadakat.

Kırmadan, üzmeden; kırılarak ve üzülerek ayrıldım ondan ve arkasından tek bir kötü söz etmedim. Ne ilişkimiz süresince ne de bittikten sonra kimseye yorum hakkı bile tanımadım. Temmuz aldatıldığımı öğrendikten sonra kıza ilk gördüğü yerde 'kaşar' kelimesini laps diye suratına söyleyince iki gün konuşmamıştım onunla.

İzgi...Onunla beni aldatmadan önce de pek anlaşamazlardı. Kızın ağzından girer burnundan çıkardı. Yerin dibine sokardı. Fena bir görümceydi ve Melis'in yerinde başkası olsa muhtemelen bırakır giderdi. Daha sevgiliyken boyuna zorbalanıyordu bir de Tanyel ailesine gelseydi neler olurdu...Düşünemiyordum.