Betül iştahlı bir şekilde yemeğini yerken yanlarına Kader'in gelmesiyle Gökhan ayağa kalktı. "Beyler sonra görüşürüz" diyen Gökhan arkadaşlarına göz kırptı. Hesabı Alp ödeyecekti. Kader gülümseyerek sevgilisinin elini tuttu. "Hoşçakalın çocuklar" dedi genç kadın ve genç çift yanlarından ayrıldı.

Fırat, karısının yemek yiyişini izliyor o yemek yedikçe mutlu hissediyordu. Baba olacaktı. Babası gibi bir baba olmak istiyordu. Batuhan ise özenmeden edemiyordu. Ayçayı ikna etmeli ve çocuk yapmalıydı. Yemekler yendikten sonra hesabı ödediler. Alp ve Batuhan birlikte ayrıldılar.

Fırat karısına arabanın kapısını açıp nazik bir harekette bulundu. Genç kadın gülümseyerek arabaya bindi. Kocası da arabaya binince "Annemlere gidiyoruz değil mi?" diye sordu. Fırat karısını başını sallayarak onayladı.

"Bugün yeni bir yemek denedim. Bir ara sana da yapacağım" dedi Betül heyecanla. Fırat yemeklerini afiyetle yiyordu. Evleneli 3 kilo almıştı. Aslında daha fazla da alabilirdi. Ancak spor yaptığı için bu bir sorun olmamıştı. "Güzel yapacağına eminim güzelim." dedi Fırat.

Fırat hayatta yaptığı birçok şeyden pişmandı. Sadece Betül ile olan ilişkisinde pişmanlık duymamıştı. Onu üzdüğü zamanları bazen düşünüyor, kalbi acıyordu.

Genç adam karısına doğru elini uzatıp Betül'ün elini tuttu. Betül de gülümseyerek elini tutan eli sıkıca tuttu. Biraz kilo aldığından karnı çok az çıkmıştı ancak bunun normalde zayıf biri olduğu için olduğunu düşünüyordu.

Az sonra araba Zahide annenin evinin önünde durdu. Genç kadın mutlu bir şekilde arabadan inip apartmana yöneldi. Hava çok güzeldi. Güneşin batarkenki halini seviyordu. Zahide Hanım oğlunun geldiğini görüp kapıyı çoktan açmıştı.

"Hoş geldiniz." diyerek güler yüzlü bir şekilde bekleyen yaşlı kadın oğlunun ve gelininin eve girmesini izledi. Fulya koşar adımlarla kapıya geldi. "Hoş geldin Betül" diyerek yengesinin koluna girip genç kadını salona doğru çekiştirmeye başladı.

"Bak yeğenime ne aldım?" diyen Fulya sevinçle koltuğa serili kıyafetleri gösterdi. Betül oldukça şaşkın bir şekilde kıyafetlere bakıp "Daha cinsiyeti belli değil ama" dedi ve gülerek kıyafetlerin olduğu koltuğa oturup incelemeye başladı. O sırada Fırat kardeşinin yanına geldi. Gülümseyerek kıyafetlere bakan Betüle bakmaya başladı.

Kıyafetlerin hepsi beyazdı ve üstünde yazılar vardı. Bunlar modaydı. "Fulya bunların hepsi çok güzel." dedi en sonunda genç kadın.

"Hepsini severek aldım. Daha neler alacağım ben ona" dedi Fulya. O sırada salona Arda ve Ömer girdi. "Sıraya gir güzelim. Sırada amcaları var" dedi Ömer kocaman bir paket ile beklemeye başladı.

Fırat kaşlarını çatarak "Bu ne lan?" diye sordu.

"Yeğenime hediye abi" dedi Ömer ve Betüle bakmaya başladı. Genç kadın koltuktan kalkıp büyük paketin yanına geldi. "Hiç gerek yoktu Ömer. Daha cinsiyeti bile belli değil" dedi mahçup bir şekilde. Hediyeler genelde bebeğin cinsiyeti belli olunca alınmaz mıydı?

"Olsun yenge. Bu hem kız, hem erkek için" dedi Ömer gururla. O böyle deyince Betül meraklanmaya başladı. Yavaşça paketi açtı ve ortaya bir koli çıktı. Fırata doğru baktıktan sonra koliyi açan Betül, gülümseyerek Ömere baktı.

"Ömer bu çok güzel" dedi ve kolinin içindeki büyük oyuncağı çıkardı.

Fırat oyuncağı görünce "Oha be oğlum. Ne yaptın sen?" dedi ve gülerek atı eline aldı. Bebek kız da olsa erkekte olsa buna binmekten zevk alacağı belliydi.

AtıfetWhere stories live. Discover now