29/İTİRAF

22.4K 1.7K 227
                                    

DÜZENLENDİ✔

İNSTAGRAM

"Laviniaaolumcicegi"

💐Satır arası yorum yapmadan ve yıldızımızı doldurmadan geçmeyin çiçekler.Keyifli okumalar.💐

*******

Ölüm korkusu insana en zor anlarında tecelli eder.Hiç bir zaman Rabbimizi unutan kullardan olmak istemedik.Ama insan nefsi öyle kolay oyuna gelir ki bir anlık gaflet ile ne ölümü hatırlar ne de Rabbini.Ama öyle bir an gelir ki ölüm ile burun buruna gelirsin ve can korkusu ile Rabbini hatırlar ona sığınırsın işte o zaman sorarlar.Bunca yıl yedin,içtin,eğlendin kapına ölüm gelince mi Rabbini hatırlar olur af dilendin.Allah kimseyi bu kullardan eylemesin..

Ama unutmasın ki Allah af edendir. Sen yeter ki Tövbe et.Rabbin seni unutmaz..

Korkmak!Şuan da hissetiğim tek duydu buydu.Ne ağıran başım ne sıkı sıkıya bağlanmış ve morarmaya yüz tutmuş bileğim.Bunların hiç biri umrumda değildi.Neden buradaydım,kimler yüzünden buradaydım hiç bir fikrim yoktu.Ama korkuyordum hemde hiç olmadığım kadar.Beni korkutan ise bilinmezlikti!Sonu mu bilmiyordum,nerede olduğumu bilmiyordum en önemlisi etrafımda kimler vardı onu bile bilmiyordum.

Soluk sesleri duyuyordum.Bir değil birden fazla kişi vardı içeride. Anlaşılan benim uyanmamı bekliyorlardı.Bir sandalyede oturuyordum.Elim,ayaklarım ve gözüm bağlıydı.Kullanabildigim tek yetim kulaklarım ve burnumdu.
Etraftaki kokuyu her ne kadar algılanmaya çalışsamda hiç bir şekilde anlayamıyordum.Göz yaşlarım göz kapaklarımı zorlarken ses çıkartmamak için kendimi sıktım.Uyandığımı anlamalarını istemezdim.

"Daha ne kadar uyuyor takliti yapacaksın!"

Bu da kimdi böyle,sesini değiştimek için bir cihaz kullanıyordu.Şu filmlerde kullanılan robotik sesler gibi kalın ve ürkütücüydü.Göz yaşlarım artık daha fazla gizli kalmak istemiyormuşcasına süzülüp gözümü bağladıkları bezden aşağıya kayıyordu.

"B-benden ne istiyorsunuz?"

Ne kadar güçlü durmaya çalışsam da bu imkansızdı.Allah aşkına kim kaçırılmışken sakın ve güçlü olabilirdi ki!

"Bu işten uzak dur.Daha fazla kurcalama bunu senin iyiliğin için söylüyorum."

Bir hıçkırdık dudaklarımdan firar ederken adım sesleri git gide yaklaştı ve birisi tam önümde durdu. Korkudan söylediklerini algılayamıyordum bile.

"H-hangi işten.S-siz ne diyorsunuz anlamıyorum."

"Dosyalar Şadoğlu!Babanın ölümünü araştırıyormuşsun.Uzak dur!"

Böyle bir şeyi asla yapmayacaktım. İsterlerse beni burada öldürsünlerdi. Bu sefer pes etmek yoktu.Bu işi nasıl kurcaladığımı anlamışlardı bilmiyordum ama bırakmayacaktım.

"Asla!Alsa böyle bir şey olmayacak!"

Ses tonumun güçlü çıkması en çok sevindiğim etken oldu.Yani başım da duran adam benden uzaklaşınca derin bu nefes çektim içime,böylesi daha iyiydi.Sessizlik ortama hakim olurken az önceki ses bir kez daha yankılandı."Bu sana son uyarım. Herkesin canı yanacak!Bu işin peşini bırak."Benden uzaklaşan ayak sesleriyle korkum hat safaya yükseldi.Bana ne yapacaklardı şimdi, göz yaşlarım sicim sicim akarken daha fazla akmasına sebep olan o cümleyi duydum.

"Oğlum!Ne yapacağını biliyorsun."

Ve kapanan bir kapı sonrası ise sert adımlarla bana yaklaşan bir beden. Korkuyordum!Ölüm yakındı hemde sandığımdan daha yakın.Öyle ki canımı alacak kişinin soluk sesleri kulağımdaydı.Arkamda duran beden yavaş yavaş üzerime eğilirken kelime i şehadet getirmenin vakti gelmişdi. Hissediyordum ama o an beni şaşırtacak başka bir şey oldu.Elimi çözüyordu.Arkamda duran adam ellerimi ve ayaklarımı çözüyordu ama neden.

LAVİNİA (ölüm çiçeği) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin