8 Bölüm:I Can Change Your Destiny...

6.3K 322 21
                                    

Arkadaslar basliktaki Destiny sozcugu kader anlamina geliyor yanlis alamayin isim degil...

Kaşlarımı çatıp ona baktım. Ne hakla bana böyle bir emir verebiliyordu ki? Kendisindeki öz güven bir sanatçıda bile yoktu eminim.

"Af edersin anlamadım?"dedim söylediği şeyi düzeltmesi ve geri alması için ona şans verirken, kendisi benim kimsem olmazken bunları söylemesi sinirlerimi alt üst etmişti.

"Dediğimi duydun bücür, artık bensiz hiç bir iş yapmayacaksın."Bu aptal benimle dalga mı geçiyordu? Süper yakışıklı olması hiçbir şeyi değiştirmezdi. Dudaklarımı ıslatıp tek kaşımı kaldırdım.

"Bunu bana kim söylüyor?" dedim alayla ona bakarak. "Sen mi? Kimim olarak?"

"Aslında şuan aklımda güzel bir şey yok ama sen beni ' seksi koruyucun' olarak da adlandırabilirsin ."Dudaklarını ıslatıp sadistçe sırıttığında ona baktım. Tam bir egoistti.

"Kendine eğlenecek başka birini bul serseri, ben bir sürtük değilim."dedim kızgınlıkla ,elim kapının koluna gittiğinde kükredi.

"Sana sürtük dediğimi hatırlamıyorum! Ama eğer küçük bir sürtük olmak istemiyorsan kıçını koltuğa geri koy!"

Bütün kanımın donduğunu hissettiğimde hiç bu kadar korkmadığımı fark ettim ve yerime iyice sinip söyleyeceğini beklemeye başladım.

"Şimdi." diye mırıldandı. "Benim iznim dışında hiç bir erkek ile temasta bulunmuyorsun hatta mümkünse konuşma bile." Oldukça sinirli görünüyordu ona doğru bakmaya bile korkmuştum. Değişik bir dış görünüşü ve hareketleri vardı . Gözleri en önde olmak üzere her şeyi bana farklı geliyordu. Göz renkleri her baktığımda ya koyulaşıyor ya da açılıyordu. Belki de bir ışık oyunuydu ancak korkutucu bir şeydi.

"Tamam." dedim onu geçiştirmek için. Korkmadığımı söylemezdim dediğim gibi ; ondan fazlasıyla korkuyordum.

Yutkundum."Şimdi gidebilir miyim peki?" çekingen hareketlerle ondan izin almıştım. Dışarıdan kendime baksam küfürler ederdim. Nasıl bir zamanda yaşıyorduk ki?

Sinirle gözlerim bir o tarafa bir bu tarafa giderken onun hızlı hareketleri karşısında durakaldı . Bana doğru yaklaştı ve dudağıma küçük bir bir buse kondurdu.

"Dediklerimi unutma bücür, seni izliyor olacağım."Bir psikopat gibi konuştuğunda tedirgin ama hızlı hareketlerle arabasından indim ve gözlerine bakmamaya özen göstererek eve doğru koştum. 

Başıma büyük bir bela almıştım.Kesinlikle Jared'ın  söylediği doğruydu. Sürtük olarak seçtiği kesinlikle bendim ve peşimi bırakacak gibi değildi.

Titrek bir nefes aldım. Boktan hayatımdan kaçmak için buraya gelmişken şimdi ise , daha çok boka batıyordum.

"Hey, evde kimse yok mu?"Kapıyı bir kez daha çalmaya yeltendiğimde ilerideki ahşap evdeki kadın camdan belirdi..

"Ah Samantha, büyük annen ve büyük baban bir yere gitmişlerdi ama nereye gittiklerini unuttum, sana söylememi istemişlerdi ama ilacımı bu günlerde aksatıyorum.bu yaşlı kafa bir gün kendini de unutacak." dedi kıkırtıyla. Bu kadın ne kadar dışarıdan sevimli görünse de beni ürkütüyordu. Hayalet gibi her yerden çıkabilirdi.

Bu gerçekten ürkütücü.

Kafamla anladığımı belirttim ve dudaklarımı büzdüm .Eski ve paslanmış mektup kutusunun üstüne ulaşmak için parmak uçlarında durup uzandım. Elime soğuk bir demir değdiğinde sırıttım ve anahtarı aldım.

Burada hep yedekten bir anahtar olurdu. Anahtarı yerine sokup kapıyı açtıktan sonra kapıyı aralayıp içeri girdim. Ayakkabılarımı hızla çıkarıp portmantoya fırlattıktan sonra anatharı da bir kenra koyup içeri doğru ilerledim .Cebimdeki telefona uzanıp büyük babamı aradım.Saat oldukça geç olmuştu ve onlar ciddi anlamda yaşlı insanlardı. Bilirsiniz onlara göz kulak olmalıydım.

Senden Korkmuyorum..(Justin Bieber Fanfiction)Where stories live. Discover now