10.BÖLÜM - KIVIR OĞLUM KIVIR

18.4K 1.4K 247
                                    

uzun ve güzel bir bölüm sizlerle =)

YALAN DEĞİLDİ SÖYLEDİĞİM,

SADECE ERKENDİ...

YENİ FARK ETTİM.

"Bok boşanacağız."

Elmas kaşlarını kaldırdı. "Ne? Af buyur? Ne demek o?"

"Nereye boşanıyorsun, demek?" lafı çevirmeliydi. Evlenmeden bir şey dememeliydi. Yoksa vazgeçerdi evlenmekten.

"Öyle anlaştık."

"Şimdilik bu konuyu unut."

"Neden?"

Bahanesi de hazırdı. "Baban ve o adam peşinde. Bizi bulmuşlar."

Elmas'ın elindeki çatal düştü. Yine aynı korku tüm bedenine yayıldı. O gece evdeki koku burnunda, o karanlık görüntü karşısındaydı sanki. Yutkundu. Bu tarif edilemez, atlatılamaz bir şeydi. Elmas kendini yine o yalnızlığın kollarında hissetti. Çaresizliğin denizinde boğuluyordu sanki. Gözleri istem dışı kapandı. Birden bedenine sarılan kollarla açtı gözlerini.

"Titriyorsun." Dedi Karahan iç çekerek.

"Korkuyorum."

"Ben... Seni asla bırakmayacağım Elmas. Hep yanında olacağım. Söz."

Elmas başını kaldırıp, adamın gözlerine baktı. O gözlerde gördüğü farklı ışıltılar dürüstlüğün ışıltıları mıydı, farklı bir şey miydi bilmiyordu ama, güven veriyordu.

Karahan usulca gözyaşlarını sildi parmakları ile. O ana kadar Elmas ağladığının farkında değildi bile.

"Karahan..." diye fısıldadı.

"Efendim."

Bunu ona yapamazdı. Onu kendinden uzak tutmalıydı. "Seni kendi karanlığıma itemem. Ben... Ben seni de kendimle batıramam. Beni bırak. Yurt dışına kaçır, bana erişemeyecekleri bir yerlere gönder, ama evlilik... bu olmaz. Ben bir uçurumun kenarındayım Karahan. Düşersem-"

Karahan parmağı ile susturdu onu "Şiş... Düşersen, elini bırakmam ve birlikte düşeriz. O yüzden düşmemeye bak." Göz kırptı.

"Ama-"

"Bu konu kapandı. Elmas, şimdi hemen gidiyoruz ve yarın evleniyoruz."

"Ne? Olmaz!"

"Olur. Sen tüm işlemleri bana bırak."

"Karahan ben ona olmaz demiyorum. Evlenmek olmaz. Bekle bir sağ salim düşünelim. Bak diyorum ki ben-"

"Senin tek diyeceğin şey, yarın nikah masasında 'evet' demek. Ben geri kalan her şeyi halledeceğim."

Elmas başını sağa sola salladı. "Bence ailene gerçeği söyleyelim. Baban eminim makul bir şey bulacaktır. O... Ne bileyim, diğerleri gibi değil."

Karahan kaşlarını çattı. "O ne demek?"

"Aklı başında birine benziyor."

"He, yani ben ve halamlarda akıl yok." Alınmış gibi bir surat yerleştirdi yüzüne.

Bu Elmas'ı güldürdü. "Çok affedersin ama, pek de aklı selim tipler değilsiniz. Biriniz kaçık, diğeri ondan beter."

Bu sefer Karahan güldü. "Evet, doğru." Sonra kızın tabağından bir dilim eti çatalına batırdı ve kızın ağzına yaklaştırdı. "Hadi ye. Aç kaldın."

KARA ELMAS - KARA SERİSİ I  -FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin