8.BÖLÜM - HEP YANINDA OLMAK

18.5K 1.4K 74
                                    

uzun ve güzel bir bölümle geciken zamanı telafi ediyorum =) keyifli okumalar.

YANIMDA OLMAN VARLIĞINLA SINIRLI DEĞİL,
ÇÜNKÜ ARATMIYOR VARLIĞINI YÜREĞİMDEKİ YERİN...

Mezarlık dönüşü Karahan direkt çalışma odasına geçti ve kendini deri koltuğa attı. Başını arkaya atıp, gözlerini kapadı. Arkasından gelen minik adımları duymamıştı bile.
“Girebilir miyim?”
Karahan gözlerini açıp, kıza baktı. “Gel.” Dedi. Sesi titriyordu.

Kız yavaş yavaş gelip, adamın yanına oturdu. “Ben nereye gideceğimi bilemiyorum. Aileni bile henüz tanımıyorum.”
Karahan kıza baktı. Çok uzun baktı. Sonra fısıldadı. “Özür dilerim. Bu hengamede tanıştıramadım. Benim hatam.”
Kız ona gülümsedi. “Önemli değil. Açıkçası tedirginim. Nasıl karşılayacaklarını bilmediğim için.”
“Annem de babam da seni seveceklerdir. Ondan yana şüphen olmasın.”

Kız içinden geçen soruya engel olamadı. ‘PEKİ YA SEN? SEN SEVECEK MİSİN?’
Birden gözlerini adamın gözlerinden kaçırıp, başka yerlere baktı. Ona neydi sevip, sevmemesinden. Zaten ayrılacaklardı. Bunu sık sık kendine hatırlatmak istedi. Tabi adama da...
“Ayrılacağız zaten. Annenlere gerçekleri söylesen mi aca-“
“Hayır. Bu söz konusu bile değil. Kimse bilmeyecek.” -çünkü seni bırakmayacağım.

“Peki.” bir şey söylemek istiyordu, ama ne diyeceğini bilemiyordu. “Deden... Çok sevilen biriydi galiba. Hayatımda bu kadar kalabalık bir cenaze görmedim.”
Karahan gözlerini yumdu. “Evet. Çok ama çok sevilirdi. Evde gördüklerinin çoğu annemle babamın arkadaşlarıdır. Ama aralarındaki bağ öyle güçlü ki, şaşırırsın. Kardeşten, anne babadan farksızdırlar. Dedemle de hepsinin mutlaka bir maceraları vardır. Duygu teyzeme baba oldu, Ateş amcamın kardeşi gibiydi. Herkes de yeri farksızdı.”

“Evet, farkettim. Herkes çok bağlı birbirine.” – farkettim ve çok kıskandım.
Karahan gülümsedi. Anneannesinin anlattığı hikaye geldi aklına ve kızla paylaşmak istedi. “Anneannem, onunla ilk tanıştığında dedem onunla sadece anlık ilişki yaşamak istemiş. Hatta anneannem ona bir kere yemek hazırlamış. Bu dedemin o kadar hoşuna gitmiş ki, bu his onu korkutmuş ve kaçmış. Ama dönüp dolaşıp, anneanneme gelmiş ve duygularını kabul etmiş. Anneannem de kendine ‘Salak bende hemen kabul ettim tabi’ der hep.”

“Senin gibiydi yani.”
Karahan gülümserken kızın gözlerine baktı. “Umarım ben bu kadar gecikmem.” Derin nefes aldı. Sonra gözlerini kaçırdı. Karşısındaki dedesi, Karahan amcası, Arda amcası ve babasının fotoğrafına baktı. babası dayak yemişti. Tekrar gözlerini kapadı. İçindeki acı onu öldürecekti.

Elmas yutkundu. Adamın içindeki fırtınanın farkındaydı. “Karahan...” diye fısıldadı. Ellerini tuttu. “Ağla... Ağlamazsan bu acıyla başa çıkamazsın. Ben gözyaşlarını silmek için buradayım.”

Karahan’ın bu sözle gözlerinden aynı anda yaşlar firar etti. Sanki bu sözü bekliyordu hepsi. Kız da gözünden akan yaşlara engel olamadı.
Karahan yaşlarla ıslanan kızın dudaklarına baktı ve yavaşça yaklaştı. Elmas kaçmadı. Karahan da geri adım atmadı. Dudakları önce yavaşça dokundu kıza, sonra tüm acısını kıza hissettirir gibi öptü kızı. Karahan kızı kendine çekti. Elmas da elini adamın saçlarına daldırdı. İkisi de sertti, ikisi de alıcı. Karahan zar zor kendini kızdan uzaklaştırdı ve gözlerine baktı.

Ne demeliydi, bilmiyordu. Kararsızdı. O yüzden sustu ve Elmas’ın yüz hatlarını inceledi. Ama bir şey belli değildi. Anlayamıyordu, kızın şu anki duygularını yüzünden okuyamıyordu. Sanki... Sanki... Hiçbir şey hissetmemiş, içinde hiçbir duygu oluşmamış gibiydi ve bu Karahan’ı çok öfkelendirdi.

KARA ELMAS - KARA SERİSİ I  -FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin