7.BÖLÜM - EFSANEYE VEDA

18.3K 1.5K 522
                                    

HER GİDİŞİN BİR SEBEBİ VARDIR

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

HER GİDİŞİN BİR SEBEBİ VARDIR...
GİDEN GÖZLERİNİ YUMARKEN,
SİZİN KALBİNİZDEKİ GÖZLERİNİZ AÇILIR VE YENİ BİR 'BEN' OLURSUNUZ. 

Karahan göz ucuyla kızın hareketlerini izliyor, arada hafifçe şarkı mırıldanıp, kalçalarını bir sağa bir sola sallayışına gülümsüyordu. Ne tuhaf bir kızdı. Ama galiba bu tuhaflıktan hoşlanıyordu. Yine de ona takılmak istedi. Hınzırca gülümsedi.

“Düğüne hazırlık mı yapıyorsun?”
Kız irkilerek arkasına baktı. “Ne?”
“Kıvırtıyorsun ya, onu diyorum.”
Kız ellerini beline yerleştirdi. “Yakında senden kurtulacağım, o gün için hazırlık yapıyorum canım.”
Karahan keyifle kahkaha attı. “Canını yerim senin.”

O sırada çalan telefona kaşlarını çattı. Elmas’ın da vereceği cevap içinde kaldı. Bu saatte kim arardı ki, hemen kalkıp, açtı telefonu.

“Efendim?” sesindeki telaşı saklayamamıştı.
Telefondaki Sevda halasıydı. “Kuzum, benim. Hazırlanın sizi almaya geliyoruz.”
Karahan halasının üzgün sesi ile ahizeyi sıktı. “Hala...” yutkundu. “Ne oldu?”

Sevda üzgün bakışlarla kocasına baktı. “Geliyoruz biz canım. Siz hazırlanın.”
“Hala ne oldu?! Annem mi? Babam mı?-” diye bağırdı.
“De-deden biraz fenalaşmış. Seni-“
“Dedem mi?” ahize elinden düştü. Elmas hemen adamın yanına koşup, kolunu tuttu. “İyi misin?”

“Dedem...” diye sayıklıyordu sadece. Elmas ahizeyi alıp, konuşmak istedi. Ama kapanmıştı. Karahan’ın koluna girdi ve koltuğa oturttu onu. Hemen su getirdi. Karahan başını sağa sola sallayıp, istemedi. Yarım saat boyunca konuşmaya çalıştı onunla, fakat boşa çabaydı. Araba sesi ile, Karahan yerinden sıçradı. “Gidiyoruz.” Diyebildi sadece.

Karahan hızla arabadan indi. “Karahan oğlum, bi sakin ol-“
“Gidelim abi.”
Arka koltuğa yerleşti. Elmas ise çekingen bir şekilde kapıda duruyordu. Sevda arabadan indi. “Hadi güzelim binsene.”
“Şey ben burada kalsam-”
Karahan araya girdi. “Olur mu hiç, hadi vaktimiz yok, bin arabaya güzelim.”

Elmas el mahkum bindi. Karahan bir müddet sessiz kaldı.
“Dedemin durumu ne?”
Sevda önce kocasına baktı, sonra arkaya döndü. “Hastalığını biliyorsun zaten-”
“Evet bilmediğim bir şey söyle.” Karahan halasının sözünü öfkeyle kesince, halası ona ters ters baktı. Ama acısına saygıdan dolayı sustu.
Yutkunup, devam etti. “Durumu biraz ağır.”

Karahan gözlerini yumdu ve başını arkaya yasladı. Dedesi ile olan anıları canlandı gözünün önünde. İlk çapkınlığını ona anlatmıştı ve o da ona bir sürü ders vermişti. Anneannesi duyunca Karahan’ı terlikle kovalamıştı. Cem’in erken evlenip, tek eşliliğe olan bağlılığını duydukça Çınar eniştesine “Bu çocuk olmamış, üvey bu torun” diye homurdanırdı.

Karahan’ın hayatında dedesinin yeri çok ayrıydı. Herkesin hayatında öyleydi. Babası ile Çınar abisi ve Pars abisi ile ne kadar atışsalar da biliyordu ki onlar için de ‘Cem baba’ları ayrıydı.

KARA ELMAS - KARA SERİSİ I  -FİNALWhere stories live. Discover now