"O dönem ne zaman babam yani Mikael bana acı çektirse o yıldızlara bakıp güç alırdım."

Hatırasını anlattıktan sonra sessizleşti..

"O zaman iki yıldız seçelim.ımmm" Elimde gökyüzünü taradım sonunda iki tane yıldızı gördüm.

"Bak bu ikisi senin olsun ve biri sen diğerinin kim olması gerektiğini biliyorsun. Ona anlatırsın bu hikayeyi de ama sen onda güzel anılar bıraktır bu yıldızlara baktıkça onu seven bir ailesi olduğunu bilsin."

Söylediğim şeyden etkilenmişcesine gözlerimin içine baktı,doğrularak konuşmaya başladı.

"Sen gerçekten farklısın Caroline,içindeki iyilik öyle güzel ki etrafına ışık saçmana sebep oluyor."

Söyledikleri yüzünden utanmaya başladım,en son ne zaman kalbim böylesine ısınmıştı bilmiyorum.

"Ben.. ben teşekkür ederim."

Gözlerimi gözlerinden çekip çimenleri izlemeye başladım. Dikkatimi kendine çekmek için hafifçe öksürdü. 

"Caroline yarın festivali başlatma partisine benimle gelmek ister misin?"

"Kavalyem olmadığına göre, teklifini kabul ediyorum."

-

Dün gece pardon bu sabah Klaus evine gittiğinde bende bütün gün uyumuştum,güzel bir gece geçirmiştik. İlk defa bu kadar duvarları olmadan benimle konuşmuştu,hemde saatlerce. Aynanın karşısında vişne rengi kısa elbisemin fermuarını çekmeye çalışırken Elena diğer odadan yardıma geldi. O çoktan giyinmişti yine siyahın bütün aseleti üstündeydi.

"Ben bugün bütün gün uyanamazsın diye düşünüyordum."

Aynadan bana kaş göz yaparken ben görmezden gelip kafamı çevirdim.

"Uyandırmadık inşallah sesimizle Elena."

"Yok uyumuyordum zaten sizi dinlememek için son ses müzik dinlemek zorunda kaldım."

"Vay canına bak burnun nasıl uzuyor Elena biraz daha zorlarsan aynayı kıracaksın."

Sahte bir kahkaha attı.

"Senin şu esprilerin yok mu öldürüyor beni. Aaa bak unutmuşum ben zaten bir ölüyüm."

Laf dalaşına devam ederken bir yandan da saçımı yapıyordum. Çaktırmadan konudan uzaklaştırmıştım Elena'yı. Hazırlanmamız bittiğinde kapının zili çalmaya başladı.Elena kapıyı açmadan önce parmağını bana sallayarak konuşmaya başladı.

"Konuyu kapattım sanma Care bana hesap vereceksin sonra."

-

Parti alanına Klaus'un kolunda giriş yaparken insanların şaşkın bakışlarına aldırmamaya çalışıyordum. Bir kolunda ben bir kolunda Elena vardı. 

"İnsanlar neye bakıyor böyle."

Elena mırıldanarak konuştu. Bende sebebini bilmediğim için cevap vermedim.

"Sizi ilk defa yanımda görmeleri,sizin kim olduğunuzu bilmemeleri. Kısacası merak diyelim Elena."

"Ben daha az ilgi çekici bir şeyler bulmalıyım" dedi ve Klaus'un kolundan nazikçe çıktı Elena. Yalnız kaldığımızda beni dans pistine sürükledi.

"Çok güzel olmuşsun aşkım, bu gece seni yanımdan ayırmamam lazım galiba."

"Beni sürekli utandırmak zorunda değilsin Klaus."

"Ben gerçekleri söylüyorum aşkım,utanmana gerek yok."

Bir ara dans ederken Hayley ve Elijah yanımıza yaklaştı ve kısaca bir sohbet ettik. 

Kenara çekilip şampanyalarımızı yudumlarken yanımıza barmen Cami ve bir adam yaklaştı. Klaus yandan bana bakış atıp gelen insanlarla beni tanıştırdı. Sonunda Marcel ile tanışabilmiştik.Elimi öptü bende büyük bir ciddiyetle durdum karşısında.

"Nihayet seninle tanışabildik Caroline,oldukça merak ediyordum."

Yalandan bir gülümsemeyle karşılık verdim.

"Caroline demek sen Klaus'un sarışın arkadaşısın. Bara geldiğinde hiç bahsetmedin Klaus'tan." Cami beni yeni görmüşcesine inceledi.

"Klaus'tan bahsetme zorunlluluğum yok.Klaus'un sarışın arkadaşı derken?" Klaus'a bir cevap beklediğimi belli etmek için gözlerine baktım.

"Başına gelenleri şehirde bilmeyen pek yok Caroline." O günü hatırlatmak istemediğini belli ediyordu.

"Bu arada tekrar geçmiş olsun. Klaus izninle dansa kaldırmak istiyorum Caroline'ı"

"Neden bu soruya Caroline cevap vermiyor?  Üçü bana döndü,yok diyemezdim kabalık olurdu ama evet demekte gelmiyordu içimden. İsteksiz bir şekilde kafamı salladım.

"Sonra geri bana dön aşkım."

Cami tuhaf bir şekilde bakıyordu ikimize de. Görmezden gelmeyi tercih ederken Marcel ile dansa başladık. Gözüm Klaus ve Cami üzerindeydi,Marcel konuşmak istiyordu ama onu kısa cevaplarla sadece dans etmesine zorladım. Bir ara Klaus salonun bir köşesine korkuyla karışık sinirle odaklandı. O anda Mikael'in hayalini gördüğünü anladım. Klaus kendini toparlarken yanına gitmek için Marcel'i onların yanına çekiştirdim. Bana baktığında anladığımı anladı beni belimden tutup onlardan uzaklaştırdı.Hiç konuşmadan ona destek oldum. Bir süre sonra Hayley yanıma geldi ve Klaus'tan uzaklaştığımız bir vakitte bana gözlerini dikti.

"Sorunun ne olduğunu söyleyecek misin Caroline." fısıltıyla konuştu. 

"Ne sorunundan bahsediyorsun." diyecek daha mantıklı bir şey bulamadım.

"Biraz önce olan şeyden bahsediyorum. Onun bakışlarını gördüm ve o bakışları kimi görse yapacağını çok iyi biliyorum Caroline.Mikael'i gördü dimi"

"Hayley kimsenin bilmesini istemedi. Davinadan şüpheleniyor ama elimizde sayılı cadı olduğu için ona dokunmak istemiyor."

"O zaman olaya biz el atarız. Klaus babasını gördüğünü sandığı anda Davina'da Klaus'u izliyordu."

"Tamam onu daha fazla delirtmeden kontrolden çıkmasına engel olmak için buna ortak olacağım. Ama ondan habersiz bir şey yaptığımızı öğrenirse.."

"En fazla ne yapabilir ki?"

Sinsice güldük.

"Biraz eğlenelim o zaman Hayley."

Elena'yı Elijah ve Klaus'un dikkatini dağıtmakla görevlendirdik ve partinin arka sokağında Davina'yı bulduk. Önünü kestiğimde sinirle arkasını döndü orda da Hayley kollarını birbirine dolamış bir şekilde bekliyordu.

"Derdiniz ne sizin?"

"Sadece kız kıza konuşmak istiyoruz Davina..."

Kaybedenlerin Umudu..(Klaroline)Место, где живут истории. Откройте их для себя