Sarışın Hazine..

3.5K 168 26
                                    

-3.kişi gözünden-

Klaus salonda şömine önündeki koltukta oturup içkisini içiyordu. Ateşin yanışını izlerken bir yandan da Caroline'ı düşünüyordu. Kafasında binbir dert varken düşünebildiği tek şey Caroline idi. Çözmesi gereken sorunlara odaklanmaya çalışıyordu. Kapının kapanmasıyla içeri Hayley girdi,Klaus'un karşısındaki koltuğa bıraktı kendini genç kadın. Kendisini buraya çağıran Klaus'un konuşmasını bekliyordu ama bugünün Klaus için iyi geçmediğini suratından anladı.

"Klaus beni buraya karşılıklı içmek için çağırmadın dimi?"

Kafasını sallayarak gülümsedi Klaus.

"Aslında içki arkadaşım olabilirsin Hayley." Cümlesini söyledikten sonra Hayley başıyla onaylamaz bir hareket yaptı.

"Bugün senin klanından ayrılarak rahatsız edici olmaya başlayan kurtçuklardan biriyle karşılaştım Hayley."

"Dur tahmin edeyim Mary dimi. Küçük sürtük insanları gaza getirip yeni bir grup kurmak istiyor." Hayley oldukça sinirlenmişti,Klaus'u tanıyordu eğer biraz daha zorlarsa canlarından olacaklardı.

"Benden şehirde kendilerini saymamı,onlara bir yer vermemi,kendi kurallarıyla yaşamak istediklerini söyledi Hayley.Aslında emretti desek daha doğru olurdu. Cümlelerin arasına tehdit savurmayı da ihmal etmedi tabii ki.Onu oracıkta öldürmememin tek nedeni sendin. Senin ailenden olan kimseyi incitmeyeceğime dair sana söz verdim ama.."

Kafasında onları öldürdüğünü hissetti Hayley. Klaus'un kendine verdiği sözü hatırlaması ve uygulaması onu mutlu etti.

"Ben teşekkür ederim Klaus ama o gruptan ne kadar insan kurtarabilirsem benim için kar. Bana biraz zaman ver yemin ederim tehlikeli olmaya başladıklarında onları kendi ellerimle öldüreceğim." Hayley bunu nasıl yapabileceğini bilmiyordu ama zaten kendi grubundaki insanlarda Mary'nin grubunun tacizinden sıkılmıştı.

"Bunu beraber çözelim Hayley,onları öldürmeye karar verdiğinde zevkle yardım ederim."

Hayley konuya nasıl gireceğini bilmiyordu. Klaus'u sinirlendirmek onu zorlamak istemiyordu

"Klaus.."

Sıkıntıyla Hayley'e baktı Klaus, Hayley sormak için kendinde o gücü buldu.

"O gitti mi?"

"Umarım gitmedi,yalnız kalmak istediğini söyledi. Belki de geri gelmez."

Genç adam bugün olanları düşündü. Caroline artık  hissettiklerini saklamıyordu,ona nefretle yaklaşmıyordu yine de aralarında aşılmaz duvarlar olduğunu hissediyordu. Aslında onun şehre inmesine izin verdiğinde geri dönmeme ihtimalini biliyordu ve gitmek isterse onu durdurmayacaktı.

Hayley ise Klaus'un yaşadığı bunalımı hissediyordu. İçinde bulundukları durum çok garipti ona göre. Klaus bir iki gün önce Caroline için zaman vermesini istediğinde ona karşı gelmedi, Hayley başından beri Klaus'un sarışın vampire olan ilgisinin bitmediğini elbet bir gün ona geleceğini düşünerek yaşadığını biliyordu. Hayley hem karışık olan kurt ailesinin yardımına gitmek hem de Klaus'un Caroline ile yalnız kalması için evden bir süreliğine ayrılmıştı. Zaten Elijah sürekli onunla birlikteydi. Tek bir amaçları vardı hepsinin Hope için güvenli bir gelecek ve bu konusa Klaus'a güveni tamdı. Düşüncelerinden kurtulan kız Klausla karşılıklı içmeye başladı.

Geçen iki saatin sonunda Elijah ve Elena eve geldiler. Ellerinde birkaç şey vardı. Elena heyecanla Caroline'ı görmek umuduyla etrafa bakmaya başladı.Klaus ne aradığını anlamıştı.

"O burda değil ."

Elena korkuyla nefes aldığında Hayley ona bakış attı.Elena Klaus'ı inceleyerek durumu anladı. Caroline her şeyi öğrenmişti ve ona çok kızarak burda bırakıp terketmişti. Onu kaybetmişti. Gözleri doldu ama ağlamayacaktı. Şimdi çıksa Caroline'ı yakalama ihtimali vardı. 

Kaybedenlerin Umudu..(Klaroline)Where stories live. Discover now