Sadece yaşadığı için ölmediğini zanneden biriyim ben. Içimde yıkılmış bir şehir.Esen her bir rüzgarda biraz daha dağılıyor parçalarım. Toplaması daha da zorlaşıyor. Yıkık dökük olan şehrime her gelen bir darbe daha vuruyor. Toplayamayacağımı biliyorlar aslında ama galiba kesinleştirmek istiyorlar sonumu
. Yıkılışımı seyretmek istiyor insanlar. Herkes zevk alır olmuş birilerinin çöküşünü seyretmekten. Ama şunu bilmiyorlar ben vurulan her bir darbede daha sağlam basıyorum ayaklarımı..
Hayat zorluklarıyla ders veriyor bana. Yaşayarak güçleniyorum. Her düştüğümde kalkmak için bir ele,her yoŕulduğumda yaslanacak bir sırta,her ağladığımda ise bir omuza muhtaç olmamayı öğretti bana hayat.
Ama,
Ama ben bir senin vurduğun her darbede kalkmayı başaramadım.Sevmediğini bildiğim halde vazgeçemedim senden. Herşeyi bildim de bir senden vazgeçmeyi bilemedim ben ışte.Tam unuttum dediğimde sen," unutamazsın beni "der gibi çıktın aniden bu şehrin tozlu kaldırımlarında karşıma. Bazen bir bankta arkadaşlarınla yan yana.Bazen yol kenarında..Seni görmek baharı getirirken gözlerime,kışın o acımasıź soğuğunu da getirdi sol yanına.
Gözlerine her baktığımda daha da üşüdüm,üşüdüm ve üşüdüm...
Sol yanım hissizleşti . Artık bir buz var sol yanımda. Bir dokunuşunla dağılır sonsuza dek parçalararı ya da yine senin sarılışınla çözülür buzları.
Ama senin kalbin taşlaşmış zaten. Nasıl olur da gözlerime bakıp her seferinde görmezsin bendeki seni..? Nasıl olur da kayıtsız kalabilirsin bu sevgiye? Nasıl,nasıl...
İşte dedim ya tam vazgeçtim senden artık dediğimde görüyorum seni aniden. Nefret ediyorum seni görünce dilimin tutulmasından,elimin ayağıma dolaşmasından, nefret ediyorum. Ama bir seni görmekten nefret edemiyorum.
Ne olurdu gelseydin bana..?Tam herşeyden umudumu kestiği anda. Sarılsaydın aniden. Olmazdı değil mi?Artık ben istemiyorum gelmeni. Ve söz veriyorum asla istemeyeceğim bir daha beni sevmeni. Gelme ışte istemiyorum artık sevmeni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN OLMAYAN HER ŞEYDEN GEÇ
PoetrySonra içimden, kalbimin derinliklerinden bir parça eksildi. Bir boşluk olşutu orada ve ben dolduramadım bu boşluğu ne sana yazdığım şiirlerin mısralarıyla ne de sabaha sensiz bağlanmayan gecenin uçsuz bucaksız karanlığıyla...?