59 dakika "ihanet" - 11 / mahalle

77 10 0
                                    

Önce karşı komşunun kapısını çaldı Cahit. Neriman'a en yakın daire olduğu için en çok bilgiyi ondan alabileceğini düşündü. Pembe gecelikli yaşlı bir kadın açtı kapıyı. Güleç yüzlü, kısa kesilmiş beyaz saçları olan. Uzun zamandır sohbet edecek birilerini bekliyordu belli ki, gençliğinden, eski İstanbul'dan, şimdiki gençlerden dert yandı durdu. Ama Neriman'ın kaçırıldığı gece hiçbir şey duymamıştı. "Bekar bir hanım ama geleni gideni pek olmaz!" dedi Cahit'e. "Bana bile uğramazdı kahveye!"

"Anlıyorum!" dedi Cahit, kibar bir baş selamı vererek. Yaşlı hanımı meraklandırmadan uzaklaştı. Diğer komşular için de pek farklı olmadı durum. Biri genç, eve geceden geceye gelen yeni yetme bir tasarımcıydı. "Senin söylediğin komşuluklar eskiden kalmış Amca!" dedi Cahit'e, "Bugün adamı kesseler ruhun duymaz!" "Anlaşıldı!" dedi Cahit, gülmemek için kendisini zor tutan Şeniz'le göz göze geldiler sonra. Alt kattaki kadın ise elinde bir tahta kaşıkla açtı kapıyı, aşure kaynatıyormuş o da. "Yok!" dedi Cahit'e, "Ben pek ayrılmıyorum buralardan, tuhaf bir ses olsa dikkatimi çekerdi mutlaka!"

Kumaşçı, nalbur, marangoz... Mahalledekiler de hiçbir şey duymamıştı. Karşı apartmandaki pub'ı göstererek söylendi biri hatta. "Eskiden daha sessizdi buralar, şimdi bu mekanlar açıldı açılalı gürültü eksik olmuyor. E onca patırtının arasında kimse imdat demedikçe de kim kimdir anlamıyorsun!" "Eyvallah!" dedi Cahit, "Teşekkür ederiz, aklınıza gelen bir şey olursa yine de arayın beni!"

Yine de kimsenin bir şey duyup görmemesi tuhaf geliyordu Cahit'e, müşterilerinin çıkmasını fırsat bilerek apartmanın aşağısındaki Antepli Lezzetler'e uğradılar sonra. Söze önce Şeniz girdi bu sefer, "Buradan her gün onlarca kedi geçiyor!" dedi Memik Usta kanıksayarak, "Bizim artıkları çocuklar şuradaki konteynere götürür. Senin aradığın da orada varsa vardır!"

"Belki çocuklardan biri görmüştür?" diye atıldı Şeniz heyecanla, "Gri, uzun tüylü, yapılı bir kedi?" Salonun arkasındaki gençlerden biri telaşla yanlarına geldi sonra: "Gördüm ben!" dedi. Sözde konuşulanları dinlemeden tabakları kuruluyordu ama konu bildiği yerden açılınca dayanamamıştı belli ki. "Araba vurmuştu!" diye devam etti söze sanki bir kahramanlık hikayesi anlatıyormuş gibi bir havayla; "Belediyeyi aradık, aldılar ama sonrasını bilmem!"

"Peki ya Neriman Hanım'ı gördünüz mü?" diye sordu Cahit, gençle patronu aynı anda sözleşmişçesine yanıt verdi, "Birkaç gündür eve uğramıyor, seyahatte sandık!" diye. "Pek alâ!" dedi Cahit, "Aklınıza başka bir şey gelirse arayın lütfen!"

"Cahit Bey?" dedi Memik Usta, huzursuzluğunu gizlemeye çalışan bir sakinlik vardı sesinde; "Sabahtan beri herkese sorarsınız görüyorum. Polislik bir durum mu yoksa?" "Yok!" dedi Cahit, "İşe polisin girip de bize zaman kaybettirmesini istemediğimiz bir durum!" "Anlaşıldı!" dedi adam gülerek, Cahit'i bugüne kadar defalarca gördüğü için samimiyetinden şüphe duymamıştı.

Arabalarına giderken, "Şimdi ne yapıyoruz?" diye sordu Şeniz, "Önce seni eve bırakıyorum!" dedi Cahit, "Sonra ben Erhan'la buluşacağım!"

  

59 dakika "ihanet"Where stories live. Discover now