Bölüm - 4

6.2K 252 21
                                    

1. BÖLÜMDEN

"Luhan... Sen..."

"Shh... Sakinleş"

Kapıya yaslanan Sehun bu heyecana daha fazla dayanamadı. Yavaşça kaydı ve yere çöktü.

"Çok yakındı Luhan. Sen beni buraya çekmeseydin..."

Luhan eğildi ve Sehun'u bu sefer parmaklarıyla susturdu.

"Bugün şans senden yanaydı Sehun"

BÖLÜM - 4

Yazar: Ningyoo

- - içindeki cümleler kişilerin düşünceleri.

GÜNÜMÜZ

Sehun başını kapıya yasladı, gözlerini kapattı ve nefes alış verişlerini düzene sokmaya çalıştı. Çoğu zaman duygusuz gibi görünürdü Sehun, ama onun da hisleri vardı ve şu an tek istediği birine sarılabilmekti. Onunla birlikte yere çökmüş olan Luhan'ın yüzüne baktı. Bu şirin surat nasıl bu kadar duygusuz durabiliyordu? Sehun bir an düşündü. Sarılmak kendisi için bile fazlaydı. Gözlerini kapattı ve yavaşça Luhan'ın omzuna başını yasladı.

Luhan şaşırmıştı. Ona hem yakın olmak, hem de deli gibi uzaklaşmak istiyordu. Bir şey söylemedi ama tepkide vermedi. Sehun cevabını almıştı...

SEHUN ANLATIYOR:

O soğuk ve terk edilmiş binada o şekilde ne kadar oturduk hatırlamıyorum. Gözlerimi açtığımda Luhan hafif kıpırdandı ve "Sonunda uyandın" dedi. Spordan sonra, temizlik yaptıktan sonra, üzgünken, stresliyken yani her durumda uyku benim ilacım olmuştu. O adamlar tarafından dakikalarca kovalanmıştım. Uyumuş olduğuma şaşırmadım. Şaşırdığım tek şey şu an karşımda acıyla omzunu ovalayan Luhan'dı. Önce beni kurtardı sonrada saatlerce omzunda uyumama -omzu ağrımasına ve uyuşmasına rağmen- izin vermişti.

Luhan'ın duygularını anlamak istercesine gözlerinden gözlerimi ayırmadan konuştum: "artık bu binadan çıkalım mı?" başını evet anlamında salladı. Yerden kalktık. Uyuşan her organımıza ağrı saplanıyordu. Üzerimizi çırptık ve karanlık bir akşam manzarasına kendimizi bıraktık.

Havanın kararmasından ve yağmurun ıslattığı sokakların neredeyse kurumuş olmasından oldukça uzun bir süre içeride olduğumuzu anlayabiliyordum.

Yavaş yavaş yürümeye ve kaslarımızın açılmasına alışmaya çalıştık.

Beni delirten sessizlik Luhan'ı da delirtiyor muydu bilmiyorum. Benim aksime oldukça sakin duruyor ve ara ara kolunu bacağını acıyla ovalıyordu. Belki de benim anlatmamı istiyordu. Ama ben anlatmak istiyor muydum bilmiyorum...

Sessizliği Luhan bozdu.

"Bu gece benim evimde kal. O adamlar belki de evinde seni bekliyordur."

Ben şu an bunları düşünemezken onun soğuk kanlılığı ve benim gibi hiç bir zaman kaybetmediği zekasıyla kendisine hayran kalmamı sağladı.

"Çok teşekkür ederim, her şey için. Sende kalmak isterim" dedim.

Sessizce duraktan bir otobüse bindik. Neresi olduğunu anlayamadığım bir yerde indik. Oradan ikinci bir otobüse bindik. 20 dk sonra otobüsten indik ve beş-on dakika yürüdükten sonra lüks bir sitenin önünde durduk.

Ben şaşkınlıkla binaya bakarken o girdiği şifreyle kapının açılmasını sağladı. İçeriye girdi. Onu takip ettim. Asansöre bindik ve 13. kata geldiğinde indik. Apartmanın içi, daireler arasındaki genişlik bile benim evimin alt katından daha büyüktü. -komple alt kat, oda falan değil!-

RehinOnde histórias criam vida. Descubra agora