BÖLÜM 18

1.8K 157 43
                                    

Palyaçonun ağzından :

O bücürlerin çamaşırhaneye gelmesi her şeyi berbat etmişti. Halbuki bugün kızlara yaptıracaklarım... Çok eğlenceli olacaktı. " Bu burada bitmedi." diyerek sırıttım. Elimde öyle bir koz vardı ki... Korkak Senacık arkadaşlarına ihanet ediyordu. Sırf kendini korumak için. Onunla oynadığım zamanları hatırlıyorum da... İğrençti. Bir insanın bu kadar korkak olması mümkün müydü?

5 Ay Önce :

- Sürekli ağlıyorsun! Ne kadar aptal ve zayıfsın! Beceriksiz! Sana söylediklerimi yapamıyorsun bile.

- Sana söylemiştim, yapamam. Ne olur benden bir şey isteme. Başkasıyla oyun oyna, benimle değil. Kimseye söylemem. Polise de gitmem. İkimiz de istediğimizi elde ederiz. Olmaz ?

- Bir düşüneyim. Seninle oynamaktan zevk almıyorum Senacık. Eğer... Bana oynamam için istediğim gibi birini bulursan seni bırakırım.

- Bulurum tabiki, yeter ki beni bırak.

- Benim gözüm olacaksın. Ve onun her hareketini izleyeceksin. Bana karşı gelmeye çalışırsa onu engelleyeceksin.

- Yaparım. Sana yardımcı olurum. Ama bana zarar vermeyeceksin değil mi?

Senacık en yakın arkadaşlarından birine ihanet etmişti. Melisa'ya... Onun her yaptığını anlatmıştı bana. Onlara oyundan bahsettiği gün yanıma gelmişti. Video çekeceklerini söylemişti. En önemlisi de o videoyu silmişti.

Sena benim piyonumdu. Bana itaat ediyordu.

***

- Kızların gelmesi çok iyi oldu. Bugün bize zarar veremedi, dedi Pelin bana sarılırken.

- Bugün kurtulmuş olabiliriz ama eninde sonunda bize zarar verecek, dedi Sena.

- Ondan kurtulacağız Sena, umudunu kaybetme, dedi Ayla elini Sena'nın omzuna koyarken. Açıkçası bende Sena gibi düşünüyordum. Öyle hale gelmiştim ki artık, palyaçonun gelmeden önceki günlerimi hatırlayamıyordum bile.

Telefonum çalmaya başladı. Ulaş arıyordu.
- Naber?
- Fena sayılmaz, canım sıkılıyor.
- Benimde sıkılıyor, lunaparka gidelim mi?
- Pek keyfim yok aslında.
- Hadi Melisa, moralin düzelir işte fena mı? Kızlara sor onlar da gelsinler. dediğinde kızlara baktım.
- Ulaş lunaparka gidelim diyor, gidelim mi? dedim isteksizce. Pelin başıyla onaylarken Sena istemediğini söylüyordu. Ayla'yla göz göze geldiğimde omzunu silkerek "Kafa dağıtırız." dedi.
- Geliyoruz
- Bir saat sonra alırım sizi. Eğlenmeye hazır olun, deyip telefonu kapattı Ulaş.

Hemen hazırlanmaya başladık. Üzerimi giyinip hafif bir makyaj yaptım. Saçıma şekil verirken,
- Sizinkileri çağıracak mısınız? diye sordum.
- Çağırmayı istiyorum ama Ulaş'tan pek haz etmiyorlar, dedi Pelin burun kıvırarak.
- Arasak iyi olur, dedi Ayla ve telefonunu eline aldı. Birkaç dakika konuştuktan sonra kapattı ve,
- Gelecekler, Eymen onları arayacak. Üzülmemesi için Efe'ye haber vermeyecekler.
- Ya kavga çıkarırlarsa? dedi Sena şüpheyle.
- Çıkarmayacaklar, Eymen söz verdi, dedi Ayla ve çantasını alıp aynanın karşısına geçti.
- Ben hazırıım.
- Bizde hazırız,hadi çıkalım.

Ulaş yurdun önünde arabasına yaslanmış bizi bekliyordu. Vakit kaybetmeden arabaya bindik. Eymenlerle lunaparkta buluşacaktık.

Eğlenceli bir yolculuğun ardından lunaparkta dolaşmaya başladık.
- Neye bineceğiz? dedi Buğra etrafına bakınırken.
- Korku tüneline! dedik Ulaş ile aynı anda. Göz göze geldiğimizde gülümsedim. Bizimkiler çoktan oylama yapmaya başlamışlardı.
- Hayatta olmaz! dedi Sena başımı olumsuz anlamda sallarken.
- Biz ne zaman bu kadar yakın olduk, dedi Ulaş, sadece benim duyabileceğim şekilde.
- Kazadan sonra, deyip gülümsedim.
- Yokluğumda değerimi anladın yani, dedi sırıtarak.
- Öyle de denebilir, deyip omuz silktim.
- Oy birliğiyle korku tüneline GİRİYORUZ! dedi Aras coşkuyla.

Biletlerimizi alıp korku tüneline girdik. Korku filmlerine hayran birisi olarak tünele bayılmıştım. Hepimiz korkudan çıldırırken tünelin sonuna doğru yaklaştık. Korkunç bir paylaçonun aniden karşımıza çıkmasıyla her şey karmakarışık bir hal aldı.
- Palyaço! Buradan çıkmak istiyorum! Korkuyorum! dedi Sena delirmiş bir şekilde. Buğra onu kolundan tutup sakinleştirmeye çalışırken
- Bırak beni! diye bağırdı.

Çocuklar ne olduğuna anlam veremezken biz aşırı korkmasının sebebini biliyorduk.
Sena hıçkırarak ağlamaya başladığında tünelin sonuna gelmiştik. Bir süre Sena'yı sakinleştirmeye çalıştık.

- Yurda dönmek istiyorum, dedi Sena nihayet ağlamayı kestiğinde. Onu başımla onayladım ve arabaya bindik.

Odaya girdiğimizde hepimiz durgunduk.
- Sena biraz soğukkanlı olmalısın, dedim kendimi tutamayarak. Yaşadıklarımızı öğrenmelerine yol açacaktı.
- Evet, lütfen biraz güçü ol, dedi Ayla beni destekleyerek.
- Üstelik onun videosunu çektiğimizde orada bile değildin. Videoyu da izlemedin. Kaç kere gördün palyaçoyu? Melisa'nın yerinde olsan ne yapardın acaba? dedi Pelin de.
- Üzerime gelmeyin kızlar, bir dahaki sefere dikkat ederim, deyip kestirip attı Sena'da.

Dediğini yaptık ve konuyu kapattık. Hepimiz için yorucu bir gün olmuştu. Kızlar yataklarına girip uyurken ben Ulaş'tan aldığım kitabı okumayı tercih ettim.

Birkaç saat okuduktan sonra kitabı yarılamıştım. Gözlerim ağrımaya başladığı için uyumaya karar verdim.

OYUN (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin