6. Bölüm "Kötü Karşılaşma"

128K 2.3K 694
                                    

Karşımda dünyanın sekizinci harikası duruyordu. Kendimi şanslı saymalıydım. Onunla konuşabildiğim için. Normalde kendimden başka kimseyi önemsemeyen bencil birisiydim. Dünyadaki en önemli kişilik bendim ve herkes bana saygı duymalıydı. Ben her zaman karşı taraftan saygı görmeyi beklerdim. (Bizimkiler hariç)

Ama Koray’ın karşısında böyle bir şansım yoktu. O mükemmel birisiydi. Eskiden insanlar bana nasıl davranırsa bende ona öyle davranıyordum. Yanında hareketlerim belliydi. İlk gün ki gibi açık saçık giyinmemeye özen gösterir olmuştum. Nedense Koray’ın efendiliği ve ağır başlılığı bana da yansımış gibiydi.

Ona sürekli ne kadar olgun olduğundan bahsetmiştim. Öyleydi. O farklıydı. Onunla olmak istiyordum. Bana öğreteceği çok şey vardı. Bunu görebiliyordum. Onunla konuşmaya dalmıştım ki bir görüntü dikkatimi çekti.

Kahkahalarla gülüşen bir çift. Kadın gözüme takılmıştı. Erkeği ona sigarasının dumanını üflüyordu. Birbirlerine sürtünüyorlardı ve gecenin sonunda iş pişirecekleri belliydi. Adam kadına eğildi. Bir şeyler fısıldadı kulağına ve kadın herkesin başını döndürecek güzellikte güldü.

Adam şüphesiz ki üzerindeki kıyafetlerle saygı değer biriydi. Kadın kırmızı elbisesiyle şık görünüyordu. Benim çok dikkatimi çekmişlerdi.

Çünkü o kadın benim annemdi.

Şokla dönüp Koray’a baktım. Yüzümde nasıl bir ifade varsa tedirgin olmuştu. “Ben.. Ben.. Burada.. Bir.. Akrabam var..” ona annem elin adamlarıyla sürtüp orospuluk ediyor diyemezdim. İkimizi de görmemesi gerekiyordu.

Gözlerimin çevresi yanmaya başlamıştı. “Sen önden çıksana. Görmesinler bizi birlikte. Lütfen.” Anlayışla başını salladı. Garsonu çağırıp hesabı ödedi. “Ben arabaya gidiyorum. Dikkatli ol.” Dedi ve yanımdan ayrıldı.

O gidince bende arkasından ayaklandım. Eğer annem beni görecekse yalnız görmeliydi. Koray’ın açıklamasını yapamazdım. Şüphesiz o da şuan içinde bulunduğu durumun açıklamasını yapamazdı.

Barda köşeye çekilmiş özel perdeli odalardan birindeydi. Kim bilir neler yapıyorlardı orada. Bende gitmek için ayağa kalktım. Son bir kez anneme baktıktan sonra hızlıca çıkacaktım ki annem ona baktığımı fark etmiş gibi başını bana çevirdi.

Güzel gülüşü yüzünde solarken bana “Senin burada ne işin var?” der gibi bana baktı. Bende ona “Asıl senin burada ne işin var?” bakışı attım. Ben cebimden telefonumu çıkarırken o da kendi telefonunu çıkardı. Önce onun mesajını  bekledim.

 “Dur orada.”

Korkuyla ayakta dikilip annemi beklemeye başladım. Resmen barda annemi başka bir adamla samimi bir halde basmıştım ve ağlamak üzereydim. Annem bunu babama nasıl yapardı? Ben anne babasına hayran olan bir çocuktum, onlar sürekli kavga ederdi ve ben her kavgada ağır bir darbe yemiş gibi olurdum. Çoğu zaman birbirlerine vururlardı. Annem babamın kafasında cam şişe kırmıştı ve babam da bir keresinde annemi belinden tutup televizyona fırlatmıştı. Genel olarak iki arkadaş gibiydiler fakat ikisi de alkoliğin tekiydi. Sarhoşken sebepsiz yere birbirlerini yumrukluyorlardı. Ablam ve halam bu duruma alışkındı. Fakat ben değildim. Ablamın dünya umurunda değildi. O her ne kadar kibar bir kız olsa da aile bağlarına önem vermezdi. Oysa annem ve babam benim için çok değerliydi.

Aşk ve NefretNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ