Bölüm 24:Seni Seviyorum

391 24 3
                                    


Yol hala bitmemişti.En azından Harry yol bitmesin diye yavaş sürüyordu.Yaşadıkları anların bitmesini istemiyordu.El elelerdi ve içlerindeki sevgiyi hissedebiliyorlardı birbirlerinin.Ellerinin sıcaklığı yüzlerine vurmuştu.İkisinin de yanakları kırmızıydı.Louis ortamdaki tatlı sessizliği bozarak önce derin bir iç çekti sonra Harry'nin elini hafifçe sıktı.

"Bazen düşünüyorum" dedi sakince."Eğer seni gerçekten kaybetsem ne yaparım?Çocuklar ileride sorduğu zaman babamız nerede diye,ne derim?" 

Harry bu soru karşısında affallamıştı.Louis'nin neden son zamanlar böyle düşündüğünü anlamıyordu.Belkide başlarından geçen kötü olaylar yüzündendi.

"Beni kaybetmeyeceksin Louis,sana söz veriyorum" diyebildi sadece.Fakat Louis ikna olmuşa benzemiyordu.Harry yavaşça arabayı durdurduğu zaman arabadan indi ve onun da inmesini bekledi.Harry de dışarıda onun karşısında durduğu zaman ellerini boynuna dolayarak tanıdık olduğu kokuya bıraktı kendini.Güven kokuyordu..Harry kokuyordu.

Harry kollarını Louis'nin beline sardı ve onu kucaklayarak arabanın önüne oturttu.Louis Harry'nin yüzünü avuçlarının içine almıştı ve ona ilk gün nasıl baktıysa öyle bakıyordu.

"Her ne olursa olsun" dedi sakince ve Harry'nin buklelerini gözünün önünden çekti yavaşça."Sana ne dersem diyeyim" yanağını okşuyordu bu sefer."Seni sevdiğimi unutma tamam mı?Eğer bunu aklından çıkarırsan işte o zaman her şey bitmiş olur"

Harry ona öylece bakıyordu.Louis bir şeyler saklıyor gibiydi fakat üstüne gitmeyecekti.Orada öylece birbirlerine baktılar.Daha sonra Harry kendi dudaklarını onun dudaklarına birleştirdiği zaman Louis seve seve karşılık verdi bu öpücüğe.Fakat daha derine inmeden ayrıldılar ve birbirlerine sıkıca sarıldılar.

"Seni seviyorum" dedi Harry onu sıkıca tutarken.

**

"Bayanlar baylar,düğünümüze hoşgeldiniz!" diye seslendi Alex kalabalığa.Yanında müstakbel eşi vardı.Harry kalbinin kırıldığını hissetti.Tabi ki ona karşı bir şeyler beslemiyordu ama bu çocuk onu aldatmıştı.Fakat Harry iyi tarafındn düşünüyordu.Eğer aldatmasaydı hayatının aşkı ile tanışmış olmayacaktı.

"Bizim düğünümüz böyle değildi,bu aşırı banal" dedi Louis elindeki içkiyi yudumlarken.Harry sadece güldü ve ona baktı.Haklıydı.Düğünleri çok güzeldi.Hayatlarının en güzel günleri bile diyebilirlerdi.

Harry ve Louis arabadaki takım elbiseleri giyinmişti.Harry kravat ve Louis papyon takıyordu.Louis bu kadar süslenmenin o Alex denen şerefsize çok bile olduğunu düşünüyordu.

Düğünden sonra bir bara gidildi.Bar tamamen kapalıydı ve düğün için organize edilmişti.Louis ve Harry barın bir köşesine gidip orada içip dans ediyorlardı.Daha sarhoş olmamışlardı ve bunu kesinlikle istiyorlardı.Yaklaşık bir saat içmekten sonra ikisinin de kafası iyi gibiydi.Harry lavaboya gittiği zaman Louis barda öylece durup birasını yudumluyordu.Etrafa bakınırken Alex'in Harry'nin peşinden lavaboya gittiğini gördü.Kıskanmamak elde değildi.Sadece düğünü mahvetmemek için hiçbir şey yapmıyordu.

-

"Geldiğin için teşekkür ederim Harry" dedi kafasının iyi olduğu belli olan Alex lavaboya girer girmez.Harry ise yüzünü yıkıyordu o sırada.Biraz ayılmak istiyordu.

"Sorun değil,sen de gelirdin" dedi iğneleyici bir şekilde.Alex gelmedi onun düğününe.Aramadı bile.Alex yavaşça ona yaklaşıyordu.

Us Against The World (l.s)Where stories live. Discover now