Sürpriiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiz
Beğenirseniz yorum atmayı ve oy vermeyi unutmayın
fikrimi değiştirmezsem bir iki bölüm sonra bitireceğim ama eğer isterseniz ikinci kitapla devam edebilirim çünkü her zaman söylediğim gibi kurgu bitmedi,roleplay hala devam ediyor
xoxo
"Aslında seni umursamıyordu"
"Ne?"
"Harry,seni umursamıyordu,sadece pantolonunun içine girmek içindi onca şey,zaten bunu başardığını görebiliyoruz" Matt Louis'nin yanında oturuyordu ve gözlerinin içine bakıyordu.Louis derin bir nefes alıp gözyaşlarını sildi.
"O yokken böyle konuşman hiç doğru değil,sadece sus" Louis Harry'i bulamadığı her an için lanet okuyordu kendine.Onu nasıl bulamazdı ki?Her şeyi denemesi lazımdı.Her yolu.
Matt sadece gülerek Louis'yi koltuğa doğru itti ve kollarını başının yanına sabitledi.Louis'nin gözleri açılmıştı ve neler olduğunu Matt'in boynundan aşağı öpmeye başlamasından sonra anlamıştı.
"Matt" dedi zayıfça ve onu itmeye çalıştı fakat Matt sadece daha sert öpüyordu boynunu ve dizini Louis'nin bacak arasına sürtüyordu.Louis gözlerini kapatıp daha fazla itmeye çalıştı onu ama güçsüzdü.
"Matt,yeter!"
"Susman senin için daha iyi olur"
*
Matt Louis'nin kıyafetlerini hızlıca çıkardı ve ne kadar dirensede Louis çok yorgundu.Günlerdir Harry'i arıyordu ve hem çocuklara bakmaktan hemde ağlamaktan bitkin düşmüştü.
Louis ağlıyordu ve artık geri itecek gücü kalmamıştı.
Matt'in gözü dünmüştü ve hiçbir şey duymuyordu.Kendisini hızlıca Louis'nin içine ittiğinde Louis o kadar yüksek sesle çığlık atmıştı ki boğazının yanmasına neden oldu.Matt ise sadece kendi zevkine bakıyordu.Sonunda istediği yerdeydi.Louis'nin üstünde.
Louis'nin saçlarını tutarak kalçalarını ileri geri hareket ettirirken kapı sonuna kadar açıldı ve Liam içeriye girdi.
"Siktir" dedi nefesinin altından.Louis çırpınıyordu.Hızlıca Matt'in yanına gidip onu geriye çekti ve suratına yumruk attı.Matt yere düştüğü zaman iki defa üst üste tekme attığında Matt yerde uzanıyordu öylece.
"Aman Tanrım" Louis'yi kollarına aldığı zaman sadece onu kendine çekti ve gözyaşlarını sildi.Louis bunların hiçbirini hak etmemişti.
**
"Liam'a bir teşekkür borçluyum" dedi Harry Louis'yi göğsüne doğru çekerken.Louis sadece ağlamamak için zor duruyordu.Suratını Harry'nin boynuna gömdü ve ona olabildiğince yakın durmaya gayret gösterdi.Korkuyordu.Artık her şeyden korkuyordu.
"Artık burdayım,hep beraberiz ve o orospu çocuğu hak ettiği yerde" dedi sakince.Louis kafasını salladı ve gözlerinden akan yaşları umursamadan Harry'nin sıcak tenine öpücükler kondurdu.
**
"Papa,neden babamı götürdüler?" Alfie'nin sesi üzgün çıkıyordu.Gece saat 11 idi ve Alfie Harry'i özlediğini,onunla beraber yatmak istediğini söylemişti.Harry onu kıramazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Us Against The World (l.s)
Fanfiction'Ve seninle evlenirdim,Harry' Louis bunları söylerken ciddi değildi.En azından yıllar sonra Harry Styles ile evlenene kadar öyle düşünüyordu.Evlendikleri gün yaşadıkları olumsuz olayları bırakıp yeni bir sayfa açacaklarını düşünen çiftimizin maceral...