Us Against The World (l.s)

Bölüm 18:Home Sweet Home

Selaaaaaaaaaaaaaaam

Söyleyecek pek bir şeyim yok aslında,işte yeni bölüm her zaman ki gibi :D

Belki şunu söyleyebilirim,aksiyon daha yeni başlıyor..

Eğer beğenirseniz oy atıp yorum yapmayı unutmayın,unutmayın ikinci kitap için hala kararsızım eğer istiyorsanız,yorumlarınızda belirtin lütfen

ily all xoxox

*****************************

Harry Louis'nin sesini duyduğu zaman bir saniye için rüyada olduğunu düşündü.Neredeyse 1 aydır oradaydı ve her gece onun sesini duyuyordu.Ama sonra Louis'nin sesini daha yakından duyunca gözlerini kapatıp gözlerinden akan yaşları umursamadan derin derin iç çekti.

"Harry?Nerdesin?" Louis bağırıyordu ve etrafa bakınıyordu.İçine girdiği boş binada sadece iki tane kabin vardı.İkisininde kapısı kilitliydi ve demirdendi.Harry elindeki elmayı tekrar tüm gücüyle kapıya fırlattı ve Louis artık onun diğerinden küçük olan kabinde olduğunu biliyordu.

"Gemma,burası!" diye bağırdı emin olduğu zaman.Gemma hiç tereddüt etmeden polisi ararken Louis kapıyı açmaya çalışıyordu.En sonunda tüm gücünü toplayıp kilide attığı iki tekmeden sonra kapının açıldığını görünce ne yapacağını şaşırmıştı.Harry'i bulmuştu.

Kapıyı yavaşça araladığında Harry'nin duvarın dibinde oturduğunu,daha doğrusu yığılmış bir şekilde orada durduğunu gördü.Yüzü ve kolları kanlar içindeydi.Üzerinde bir ay öncesinden kalan kıyafetleri vardı.Zaman kaybetmeden Harry'nin yanına diz çöktü ve kollarını ona doladı.

"Aman Tanrım" sesi titriyordu ve ne diyeceğini bilemiyordu.Gözlerinden yaşlar akarken tek düşündüğü şey Harry'nin orada olduğuydu sonunda.

Harry başını Louis'nin göğsünde dinlendirdiğinde sonunda tanıdık bir şey bulmanın huzurunu yaşıyordu.Gözlerini kapattığı gibi bayılmıştı.Yorgundu ve açtı.Daha fazla dayanamadı.

*

10 dakika olmadan polisler ve ambulans oraya gelmişti ve Harry artık güvendeydi.Harry'i orada tutan adamları oraya gelirken yakaladıklarında artık her şey açığa kavuşmuştu.Adamlar karakola gitmeden her şeyi anlatmışlardı.Korkak oldukları çok açıktı.Bunun yapanın Matt mi olduğunu sorduklarında cevap vermemişlerdi.Fakat Nick sorgu odasına girdiğinde iki adamda geri çekilmişlerdi.Nick onları tanıyordu.Matt'in adamlarıydı.

"Matt bunun cezasını çekecek" dedi bıyığının altından ve orayı terk etti.Artık sorumlu bulunmuştu.Matt masum ayağına yatmaktan vazgeçmiyordu ama bu son nokta olmuştu.

Harry'i hastaneye getirdiklerinde çok güçsüzdü ve kilo kaybı gözden kaçmıyordu.Bunu yapmak için gerçekten deli olmak gerektiği herkes tarafından görülüyordu.

Louis bir an olsun Harry'nin yanından ayrılmadı.Doktorlar ve hemşireler gittikten sonra Harry'nin üzerini değiştirdi yavaşça ve yatağının yanına konulan koltuğua oturarak elini tuttu.Ona kavuşmuştu.Artık her şey eskisi gibi olabilirdi.Ama Louis'nin hesaba katmadığı bir kaç şey vardı.

*

Harry uyandığında başının ağrısından ölecek gibi hissetti.Uzandığıı yatağın ve baktığı tavanın bir hayal olduğunu düşündü.Aslında o kabindeydi ve yerdeydi.

Kafasını çevirdiğinde Louis'nin elini tuttuğunu gördü.Elini tutuyordu ve başı Harry'nin yatağındaydı.Uyuyordu.Louis Harry ağlamaya başladığında uyanmıştı.Gözleri şişti ve yanakları kızarmıştı.Harry bunun rüya olmadığına emin olmak istiyordu.