Us Against The World (l.s)

Bölüm 4:Dost

/Merhaba arkadaşlar

Biraz değişik ve belki de kötü bir bölüm oldu bilemiyorum

ayrıca bir şeye açıklık getirmek istiyorum kurgu tamamen yaptığım role-play'e ait değil sadece ana konu oradan yani çoğu şey benim kurgum

ve  smut var kurgumda fakat yazmadan önce biraz daha alışmam lazım türkçe smut olayına o yüzden ilerleyen bölümlerde smut yazmaya başlayacağım/çalışacağım

umarım keyifle okursunuz

eğer beğenirseniz oy atmayı ve yorum bırakmayı unutmayın

sizleri seviyoruum x/

Ertesi gün Harry ve Louis evlat edinme işlemleri için ofise gittiler erkenden.İkiside çok heyecanlıydı ve sonunda hayalleri gerçek oluyordu.Baba oluyorlardı.Bundan başka ne isteyebilirlerdi ki?

"Bugün 4 aylık oldular,Daisy ve Olivia" dedi Rose önündeki uyuyan ikiz bebeklere gülümserken.İkiside açık tenliydi ve büyük ihtimalle gözleri renkliydi.Harry şimdiden ikisine aşık olmuştu bile.Çok masum ve güzellerdi.

Rose onların eski arkadaşlarıydı ve katkısı çok büyük olmuştu.Evraklarda yardım edip onların daha çabuk bir aile olmalarını sağlamıştı.Harry ve Louis ona minnettardı.

"Onları bulduğumuzda yeni doğmuşlardı ve şimdi sonunda ailelerine kavuşuyorlar."diye devam etti sözlerine Rose.Bebekler o kadar güzeldi ki Harry gözlerini onlardan alamıyordu.Eğilip Olivia'nın yanağı okşadı.

"Merhaba güzellik,ailemize hoş geldin" diye fısıldadı usulca.Louis ise arkasına yaslanmış onları gururla izliyordu.Gerçekten çok güzel bir görüntüydü ve duygulanmamak elde değildi.Eğer kalbiniz ve ruhunuzu henüz satmamışsanız tabi ki.

*

Sonunda eve geldiklerinde Harry derin bir nefes alıp Daisy ve Olivia'nın bebek arabalarını eve doğru itti yavaşça.Hala uyuyorlardı ve Louis onlarla gerçekten tanışmak için sabırsızlanıyordu.

Ev iki bebek ve iki yetişkin için oldukça genişti ve kullanmadıkları odayı çoktan dekore etmişlerdi bile.Sarı bir duvar kağıdı ve iki tane beyaz renkli beşik.Beşiklerin ortasında küçük bir koltuk vardı ve dünyanın en sevimli odası olduğunu düşünüyordu Louis.Ve bu konuda haksız sayılmazdı.Oda gerçekten çok sevimli duruyordu.

"Gerçekten çok sevimliler Haz şunlara bak" dedi Louis Daisy'nin sırtını sıvazlarken.İkiz oldukları için birbirinden ayırmaları zordu fakat Daisy'nin omuzundaki küçük doğum lekesi her şeyi kolaylaştırıyordu.

Aniden Daisy çığlık atarak ağlamaya başladı.Louis yavaşça sırtını ovmaya devam etti ve bebeğin küçük omzuna öpücükler kondurdu.Ne yapacağını bilemiyordu,sonuçta daha ilk günleriydi.

Anne ve Jay anında yardıma gelmişti tabi ki.Torunları olmuştu ve bebeklere bakması için iki tane aptal beceriksiz aşığı bırakmak biraz saçma olurdu.

1 hafta sonra

Harry göğsünde uyuyan Liv'e bakarak derin bir iç çekti.Dünyanın en sevimli ve akıllı bebeği olabilirdi onun gözünde.Livminik ellerini Harry'nin tişörtüne sabitlemişti ve kendini güvende hissetmek için her zaman Harry'e yakın olmak istiyordu. 

Garip ve iğrenç bir koku etrafa yayınlığında kokunun Liv'den geldiğine neredeyse emindi.Yavaşça onunla beraber ayağa kalktı ve odasına doğru yürüdü.Yakında işe devam etmesi gerekiyordu.Kovulmak istemiyordu.Yeni bebek sahibi olmuşlardı ve paraya ihtiyaçları vardı.

Daisy Louis ile beraber kendi yatak odasında uyukluyordu büyük ihtimalle.Geçen bir hafta çok yorucuydu ve bebekler daha yeni alışmıştı Harry ve Louis'ye.Özellikle Liv Harry'nin göğsünden başka bir yerde uyumuyordu.Bu durum Harry'nin hoşuna giderken zaman zaman Louis'nin sinirlerini bozuyordu elbette.Genel olarak Louis onlarla ilgileniyordu sonuçta.

Harry Liv'in bezini değiştirip onu beşiğine koyduğunda saat neredeyse 6'ya geliyordu ve bütün gündür uyuyorlardı ve ev çok sessizdi.Harry yatak odalarına doğru gitti sessizce.Tahmin ettiği gibi Louis ve Dasiy sarılarak uyuyordu ve dünyanın en mükemmel görüntüsüydü.Hemen telefonunu alıp fotoğraflarını çekip instagram hesabına attı.

"Dünyanın en güzel bebekleri" yazmıştı açıklamaya ve sessizce gülmeden alıkoyamadı kendini.Harry yatağa oturup telefonuyla uğraşıyordu ki kapı zilini duydu.

Hızlıca aşağı kata inip üzerine düzeltti.Kapıyı açtığında ise kimse yoktu.Tam içeriye tekrar gidecekken paspasın üzerinde bir zarf buldu.Garipti gerçekten.Eğilip zarfı aldı ve içeriye girdi.

İçinde bir sıkıntı vardı ve eğer Harry'nin içinde bir sıkıntı varsa her zaman başlarına bir olay geliyordu.Harry derin bir nefes alıp koltuğa attı kendini.Zarfı açmak konusunda tereddütleri vardı fakat zarfı açmasıyla donup kalması bir oldu.

Zarfın içinden iki tane fotoğraf çıktı.Fotoğrafta Louis ve tanımadığı fakat Matt olduğunu tahmin ettiği dövmeli bir adam vardı.İlk fotoğrafta sarılıyorlardı,her şey normaldi.Olay çıkarak bir şey yoktu.Fotoğraf gizli bir yerden çekilmişti ve bu çok belliydi.

İkinci fotoğraf Harry'i yıkan şey olmuştu.Fotoğrafta Matt ve Louis öpüşüyordu.Matt'in eli Louis'nin boynundaydı ve Louis'nin gözleri kapalıydı.

Harry göğsünde bir ağrı hissetti ve neredeyse beş dakika boyunca hareket etmediğini fark etti.Ne yapacağını,ne yapması gerektiğini bilmiyordu.

Fotoğrafları zarfın içine tıkmaya çalışırken içinden bir not düştü.

"Bunları görmek istersin diye düşündüm.

-Dost."

Harry'nin aklına gelen ilk şey Nick oldu.O da Harry'e Louis'nin onu mutlu edemeyeceğini söyleyip duruyordu.Daha sonra aklına gelen bu düşünceyi kafasından atmaya çalıştı.Matt Louis'nin bir velisiydi ve Nick ile arkadaş olduklarını düşünmüyordu.Kesinlikle Nick olamazdı.Peki ama kim böyle bir şey yapardı ki?

*

Yukarıdan gelen ayak seslerini duyduğu zaman hızla ayağa kalkıp zarfı televizyonun altına,konsolların yanına sakladı.Sadece ailesi ile mutlu bir yaşam sürmek istiyordu,neden her şey onu buluyordu ki?

Louis'yi gördüğünde hızlıca gözlerinde biriken yaşları sildi ve derin bir nefes aldı.Daisy büyük ihtimalle odada uyuyordu ve bu baş başa kalacakları anlamına geliyordu.

"Sonunda canavarlar uyuyor demek ki" dedi gülerek Louis.Her şeyden bir haberdi Louis.Ne fotoğraftan haberi vardı ne nottan.Belki de zamanı değildi konuyu açmak için.Louis'nin yorgun olduğu her halinden belliydi.

"Oyun oynamaya var mısın?Seni futbol yeteneğim ile ezmeyeli baya oldu babacık" Louis kocaman gülümsedi ve ayağa kalktı konsolları almak için.

Harry hızlıca ayağa kalktı onu durdurmak için.Ne yapması gerekiyordu ki?Bu durumda ne yapılırdı?Belki de Nick ile yaşadığı öpüşmenin karşılığıydı bu.

"Buradaki zarf ne?" diye seslendi Louis Harry'nin neredeyse buz kesmiş bembeyaz suratına bakarken.Bir şeyler olduğunu anlamıştı.

Sadece bir gün sessiz ve dramasız geçirmek,mutlu olmak istemişti Louis.Fakat bu henüz mümkün görünmüyordu.