/ 194. Bölüm /

En başından başla
                                    

İçeriden Zeynep'in doktoru çıkınca ona doğru nasıl yürüdüğümü bilemedim. Normal doğum için gelmiştik ama bir anormallikle karşılaşmak istemiyordum. Kadın tam benim önümde durup bana baktı.

"Merak etmeyin anne de bebek de gayet iyi. Birazdan odaya alınacaklar, o zamana kadar bekleyin."

Derin bir nefes aldım. Bunun son olma konusunda şu andan itibaren ben de kararlıydım. Bu kadar stres çekilecek gibi değildi, kendimi geçtim Zeynep'in de bu acıyı bir daha yaşamasını istemiyordum. Herkeste bir rahatlama oluşmuştu, yüzler gülüyordu. Derin'in yanına gidip onu kucağıma aldım.

"Güzelim, kardeşin doğmuş."

Bana boş bir bakış attı. Gerçekten bugün ne hissettiğini hiç belli etmiyordu. Daha bu yaşta ne ara duygularını gizleme konusunda başarılı olmuştu.

"Annem?"

"Annen de çok iyiymiş, birazdan göreceğiz."

Boynuma sarıldı. Onun yanağını öptüm.

"Asi'm, sen iyi misin bebeğim?"

"Evet."

"Emin misin? Neden hiç konuşmuyorsun?"

"Ne dicem?"

"Ne istersen diyebilirsin."

"Demek istemiyom bi şey."

"Tamam."

On dakika kadar sonra Zeynep çıktı. Uyanıktı ve bizi görünce gülümsedi. Ayağa kalkıp onun yanına gittim. Hep beraber onun odasına doğru yürürken resmen koridorları doldurmuştuk. Ona bakarken kelimeler kifayetsizdi ne diyeceğimi bilmiyordum. Karşımda duran bu kadın bana hem kızımı hem de oğlumu vermişti üstelik yaptığım her şeye rağmen, kızdığı her şeye rağmen tam da şu anda bana gülümsüyordu.

"Anne, ne oldu şana?"

"Bebeğim iyiyim, merak etme. Seni de korkuttum, özür dilerim aşkım."

Derin bir şey söylemedi.

"Zeynep?"

"Kerem, o anı kaçırdığın için pişman değil misin?"

"Hayır Zeynep."

Öyle kanlı bir halde oğlumu görmemek benden hayati tehlike arz edecek bir şey götürmezdi herhalde. Ben zaten Zeynep için oraya girmeyi reddetmiştim.

"Sen bilirsin."

Zeynep'i asansöre bindirdiler. Oda numarasını söyleyip yarım saat sonra girmemizi istediler. O sırada diğerleri de birer ikişer bir yerlere dağıldı. Kantine bir şeyler almaya gitmişlerdi. Kızlar da çocukları avutuyorlardı. Ben de kucağımda Derin'le Zeynep'in odasının önünde bekliyordum.

"Karnın aç mı bebeğim?"

"Hayıy."

"Açsa söyle bak Can amcana istediğini aldırırız."

"Hayıy."

"Tamam be kızma hemen."

"Kızmadım."

"Aferin benim akıllı kızım zaten çok usludur."

"O neyede?"

"Kim?"

"Bebek?"

"Kardeşin mi?"

Kafasını evet anlamında salladı. 

"Birazdan getirirler, kontrol ediyorlardır."

O sırada Zeynep'in odasından çıkan hemşire içeri girebileceğimizi söyledi. Hazır kimse yokken ve biz bizeyken hemen odaya girdim. Zeynep gözlerini kapamıştı ama biz girince açtı.

Dengesiz [ZeyKer]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin