/ 110. Bölüm /

7.4K 325 91
                                    

Selam Canlarım. 

Haftaya başlamadan bir bölüm daha atayım dedim.

Sınav haftasına giriyorum ve iki hafta sürecek. Ne zaman atarım yeni bölümü bilinmez. Sonra vay anam bu kız keyfi atmıyor demeyin. Söz vermiyorum ama gelmeye elbette çalışırım. Ben gibi sınavları olanlara başarılar. <3

ceyda_dilekci'nin Bayan Karmaşık adlı hikayesine bakabilirsiniz. İyi geceler.

Keyifli Okumalar! :)

°Zeynep°

Deliksiz bir uykudan sonra, sonunda hafta sonuna gözlerimi açabilmiştim. Dünkü ufak çaplı, büyük hasar bırakabilecek tartışmamızdan sonra bu halde olmamıza sevinmiştim. Ucuz yırtmıştık. 

Yatakta başım Kerem'in göğsündeyken onun sakin kalp atışlarını dinliyordum. Bir elim de, sanki koymasam olmazmış gibi, karnımın üzerindeydi. 

Kerem iki eliyle saçlarımı oynuyor, zaten dağılmış olan kıvırcık saçlarımı daha nasıl karıştırabilirim diye uğraşıyordu. Yaklaşık yarım saattir bu haldeydik ve huzurun sesini mi, sessizliğini mi desem bilemiyordum ama dinliyordum.

Derin bir nefes aldım. 

Kocasından bi ' şeyler isteyecek kadınlar gibisin!

"Birazdan Rüzgâr'ı arayayım diyorum."

Kerem'in eli doladığı bir tutam saçımda duraksadı. Onu çektikten sonra-bu kasti bir şey değildi elbette, deminden beri bunu yapıyordu- devam etti.

"Nedenmiş?"

"Bebek haberini ona söyleyemedim ya. Kahvaltı için buluşalım bir yerde ben de söyleyeyim dedim. Uzamasın, bebeğimiz büyüyor."

"Salak herif, boşu boşuna seni yoruyor."

"Neden ya?"

"Dün olsaydı işte. Bir taşla, üç kuş vururdun."

"Aman da aman senin özlü sözler de bu ara pek gelişmiş."

"Öyledir. Büyüme çağındalar."

Gülerek göğsüne vurdum.

"Artık arkadaşlarımla iyi geçinsen diyorum canım. Sonuçta benim arkadaşlarım, senin de arkadaşların."

"Yasa mı bu? Her zaman böyle olur da."

"Ya ne deseydim? Siz konuşmayın falan mı?"

"Belki ben onlarla arkadaş olmak istemiyorum?"

"Köpek!"

Dalga geçer gibi güldükten sonra başımın tepesine bir öpücük kondurdu.

"Şaka yapıyorum. Ama Rüzgâr beni sinir etmiyor değil."

"Niye anlaşamıyorsunuz, anlamıyorum."

"Sana çok dokunuyor."

"Pardon?"

"Çok samimisiniz."

"Üzülme de, sen yokken o vardı canım."

"Aman ne üzüldüm, ne üzüldüm. Hem artık ben varım, canım."

Başımı dirseğime dayarken, ondan ayrıldım. Şimdi yüz yüzeydik.

"Olsun ama ya! Ben Can'la iyi anlaşıyorum mesela? Ben de seni ondan mı kıskanayım şimdi? Arkadaş sonuçta?"

"Kıskansan iyi edersin güzelim, çünkü ben ona pek güvenemiyorum. Son zamanlarda iyice cozuttu."

Onun Kerem'e takılmaları aklıma gelince istemsizce gülümsedim. 

Dengesiz [ZeyKer]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin