MARDİN'li VYK_2016 WATTYS2016 VYM_2016

7. O adam...

Azad'ın anlatımından

Mardin'liyim, şahbikan Ağasıyım. Her söz bende biter. Son söze noktayı ben koyarım.  Hiç bir zaman ağa olmayı istemedim babamın geçirdiği felçliği yüzünden Aşiretler ağa yaptı beni.  Ilk zamanlar zordu babam gibi davranmak  onun gibi söz sahibi olmak ama şimdi öyle değil her şey çok kolay...

Sinirli bir yapım var ama bu sinirli yüz ifadem herkesi susturmaya yetiyor. Ve bundan gayet memnunum...

Babam felç geçirmeden önce şanlı ailesi ile anlamışlardı ortak olacaklardı. Ama felç olduğu için işi uzun bi süre ertelediler. Şimdi ise zaman geldi ve Mardin deki işleri ile ortak olduk. Şuan istanbul'da ki şirket ile anlaşma yapmak için yola koyuldum...

Merak ediyorsunuzdur babam nasıl felç geçirdi diye demi hem anlatayım...

Iki sene önce babamın Küçüklük arkadaşı bizim eve gelmişti. O kadar çok severlerdi ki birbirini telefonla sürekli konuşur şakalaşırlardı gülerlerdi.  Babamın arkadaşı Mardin'den ayrılıp ankaraya taşınmışlardı bi süreliğine ama iki sene önce Ankara'da ki işleri iye gitmemeye başladı. Ve Mardin'e taşınmışlardı. Sürekli bizim eve gelip giderdi, meğersem bunun gelip gitmesi benim kız kardeşin içinmiş. Evli iki tanede çocuğu olan bi adam en yakın arkadaşının kızına  aşık olmuştu. Ve benim kız kardeşim onun kızıyla aynı yaşta. Bunu babama anlatmıştı 'kızını seviyorum ve kızınla evlenmek istiyorum' demişti. Babam bunun üzerine çok Sinirlenmişti. Onu evden kovmaktan  beter etmişti. Kız kardeşimi dışarıya bile çıkmasını yasaklamıştık... Babam İstanbul'da ki şirkete yola koyulurken gece çalan telefonla  uyanmıştım. Babamın kaza yaptığını ve şuan yoğun bakıma olduğunu söylediler. Hiç vakit kaybetmeden hemen Konaktan çıkıp Istanbul'a doğru yola koyuldum... sadece olayı kardeşim Bawer'e anlatmıştım annemi oylaması için...

Yoğun Bakım odasını önünde beklemeye başladım ama ne çıkan var nede giren.  Saatin kaç olduğundan haberim bile yoktu. Hemen adamları arayıp kimin yaptığını araştırmalarını emrettim. Birimi yaptı yada yanlışlıkla mı kaza yaptı onu  bilmiyorum kaza yaptığı yeri incelemelerini istedim sadece.

Yoğun Bakım odasını kapısı açılınca bayan bi doktorun çıktığını gördüm. Hemen yanına yaklaştım ve kötü birşey duymamak için dua ederken konuştum.

" babam nasıl doktor hanım" yüzündeki maskeyi çıkararak kahverengi gözlerini bana dikti...

"Babanız ağır bi kaza geçirdi ve..."

"Ve ne!!"

Susması beni sinir ediyordu. Kötü birşey olmaması için dua ederken söylediği şeyle dalımın koptuğunu anladım. Yaslandığım ağacın çürüdüğünü anladım...

"Babanızın sağ tarafı felç malesef"

....

Bunu yapan babamın en  yakın arkadaşı idi. Aşiret bunu öğrendiği zaman bana bıraktılar ne yapmam gerektiğini. Onu bi depo götürüp önce neden yaptı diye dinlemek istedim.

"Ben babanı hep  kıskandım, neden biliyormusun. O herkesten üstündü.  Herkes onun hakkında konuşurdu. Küçükken de  öyleydi ve ben o yüzden arkadaş olmak istedim onunla.  Belki ondan birşey Öğrenirim bende böyle şanlı şöhret olurum diye ama baban sır kutusu gibiydi hiç kimseye hiç birşey anlatmazdı." Söylediği şeyle. ne yaptığımı bilmeden benden yaşça büyük olan adama yumruğu geçirdim.

"Kardeşinle evlenmek istedim evet ama ona aşık olduğumdan değil. 'Kızını bana verir para üstüne para gelir. Paralar  benim olur diye. Tek kızı olduğu için mirasta bırakır diye evlenmek istedim. Ama gel gör ki beni kovmaktan beter etti."

Bu adam hiç bir zaman benim babamın arkadaşı olmamış. Hep parası için yanında olmuş. Şöhret olması için yanında olmuş. Ölesiye kadar Dövdüm onu. Her söylediği söze karşı bir yumruk bir tekme. Tutamıyordum kendimi. Bawer  gelip götürmeseydi adamı, öldürebilirdim onu...

....

şöförüm ile İstanbul'a yola koyulduk. Ama anlamadığım birşey vardı. Şöförüm bir kere bile olsun benimle konuşmadı. Benim şöförüm böyle biri değildi sürekli canım sıkılmasın diye konuşurdu. Ve hatta arabanın içinde şapka bile takmazdı. Içime düşen kurtla Koltuğun arkasındaki gizli bölgeden silahı almaya çalıştım ama silah yerinde yoktu...

"Bunu mu arıyordun." Konuşan şöför olmuştu ama bu benim şöförüm değil hatta bu ses...Bi anda  yüzünü bana dönmesiyle yüzünü tam görmemle sesinden tahmin ettiğim gibi o adam oldu. Babamın arkadaşı... ve elinde benim silahım var.

"Ne güzel tesadüf demi Azad AĞA"  Ağa kelimesini bastırarak söylemişti...