15- PLAN

1.1K 65 106
                                    

Selamün aleyküm. Ara yorumlarınızı bekliyorum. İyi okumalar :)

-Esra'dan-

Bugün büyük gün...

Öncelikle Burak ile birlikte bir kafede kahvaltı edeceğiz. Planımızı da kahvaltıdan sonra faaliyete geçiririz diye düşünüyorum. Tabi planımızın gelişim ve sonuç aşaması biraz zaman alacak. Bu olaylar ne kadar sürer hiçbir fikrim yok. Aslında bizim elimizde olan bir şey de yok. Biz, bize düşen kısmı yapacağız. Gerisi de artık onlara kalmış...

Bugün bir saatlik bir dersim var. Sonrasında ise bütün gün boşum. Hmm, belki Can ile beraber bir şeyler yapabiliriz. Arayıp konuşurum sonra.

Acaba bugün ne giysem? Hmm elbise mi giysem, etek mi? Pantolon da giyebilirim aslında. Dolabıma bakmaya başladım. Ne giysem ne giysem? Her gün kendime bu soruyu sormaktan bıktım usandım yaa!

Aaa burada mot bluzum varmış. Ne zaman almıştım ben bunu acaba? Amaan neyse. Güzelmiş işte bu, bunu giyerim. Altına daa beyaz pantolon yakışır galiba. Evet, güzel oldu. Ayy bir de ayakkabı ve çanta seçimi var.

Hemen ayakkabı dolabımı açtım ve bakmaya başladım. Ama bunların hepsi çok güzel yaa! Hmm beyaz mı giysem acaba? Ay yok yok. Şuradaki mor ayakkabı bana öyle bakarken beyazları giyemem. Hemen elime mor topuklu ayakkabılarımı aldım ve bluzumla kıyasladım. Allah'ım inanamıyorum. Resmen tonları aynı! Nasıl denk getirmişim yaa? Bir dakika yaa. Zaten ben elbise veya bluz aldığımda ayakkabı sıkıntım olmasın diye aynı tonda bir ayakkabı da almıyor muyum? Yine öyle yapmışım işte. Ama gerçekten rengi çok hoş. Şimdiye kadar niye giymemişim ki ben bunu?

Hazırladığım giysileri giydim. Hafif bir makyaj yapıp beyaz çantamın içine ders notlarımı koydum. Haydi bakalım. Kim bilir neler olacak bugün?

Aşağı indim. Annem her zamanki gibi erkenden kalkmış ve Emine ablanın kahvaltı hazırlamasına yardım ediyor. Canım annem yaa!

Annem de, babam da mimar. Büyük bir mimarlık ofisleri var. Oturduğumuz evi de vaktinde onlar yapmış. Kendileri mimar oldukları için bizim de mimar olmamızı istediler hep. Ama bu istek asla zorlamaya kaçmadı.

Ablam da abim de annem ve babamın bu isteğini yerine getirdiler. Tabi seçimlerinde sadece annemin ve babamın istekleri etkili olmadı.

Abimle aramızda yedi yaş var. Şimdi o da babamın mimarlık şirketinde çalışıyor. Yaklaşık iki sene önce Özge ablayla evlendiler. Ve şimdi de bebek bekliyorlar! Hala oluyorum yani! Gerçi daha çok erken. Bebiş daha altı haftalık ama olsun. Eninde sonunda olacağım sonuçta.

Ablam. Ablamla aramızda üç yaş var. O da mimarlık okuyor evet ama iç mimar olacakmış. O da Tunç abiyle geçen sene sözlendi. Bu sene nişan, önümüzdeki sene de düğün düşünüyorlar. Ama geç bile kaldılar. Babam ve Mustafa amca işleri nedeniyle tanışmış sonra da çok iyi dost olmuşlar. Tunç abi de Mustafa amcanın oğlu. Ablamla birbirlerini orta sondan beri seviyorlar. Tabi birbirlerine açılmaları çok uzun sürdü. Çıkmaya başladıklarında ikisi de lise ikiye gidiyorlardı. Neyse ki şu an çok mutlular. İkisi de Ankara'da okuyor. Son seneleri.

-"Esra, kızım. Ne dikilip duruyorsun orada. İnsene aşağı."

Evet. Ben bunları düşünürken dalıp gitmişim. Merdivenlerde dikilip duruyorum.

-"Geldim anneciğim. Günaydın."

-"Günaydın kızım. Gel otur. Kahvaltı hazır sayılır."

-"Yok anneciğim sağol. Burak ile birlikte kafede kahvaltı edeceğiz zaten."

-"Kızım otur bir iki lokma bir şeyler ye sonra gidersin. Aç aç gidilmez ki."

ESRAWo Geschichten leben. Entdecke jetzt