Karmaşıklık İçinde

3.2K 144 15
                                    




Yeni bölümümüzle karşınızdayım! Hikayem biraz değişik bir başlangıçla başladı. Umarım hoşunuza gidiyordur.

Bu bölümde biraz duraklayacağız öyle planladım çünkü hikayenin biraz benimsenmesini beğeni ve yorum sayısının artmasını istiyorum.

Multimedyamızda oyuncularımız var. Soldan sağa olmak üzere sayıyorum.

Naz Elmas- Hare Seçkin

Ahmet Olgun Sünear- Arden Seçkin

Barış Falay- Ali Sayer

Ahmet Levendoğlu- Yener Seçkin

Kadroyu yine oyuncular kısmına ekleyeceğim.
Yorum ve beğenilerinizi heyecanla bekliyor olacağım.

İyi okumalaar;)-S.












Adam orman yeşili gözlerini ışığa açtığından beri içindeki sakinlik yerini çekilmez bir uğultuya bırakmıştı. Karanlık bembeyaz ışığa, hissizliği karmaşıklığa dönüşmüştü. Değişmeyen tek şey kaybolmuşluğuydu aslında.






Gözlerini ilk açtığında odaya giren annesiydi, ardından babası yanında en yakın arkadaşıyla odaya girmişti. Hepsi başına toplanmış uyandığı için ne kadar mutlu olduklarını dile getirip arkasından da bir sürü şükür kelimesi dökülüyordu dudaklarından.





Annesi ve babası kısa süreliğine odadan çıktığında Can konuşmaya başlamıştı. Kerem hala ne olduğunu kafasında bir yere oturtamamış, aptal aptal boş gözlerle bakınıyordu etrafına. Ki o yemyeşil gözlerle bu şekilde bakmak imkansız gibi bir şeydi ama kafası fazlasıyla boştu.






C- Kerem, kardeşim nasıl hissediyorsun kendini?




K- Boşlukta, kaybolmuş ya da karmaşıklığın içinde gibi demişti hiç düşünmeden.




C- Kaybolmadın Kerem, yanındayız senin. Bak bir sürü seni seven insan var, etrafında pervane oldular. Kendini sakın kapatma, hep böyle yaparsın sen biliyorum. Ta ki-




K- Ta ki, ne?




"Ta ki benimle tanışana kadar!" Diye şakıyarak içeri giren kadının bakır renkte saçları dalga dalga dökülüyordu omuzlarından. Kerem baştan aşağıya kadını süzmüş aşağı yukarı aynı yaşlarda olduğunu düşünmüştü.



Kadın hızla Kerem'in yanına gidip elini tuttu, dudaklarına hatırı sayılır bir öpücük bıraktı.





"İki yıldır seni bekliyorum hastane köşelerinde helak olduk hepimiz, çok da korktum senin için! İyisin değil mi, sevgilim?"





Kerem ne olduğunu şaşırmış vaziyette bir bakır saçlı kadına bir de Can'a baktı.





C- Kerem, bu Hare sevgilin hatta nişanlın. Hatırlayabiliyor musun?




K- Ben, ben hiçbir şey anlamıyorum. Ne oldu? Neden buradayım, dün gece kendi yatağımda yatarken nasıl buradayım! Seni nasıl tanımam anlamıyorum! Dedi son cümlesini Hare'ye bakarak söylemişti.




Sinirlenmişti, öfkesi damarlarında kol geziyordu ve artık birilerinin açıklama yapması gerektiğini düşünüyordu.



H- Sevgilim deyip elini Kerem'in yüzüne koymuştu, hafif okşadıkça Kerem de yüzünde sakallarının bir hayli uzadığını farkediyordu.




BUL BENİ KAYBOLMUŞUM  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin