Bölüm 19:Uniquely Perfect

Start from the beginning
                                    

"Baban kötü bir şeyler yaptı ve insanlar kötü bir şey yaptıkları zaman cezalarını çekerler"

"Onu görebilecek miyim peki?" Alfie'nin uykusu vardı.Harry bu soruyu yanıtlamak yerine onun yüzüne öpücükler kondurdu ve ikisi beraber uykuya daldılar.

Harry iki saat sonra uyandığında boğazının yandığını hissettiğinde Alfie'nin uyanmamasına özen göstererek mutfağa doğru gitti.Başı ağrıyordu ve vücudundaki izler hala belirgindi.

Dolabı açıp şişesini çıkardıktan sonra bir ayak sesi duydu.Suyu tezgaha bıraktıktan sonra eline en büyük bıçaklardan birini aldı ve sese doğru gitti.

"Kocana altımdayken nasıl hissettiğini sordun mu?Cennet gibiydi"

"Senin ne işin var burada?" Harry elindeki bıçağı sıktı ve ona doğru adım attı.Kalbi deli gibi çarpıyordu.Derin nefes alıp ona doğru yürüdü.

"İstesem yine seni dövdürtürüm ve bu senin sonun olur,herkesten her şeyden uzak"

"Git dedim sana!Defol git şerefsiz!" ve bıçağı ona doğru fırlattı.

Louis sesleri duyduğu zaman hızlıca salona doğru indi ve salonun ortasında öylece oturan Harry'nin yanına diz çöktü.

"Harry?Bebeğim n'oldu neden buradasın?"

Harry ona boş gözlerle baktı ve derin bir iç çekti.Elleri titriyordu ve gözleri dolmuştu.O anları her aklına getirdiğinde ölüyor gibi oluyordu.

"Buradaydı" dedi sakince ama sesi titriyordu ve konuşmak için kendinde güç arıyordu.Louis etrafına bakıp tekrar Harry'e döndü.Başını iki yana sallayarak yerdeki bıçağı aldı ve koltuğun üzerine koydu.

"Yarın bununla ilgileniriz,hadi odamıza çıkalım"

**

Harry Matt'in hayalini göreli iki gün olmuştu.Louis onun için endişeleniyordu.Kendine zarar vermesinden korkuyordu.İyi olduğunu söylüyordu ama ne zaman konusu açılma ağlamaktan uyuyamıyordu.Yaşadıkları kolay değildi elbette.

"Günaydın" dedi Louis ellerini uykulu Harry'nin çıplak göğsünde gezdirirken.Onu uyurken izlemeye bayılıyordu.

"Nasıl hissediyorsun?"

"Ölü gibi"

Louis gülümsedi ve dudaklarını Harry'nin dudaklarına bastırdı.Sabah nefesinden nefret ederdi ama umrumda değildi.Canı kocasını öpmek istemişti ve bunu yapacaktı.

"Bugün Alfie'nin okuma töreni var veya her ne boksa işte,gidiyoruz" sesi sakindi ve yatıştırıcıydı.Harry'nin yüzündeki yaralara dokunup onları tek tek öperken Harry'nin onu belinden kendine doğru çektiğini hissetti.Harry yine Harry'lik yapıyordu.

"Ayrıca ikizleri ve Eddie'nin banyo günü,yardım etmen gerek"

Harry gülümsedi ve yatakta doğruldu.Ailesi için her şeyi yapardı.Kafasıyla onaylayıp hemen saçını topuz yaptı.Louis Harry'e bakmaya doyamıyordu.O kadar iyi bir insanı hak edecek ne yaptığını çok merak ediyordu.Bu kadar sevgi dolu ve hep ailesi için orada olan.Harry'nin kalbi altındandı ve bazen kendini onun için yetersiz buluyordu.Harry eşsiz bir şekilde mükemmeldi.

**

"No no no no" Liv ağlamaya başladığında Harry derin bir nefes aldı ve gülümsedi.

"Livvy,banyo zamanında banyo yapılır,eğer temiz olmazsan Alfie onunla gitmene izin vermez"

Liv burnunu çekti ve Harry için kollarını açtı.Ona sarılıp güç almak istiyordu.Harry sadece yanağına bir öpücük kondurdu ve ikizleri yıkamaya başladı.İkisininde saçları altın sarısıydı fakat Liv'in saçları kıvırcıktı,Daisy'nin saçları düze yakındı.Harry onlara her baktığında aşk yaşıyordu onlarda.

Daisy papasının onları yıkamasına izin verirken oyuncaklarıyla oynuyordu.Liv ise Harry'e yavru köpek bakışı atarak ona sarılmak için ısrar etmeye devam ediyordu.

**

"Papa!" Alfie Harry'nin geldiğini görünce ona doğru koşarak sıkıca sarıldı.Tüm çocuklar Harry'e bayılıyordu.Louis bazen kıskanmıyor değildi.

"Çok şık olmuşsun Alfie,inanamıyorum" dedi gülerken Harry.Eğildiği yerden ayağa kalkarken yanağına bir öpücük kondurdu ve onun arkadaşlarının yanına koşmasını izledi.

İkizler Lottie ile beraber ortalıkta gezerken Eddie Gemma'nın kucağında etrafına boş bakışlar atıyordu.Harry gülümseyip Louis'ye baktı.Louis garsondan iki bardak alkollü meyve suyu alıyordu.Harry gülerek arkasını dönmesiydi uzakta tekrar onu görmesi bir oldu.

"Siktir" dedi bıyığının altından ve ona doğru yürümeye başladı.O gittikçe O da gidiyordu ve Harry neredeyse koşmaya başlamıştı on yakalamak için.Hem kendine yaptıkları hemde Louis'ye yaşattıklarını ödetmek için.Ama kendine geldiğinde salonun dışındaydı ve etrafına bakıyordu.

Louis'nin arkasından koştuğunu fark ettiğinde kaldırıma oturarak yüzünü ellerinin içine aldı.Nefes alamıyordu.Kalbi fırlayacakmış gibiydi.Son hissettiği şey Louis'nin kollarının onu sardığıydı.Sonrası koca bir siyahlıktı.



Us Against The World (l.s)Where stories live. Discover now