: birinci bölüm

Start from the beginning
                                    

Görmezden gelmek istediğim 11.sınıfa döndüm. "Ne anlatıldığını biliyor musun?"

Kızın beni cevaplamasına gerek kalmadan konferans salonunun kapısı açıldı; içeri okul müdürümüz girdi ve kapı kapandı. Konuşmacı, müdürümüz olan kel adama gülümsedikten sonra, "Ali Bey de geldiğine göre, sanırım artık başlayabiliriz," dedi. Kaşlarım çatıldı. Başından beri ne anlatıyordu ki?

"Ali Bey, sizi şöyle alalım," dedi konuşmacı, en ön sıradaki koltuklardan birini göstererek. Müdürümüz tek bir şey söylemeden ona gösterilen yere geçti.

"Şimdi, çocuklar, hatırlarsanız geçen senenin sonunda sizlere birer form doldurtmuştuk." Salonun hazırlık öğrencileriyle dolu kısmından onaylamayan sesler yükseldi. Adam güldü. "Tabii, sizler o zamanlar okulda olmadığınız için bilmiyorsunuz." Ezdi. "Neyse, dediğim gibi, formlar doldurtmuştuk. O zamanlar o formların ne için olduğunu söylememiştik fakat herkesin aklında tahminler vardı, hatırlıyorum." Tekrar güldü. "En ilginç tahminlerden bir tanesiyse şu an aramızda olmayan bir dokuzuncu sınıf öğrencisinindi." Ad vermemişti belki de ama okuldaki herkes, büyük olasılıkla hazırlıklar bile, kimden bahsedildiğini biliyordu. Aslan'ın bahsi çok geçmezdi ve geçtiğinde özellikle de 10.sınıflar arasında büyük bir karmaşaya yol açardı. Kalbimde büyük bir boşluk bırakmıştı ve onu asla affedemeyecektim. "Hatırlıyorum. Onu buraya almıştık ve iki dakikada bir hikaye yazmıştı. Okulun kapanmasından uzaylı istilasına kadar gitmişti ve ilginç bir şekilde tahmininin içinde doğruluk payı da vardı."

Kendine güveni yüksek olan 12.sınıflardan bir tanesinin, "Uzaylı istilasına mı uğramak üzereyiz?!" diye bağırdığını duydum.

Konuşmacıysa sadece güldü. "Hayır, hayır. Sadece okulun bazı binaları yenilenecekti ve hangilerini yenileyebileceğimizi seçebilmemiz için minik bir test yapmamız gerekiyordu. Sonuç olarak, 10.sınıf yatılı binasını yenilemeye karar verdik."

Kaşlarım çatıldı ve farkında olmadan ayağa kalktım. Kaba olup olmadığım umrumda değildi. "Peki biz 10.sınıf Yatılılar'ı ne yapmayı düşünüyorsunuz? Kapı dışarı mı edileceğiz? Bu mudur yani?"

Adam bu tepkime güldü. "Hayır, kızım. Hepiniz doldurduğunuz formları kabul eden okullara gönderileceksiniz. Ailelerinizin onayı, yaz tatilindeyken alındı. Size söylememelerini istedik çünkü öğrendiğinizdeki tepkilerinizi merak ediyorduk."

Yerime oturduğumda yıl grubumun Gündüzcüler'inden bir kızın ayağa kalktığını gördüm. "Bu sadece Yatılılar için mi geçerli?"

Adam başıyla onayladı. "Sadece bu yıl için. Seneye geri dönecekler," dedi. "Şimdi izin verirseniz, elimdeki listeyi okumak istiyorum. Bu arkadaşlarınız önümüzdeki sene için aramızda olmayacaklar. Ad, soyad ve gideceği okul olarak ilerleyecek."

Adam listeyi okumaya başladığında, ben kendi düşüncelerimde kaybolmuştum bile. Bunu nasıl yaparlardı ki? Bir okul, tadilat için öğrencilerini postalayabilir miydi? Annemler buna nasıl izin vermişti? Şimdi bir yıl boyunca tüm arkadaşlarımdan uzak, yepyeni bir yerde mi okuyacaktım? Belki de Aslan'ın okuluna giderdim.

Aslan'ın okuluna gitmemin neredeyse imkansız olduğunu biliyordum, ama umut etmekten fazlasını yapacak durumda değildim. İçten içe heyecanlanırken, aynı zamanda sinirli olmak insanın kafasını karıştırıyordu. Yepyeni bir yer hiç de kötü durmuyordu fakat bildiğim bu ortamdan ayrılmak istemiyordum. Sadece bir yıl için gidecek olmak, o kadar da kötü görünmüyordu.

Cam Kırıkları | askıdaWhere stories live. Discover now