Bölüm 11:Neşeli Sabah

Start from the beginning
                                    

Hızlıca ama dikkatlice Louis'nin soyunmasına yardım etti ve kendisini onun üzerinde buldu.Yavaşça boynundan aşağıya öpücükler konduruyordu.Louis'nin bacakları açıktı ve Harry onların ortasında duruyordu.

Tekrar dudakları buluştuğu zaman bu sefer inleyen taraf Louis oldu.Artık daha fazla dayanamıyordu.Ellerini Harry'nin karışık saçına geçirdi ve boynunu öpmesine izin verdi tekrar.

"Hızlı ol" dedi nefessiz kalarak.İkizler uyanmak üzereydi bunu biliyordu.Harry onayladı ve biraz geri çekilerek işaret parmağını yavaşça Louis'nin içine itti.Louis her zamankinden daha hassastı ve onun iyiliği için her şeyi yapardı Louis.

"Harry" Louis gözlerini yavaşça kapattı inlerken ve derin bir nefes aldı.Harry o zaman ikinci parmağını da ekledi ve yavaşça hareket ettirdi parmaklarını.

"Seni" dedi Louis nefesini kontrol etmeye çalışarak."Seni istiyorum artık"

Harry başıyla onaylayarak parmaklarını geri çekti ve hızlıca kondomu takarak pozisyonu aldı.Louis böyle bekleyemezken başka pozisyonlar denemeye gerek olmadığını düşünüyordu Harry.Tek istediği Louis'yi memnun etmekti.

Harry yavaşça Louis'nin içine girerken sessizce inledi ve Louis'nin alışmasını bekledi.Louis onay verdiği zaman zaman ellerini Louis'nin başının iki yanına koyup kalçasını ileri geri hareket ettirmeye başladı.Louis bu hisse bayılıyordu.

İnlemelerinin arasından "daha çok" "hızlı" ve "lütfen" kelimeleri seçiliyordu fakat Harry'nin tek odaklanabildiği şey hissettiği güçlü duyguydu.

*

Hızlıca beraber duş aldıktan sonra Louis salona gitti ve ayaklarını uzatarak Harry'nin ona kahvaltı hazırlamasını bekledi.İşe gitmeden önce kahvaltı yapmaya ihtiyacı vardı.Harry üstünü giyindikten sonra ikisine sandviç hazırladı,zamanı dardı ve mükemmel bir kahvaltı hazırlayamazdı tabii ki.

İkizler hala uyuyordu,bu yeni bir şeydi.Harry onları kontrol ettiğinde onlara sütlerini içirmiş,ayılmalarını beklemişti fakat ikisi de programlanmış gibi tekrar uykuya dalmıştı.

*

Dadı geldiğinde Harry ve Louis çıkmak için hazırdı.Harry işe yürüyerek giderken Louis arabayı almıştı.Harry'den daha güvenli bir sürücüydü bu yüzden rahattı her zaman.

Okula geldiği zaman elindeki iki paket öğle yemeğini masasına koyup etrafa baktı.Bir şeyler eksikti.Alfie ortalıkta yoktu.Louis kurumuş dudaklarını yalayıp Lauren'e,Alfie'nin en yakın ve tek arkadaşı,baktı.

"Lauren?" Louis'nin sesi sakindi ve Lauren hızlıca yanına geldiğinde kocaman gülümsedi.Kızın iki tane derin gamzesi vardı ve saçları koyu kahverengiydi.Beyaz tenine o kadar çok yakışıyordu ki.

"Alfie nerede?Babası bırakmadı mı?"

Küçük kız etrafa bakıp başını iki yana salladı."Babam aradı fakat babası artık okula gelmeyeceğini söyledi bay Tomlinson,bu doğru değil değil mi?" Lauren'in sesi sakindi fakat endişe doluydu.Alfie'nin en yakınıydı ve onu önemseyen nadir kişilerden biriydi.Louis derin bir nefes alıp telefonunu eline aldı.

"Elbette değil,arkadaşlarına dönebilirsin" Bunun üzerine Lauren arkadaşlarının yanına koştu ve onlarla konuşmaya devam etti.

Louis'nin içinde bir sıkıntı vardı.Bunu Harry'nin halletmesi gerektiğine inanıyordu.Ona hızlıca bir mesaj attı.

"Alfie okula gelmedi.Matt bir daha gelmeyeceği hakkında bir şeyler saçmaladı ve ben bu tür boklar için çok yorgunum.Gidip bakar mısın neler oluyor?"

Harry Louis'nin mesajını aldığında iş yerine yeni ulaşmıştı fakat derin bir nefes alıp Matt ve Alfie'nin evine yürümeye başladı.Alfie'nin yaşadıkları gerçekten hoş değildi.

*

Harry kapıyı ikinci çalışında kapı açıldı.Kapıyı açan Alfie idi ve gözleri yaşlıydı.Başta ne kadar Harry'den korksa da artık o duyguların hepsi güven duygusuna dönüşmüştü.Harry Alfie'yi kucağına aldığı zaman Alfie hızlıca ona sarıldı ve iç çekti derince.

"N'oluyor?!" 

Harry Matt'in sesini duyduğunda kafasının iyi olduğunu anladı.Alfie'nin neden korktuğunu çok iyi biliyordu şimdi.Alfie'nin sırtını sıvazlarken Matt'e baktı derince.

"Sen ne yapıyorsun?" sesi sakindi fakat kin doluydu."Senin küçük bir oğlun var ve sen böyle mi davranıyorsun?" sesi gittikçe acımasızlaşıyordu.Matt ona yaklaştığı zaman onu ileri itti ve Alfie'nin odasına çıktı.Küçük çocuk hala korkuyordu çünkü babası,babası gibi davranmamıştı uzun zamandır.

"Şimdi bir kaç kıyafet alıp Louis'nin yanına gideceğiz,tamam mı?" dedi Harry hafifçe gülümseyerek.Alfie sadece başıyla onayladı ve Harry'nin kıyafet seçmesini izledi.

Hazır olduklarında Harry ve Alfie Matt'i arkalarında bırakarak oradan ayrıldılar.Matt kendinde olsaydı Harry'e izin vermezdi elbette fakat tek yaptığı şey koltukta uzanıp öylece tavanı seyretmek oldu.

Eve giderken Harry telefonunu eline alıp Louis'ye sesli bir mesaj bıraktı.

"Alfie'yi almak zorunda kaldım,eve geçiyoruz.Bence sende gelmen lazım,acil durum.Seni seviyorum.Öptüm."

Us Against The World (l.s)Where stories live. Discover now