Bölüm 88

281 15 7
                                    

KARŞINIZDA YENİ BÖLÜM. UMARIM BEĞENİYORSUNUZDUR. YORUMLARINIZ VE VOTE SAYIMIZ ÇOK AZ OLDUĞU İÇİN ÇOK ÜZÜLÜYORUM. AMA SIKTIĞIMINDA FARKINDAYIM.ELİMDEN GELDİĞİNCE HIZLI FİNAL VERMEYE ÇALIŞIYORUM.FİNALE SON BÖLÜMLER.KİTABIMIZ BİTİYOR.UMARIM SİZDE SON BÖLÜMLERİMDEN ZEVK ALIYORSUNUZDUR... İYİ OKUMALAR...

DEREK

Kafamı çevirip kenarda duran saate baktım. Saat sabahın sekiziydi. Tüm gece bir dakika bile gözlerimi kapatmamıştım. Yatakta öylece oturup Esila'nın gelmesini beklemiştim. Ama gelmemişti. Beni bu gece yalnız ve savunmasız bırakmıştı. Gözümden akan bir damla yaşı elimin tersi ile sildim. Ve yataktan kalktım. Pencerenin önüne gidip öylece dışarı izlemeye başladım. Paramparça hissediyordum. Ki nedenini bile bilmiyordum. Esila öldüğünde , onun sonsuza kadar geriye dönmeyeceğini sandığım zamanlarda bile böyle hissetmemiştim. Ama şimdi yaşadığını bilip de benim yanımda olmadığını görmek bana daha da acı veriyordu. Yatağımın kenarında duran telefonum birden çalmaya başladı. Yavaş adımlarla ilerleyip telefonu açtım. Arayan Stefan'dı.

DEREK: Alo ?

Stefan derin bir nefes aldı. Sesi çok endişeli geliyordu.

STEFAN: Derek Esila yanında mı ?

Birden dikleştim.

DEREK: Sizin yanınızda değil mi ?

Stefan birkaç saniye cevap vermedi.

STEFAN: Dün gece eve gelince Klaus ile tartıştı. Baya sert bir tartışmaydı. Esila çekip gitti. Bende sana geldi sanmıştım.

DEREK: Bende değil , yanıma hiç gelmedi. Neden tartıştılar ?

STEFAN: Klaus ona bir daha sizinle görüşmemesini söyleyince Esila çıldırdı.

Birden öfkelenmiştim. Klaus denen adam iyice ileri gitmişti.

DEREK: Nerede olabilir ?

STEFAN: Hiçbir fikrim yok ! Derek sen gidip okula bak. Biz Damon ile diğer yerleri bakarız. Hem tahminimce gidip bir gece kulübünde avlanmıştır. Klasik Esila. Endişelenme.

Stefan telefonu cevap vermemi beklemeden kapattı. Ama nedense hala endişeliydim. Öfkeden telefonu elimde sıkarken telefonun parçalandığını zor fark ettim. Tam o sırada içeri Gizem girdi. Beni gördüğü anda gözleri daha da irileşti. Elimdeki telefon parçalarını yere bıraktım. Gizem titrek bir ses tonu ile konuşmaya başladı.

GİZEM : İyi misin Derek ? Bir sorun mu var ?

Başımı hayır manasında salladım . Hemen dolabı açtım ve üzerime bir şeyler geçirdim. Tam odadan çıkacaktım ki o sırada dikkatimi kenarda duran yüzüğüm çekti. Bir hamlede onu aldım ve parmağıma geçirdim. Gizem öylece bana bakıyordu. Ona aldırış etmeden aşağıya indim. Tam salondan içeri girecektim ki Kerem ile çarpıştım. Kerem öylece bana bakıyordu.

KEREM: Dostum iyi misin ?

Sonunda dayanamadım ve bağırmaya başladım.

DEREK: İyi değilim ! Duymak istediğiniz şey bu mu ! İyi değilim ! Şu soruyu bana sormaktan vazgeçin artık ! Bu durumda nasıl iyi olabilirim !

Kenarda duran kulaklığımı aldım ve kimsenin laflarına aldırış etmeden evden çıktım. Koşuyordum. Bir an önce okula varmalıydım. Orman yolundan gidersem daha hızlı koşabilirdim. Yolumu değiştirip orman yoluna saptım. Tahminimce 5 dakika gibi bir sürede okula vardım. İçer girdim. Öylece etrafıma bakındım. Esila'dan bir iz yoktu. Koşarak kütüphaneye çıktım. İçeri girdiğimde derin bir 'Oh ' çektim. Esila oradaydı. Öylece oturmuş elindeki kitabı dikkatli bir şekilde okuyordu. Birkaç saniye öylece onu izledim. Sonra yavaş adımlarla ona yaklaştım. Beni fark etmemişti. Arkasından sıkıca ona sarıldım. Her zaman yaptığım gibi yüzümü boynuna doğru gömdüm. İlk başta ürkek bir kedi gibi titredi. Ama sonra gülümsedi.

KURTLARIN EFSANELERİ (TAMAMLANDI )Where stories live. Discover now