20: Yokluk Hissi

65 10 1
                                    

Bölüme geçmeden önce bu bölümün her zamankilerden uzun olduğunu da belirteyim canlarım,

hepinize iyi bayramlarrr.

Yorumlarınız ve oylarınız benim için çok önemli.

İyi okumalar dilerim.

Queen - Bohemian Rhapsody

Derin nefes al, ver.

Gözlerinizi kapattığınız bazı anlarda sanki sadece göz kapaklarınız kapanıp, etraf karanlığa büründüğünde önünüzde birisinin olduğunu hissettiğiniz oldu mu?

Bu his benim peşimi hiç bırakmadı. Bazen o, bana o kadar yakın oluyor ki nefesinin burnumu ısıttığını hisseder gibi oluyorum.

Gözlerimi açtım. Şerifin odasının önünde ellerimdeki kelepçelerle oturuyordum. İçeride o herif ve Tom amca vardı.

O kadar sıkılmıştım ki. Bay Argent içeri girme konusunda ettiği ısrar sonucu içeri alınmıştı. Lydia benim üç yıl alacağımı düşündüğü için temiz kıyafet getirmek için ayrılmıştı. Allison ise bana pansuman yapma konusunda o kadar ısrar etmişti ki eğer bunun için bir ilk yardım çantası bulursa izin vereceğimi söylemiştim. Giderken peşinde Parrish'i sürüklemişti. Zavallı, çaresizce etraftaki komiserlere ilk yardım çantasının nerede olabileceğini sorarak Allison'u takip etti.

Kaşımdan ve dudaklarımdan süzülen kanlar boynumdan aşağıya doğru ince bir çizgi halinde göğsüme kadar inmiş ve sonunda durmuştu. Yine de kan hâlâ ıslak ve minik yaralarım açıktı. Öte yandan karnım biraz sızlıyor olsa bile ne durumda olduğunu tahmin edebileceğimi sanmıyordum.

"Tanrım geliyorlar." Parrish içeri elinde kahvesi ile girerken bıkkın görünüyordu. Hemen önümde konumlandırılmış masasına bana arkası dönük şekilde oturdu. "Sorun ne?" Yavaşça güldüğünü duydum. "Son derece gürültücü olan arkadaşların Diana. Dayanılmaz derecede meraklılar."

Yorgun bir tebessüm dudaklarımda belirirken içeri Stiles atladı. Kapının açıldığını cam duvara tutunurken nefes nefeseydi. Beni baştan aşağı süzdü. Saçlarının arasından süzülen, alnında birikmiş donuk ter damlacıkları parlıyordu. Kelimenin tam anlamıyla dağılmıştı.

"Sana lanet günü olaysız kapatmanı söylememiş miydim? Şu halina bak, berbat görünüyorsun!"

Başımı geriye attım, hafif bir sırıtış ile ona baktım.

"Aslında baban gelene kadar her şey kontrolüm altındaydı."

Yavaş adımlarla yanıma geldi. "Dayak yiyerek mi kontrol altında tutuyordun?" Ardından işaret ve baş parmağının arasına çenemi sıkıştırarak başımı kaldırdı, doğrudan göz göze geldik. Bu şekilde bana üstten bakıyor gibi hissettirse bile bakışlarında asla böyle bir şey yoktu. Yalnızca üzüntü ve biraz öfke?

"Bir de o herifi görmelisin. Neredeyse bana yalvaracaktı."

"Açıkçası seni o adamın üzerinde gördüğümde bu kadar yara almana şaşırdım Diana."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 12 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Bir Dilek Tut | Stiles StilinskiWhere stories live. Discover now