Özel Bölüm 1

1.1K 72 25
                                    

🦂

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🦂

🎧Skysketch, Fox Wedding

🦂

Uzun uzun attığım kahkahalar da saatlerce döktüğüm gözyaşları da bana aitti, benden, ruhumdan birer parçaydı. Bu yüzden kendimi olduğum şekilde kabul etmek, kendime verebildiğim en güzel hediyelerden biriydi.

Nefes nefese gülmeye devam ederken koşmayı bırakıp durdum, ellerimi belime yerleştirip derin nefesler aldım. "Bana biraz acı ama!"

Nicolas beni duymazdan gelip ileride onu bekleyen babasına doğru koşmaya devam etti. Bir an başım döner gibi olunca elimi yan tarafıma doğru salladım, elimi boşlukta birkaç saniye sallandıktan sonra bir el, elimi avucunun içine aldı. "İyi misin?"

Düzene giren soluklarımla yanıma gelen Endymion'a baktım. Başım döndüğü için yüzümden silinen gülümsemem, onu görünce tekrar dudaklarıma yerleşti. "İyiyim. Hızlı koştum sanırım, nefes nefese kalınca başım döndü."

Elimi bırakmadan beni kendine doğru çekti, diğer elini belime bastırdı. "Dört yıldır normal bir insansın, sevgilim," dediğinde yüzümü buruşturacak gibi oldum ama son kelimesi yüzümü güldürdü. "Ama hâlâ kendini zorlamaman gerektiğini öğrenemedin."

Omuz silkip gözlerimi kaçırdığımda geri çekildi. Tam ona doğru dönecekken beni kucaklamasıyla gülerek çığlık attım. "Ne yapıyorsun?"

"Yeterince yorulmuş görünüyorsun," dedi ben kucağındayken yürümeye başladığı sırada. "Eve kadar seni taşımalıyım yoksa biz karnını doyuramadan, akşam yemeğinden önce uyuyakalacaksın."

Başımı omzuna yaslayıp gözlerimi evlerimizin olduğu yöne çevirdim. Dudaklarını saçlarıma bastırdığında gülümsedim. "Annen ve baban nasıllar? Gece onlarla kalman iyi oldu, seni özlüyorlardı."

Derin bir nefes aldığında şişen göğsü bedenimi hareket ettirdi, gözlerimi kaldırarak yüzüne baktım. "İkisi de iyi," dedi, ardından dudakları yukarı kıvrıldı. "Senin hakkında da sorular sordular, tek özledikleri ben değilim belli ki."

Dudaklarım büküldü. "Ben de onları özledim."

Gözlerini yüzüme indirdiğinde kaşları çatıldı. "Neden ağlıyorsun?"

Sorusuna şaşırdım, elimi yüzüme bastırdığımda parmaklarıma gelen ıslaklıkla benim de kaşlarım çatıldı. Neden bir an ağlama hissinin geldiğini anlamasam da "Özledim derken ciddiydim," diyerek ona takıldım. Aynı ifadeyle gözlerini yüzümde gezdirip yüzümü izledi, bir şey söylemedi.

Bahçe kapısından girdiğimizde beni yavaşça kucağından indirdi. Geçen zaman, düzenimizin de tamamen oturmasını sağlamıştı. Bize ait evlerin ortasında kalan alan çakıl taşlarıyla doldurulmuştu ve ortaya çok da büyük olmayan bir heykel konmuştu. Noris ve Briella bu heykeli Castor'dan getirmiş, Ursula'nın yolladığını söylemişlerdi. Kendimize oluşturduğumuz bu küçük yaşam alanı ilk başta şehirdekilerin dikkatini çekmiş, bu durumu sorgulamalarına neden olmuştu. Halk arasındaki tuhaf dedikoduları engelleyenler de bizim kim olduğumuzu bilen birkaç insandı, bir süre sonra hepsi bizim buradaki varlığımızı kabullenmişti.

AKREBİN KALBİ / TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now