5.BÖLÜM "TOKAT"

2.6K 156 33
                                    

Selam!

Benim için buraya minik bir kalp bırakabilir misiniz? 💓

Bölüm sınırımız, +20 vote ve +15 yorum.

(Bölüm Şarkısı: Deniz Arcak - Vurur)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(Bölüm Şarkısı: Deniz Arcak - Vurur)

"Sabretmek, bir insanın kalbinde yaşadığı en güçlü duyguydu."

***

Sabır.

Sabretmek, dünya üzerindeki belki de en iğrenç duygulardan biriydi. Bir affı ya da bir mazareti olmaksızın, dümdüz bir duyguydu aslında. Bazen içine attıklarını susturmak zorunda kalırdı bazense içine atmana bile izin vermezdi.

Sabır taşması neydi mesela?

Kalbimizde içi boş bir havuz vardı. Sabrettiğin her şey gün gün oraya doluyordu, bazen unutuyorduk oranın varlığını. Bir başkasında yok sanıyorduk o sabır havuzu. Damarına basıyorduk karşımızdakinin, inatla bıkmadan devam ediyorduk söylenmeye.

O havuz bir gün doluyordu ve yüzme bilmiyorsan, içinde durmak imkansızdı. Eğer yüzme biliyorsan, yorucu da olsa bir şekilde başarıyordun.

Ben yüzme bilmiyordum.

Sabır havuzum, günden güne doluyordu ve yakın zamanda taşacaktı. Bunu adım kadar iyi biliyordum.

Ve bazen, sabrım da bitkin düşüyordu.

"Abi!" dedi Deren, ayağa kalkıp Mehri'nin boynuna sarılırken. Sımsıkı kucaklamıştı kardeşini, gözleri üzerimdeyken.

Bir adam nasıl olur da iki farklı hayata da bu kadar uyumlu olabilirdi? Şirketteki adam bulunduğu konumda ve durduğu yerde asla sırıtmıyordu. Gösterişli zevkleri olan, pahalı arabalara binen bir şirket sahibiyken bu ona yakışıyordu. Akşam ise her şey duruluyor, bir tepede mangalın başında duran bir adam geçiyordu hayatının yerine. Komik olansa, bu da ona yakışıyordu.

"Seni çok özledim." dedi Deren tekrar ve geri çekilerek, abisinden uzaklaştı.

"Ben de güzelim." dedi Mehri, sadece. Bakışlarını benim üzerimden çektiğinde, Burak ve diğerleri ile kısa bir selamlaşma geçirmişti.

"Ece, ne haber?" dedi, gülümsemeye çalışarak Ece'ye baktığında.

"İyidir, sen?"

Hiç bir şey demeden yalnızca kafa sallamış ve yanımdaki boşluğa geçmişti. Duvarın üzerinde oturuyordum, o da bedenini yaslamıştı duvara.

Tek derdi bana laf sokmak olduğu için halimi hatırımı sormaması, normal gelmişti.

"Madem yemiyorsunuz," dedi bize bakarak ve hemen ardından yanımdaki tabağı kendine çekti. "Ben doyayım en azından."

KUMTEPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin