2.BÖLÜM "DOSYA"

3.5K 186 47
                                    

Selam!

Benim için buraya bir kalp bırakabilir misiniz? ✨✨

"Niyeti olmayanın hep bir bahanesi vardır."

(Bölüm Şarkısı: Fırat Tanış - Yani)

                                      ***

Hayatta her zaman güzellikler olduğuna, hayatın her zaman bize güzel şeyler verdiğine emin olduğum bir hayat geçirdim bu yaşıma kadar. Tesadüfler, ruhumu aydınlattı hep; tamamen inandım kadere, tesadüflere.

Önüme bir kedinin çıkıp miyavlaması, onunla aramda oluşan derin bağ onu alıp eve götürmem ve ona mutlu geçen bir gece yaşatmam gerekirdi hep. Kader onu benim önüme çıkarmıştı. Tesadüfen karşılaşmıştık ve bana ihtiyacı vardı.

Aylar sonra çok uzaklarda gördüğüm o kedi, gerçekten de tesadüflerin var olduğuna inandırmıştı beni. Tesadüfler vardı, hayatın tam içindeydi.

Şu anki tesadüf neydi, anlamakta zorluk çekiyordum. Dün gece, kapüşonlu hırkasıyla sokaklarda dolanıp sigara içen o sert bakışlı adam şimdi karşımda smokininin içinde son derece zarif ve bir salon beyefendisi gibi oturuyordu.

"Oturabilirsiniz." dedi profesyonelce. Yaşadığım şok, bacaklarımı kitlemişti resmen. Adamın suratına boş boş bakıp, bir emir verilse de uygulasam diye bekliyordum.

Bacaklarım güçlükle hareket ederken, masanın karşısındaki koltuğa yavaşça oturdum.

"Buket Hanım, sizi bana yönlendirmiş anladığım kadarıyla."

Kafamı sallayarak onayladım ve gözlerimi kaçırdım.

"Nerede okuyorsun?"

"Odtü." dedim sakince.

Kaşları havaya kalktığında, bunu sanki benden beklemiyormuş gibi alayla suratıma baktı.

"Dosyanı alabilir miyim?"

Elimdeki dosyanın ne zamandır elimde olduğunu bile unutmuştum. "Tabii."

Ayağa kalkıp dosyayı uzattığımda, deneyimsizliklerim ve leş gibi notlarımla karşılaşması pek de uzun sürmemiş olacak ki yüzünde belli belirsiz bir alay peyda olmuştu.

"Bu notlar ve deneyimsizliğin ile mi başvuracaksın stajyerliğe?"

"Evet." dedim, kendimden emin bir şekilde.

"Yaptığın maketlerin fotoğraflarını burada görebiliyorum. Fena değiller, neden notların düşük?"

Gelelim o konuya. "Çalışmak zorundayım çünkü."

Gülerek, yüzüme baktı. "Bu bir bahane."

Bahaneymiş, sen gel bir de bana sor.

"Size öyle gelmiş olabilir."

"Senin yaşındayken, aynı günde iki işte çalışıp, okumaya çalışıyordum." dedi dikkatle dosyayı okumaya devam ederken. "Yani bahane."

Derin bir nefes alarak, gözlerimi kaçırdım. "Siz başardınız diye, herkes başarmak zorunda diye bir şey mi var?"

Bu atağımı beklemiyor olacak ki, bir anda bana dönmüştü. Dosyanın kapağını kapatmış, bana doğru ittirmişti.

KUMTEPENơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ