Bakıcım BxB

39

Boynumdan öptüğünde kafamı kaldırıp yanaklarından öptüm bastırarak. Aslan bugün öğlende başım ağrıyor diyerek eve gelmişti. Zaten gelir gelmez de ilaç içip uyumuştu. O geldiğinde Burak uyuduğu için Aslan'ın evde olduğundan haberi de yoktu.

"Bitti baba."
"Daha istiyor musun?"
"Hayır."
"O zaman mutfağa bırakabilirsin bebeğim."
"Tamam."

Burak elleriyle yerden destek alarak ayağa kalkınca güldüm kalkmasına. Poposuna vura vura sevesim geliyordu çoğu zaman.

"Mutfağa bırakıp yanıma gel."

Hızlıca mutfağa gidip koşarak geldi ve kucağıma atladı. Hızlıca tutup öptüm yüzünün her yerinden.

"Güzelliğim benim. Akıllı bebeğim aferin sana."
"Şimdi dışarı çıkabilir miyim?"

Ensesinden tutup kendime çektim ve bir kez daha öptüm.

"Tamam güneş kremini sürelim öyle çık."
"Yaşasın!"

Kendini bırakıp bacaklarımdan kayarak indi ve odasına koştu. Ayağa kalkıp arkasından gitmek için Aslan'ın uzattığı bacaklarının üzerinden geçtim.

"Şu bacaklarını toplasan keşke."
"Ağzından öpsem keşke."

Her konuyu nasıl oraya bağlıyor bilmiyorum ama hoşuma da gitmiyor değildi.

"Hadi sen de kalk."
"Ama hastayım ben."
"Ağrıyor mu hala başın?"

Yanına oturdum tekrar ve o da yaklaşıp kafasını omzuma yasladı.

"Yo yalan söyledim."
"Ya Aslan!"

Omzuna vurdum hafifçe. Elimden tutup ayağa kalkınca ben de kalktım arkasından.

"Baba!"
"Geliyorum!"

Odaya gidip Burak'ın uzattığı kremi aldım ve sabırsız bekleyişlerine rağmen düzgünce sürüp şapkasını taktım.

"Su tabancam?"
"Onunla mı oynamak istiyorsun bebeğim?"
"Evet."
"Tamam bekle biraz. Biz de üzerimizi değiştirince dolduracağım."

Aslan Burak'ı kucağına alıp bizim odaya geçince ben de ikimize de şort ve tişört çıkarıp onunkini yatağa bıraktım.

"Baba hadi acele et."
"Bu ne acele miniğim?"
"Oyun oynayalım."
"Oynayacağız bebeğim tamam."

İkisi sohbet ederken üstümü giyinip Burak'ın odasına döndüm. İstediği su tabancasını bulduğum anda Aslan'ın sesini duydum koridordan.

"Biz çıkıyoruz bahçeye!"
"Tamam."

Onların arkasından gidip bahçede tabancaya su doldurup Burak'a verdim.

"Yola sıkma bebeğim, çiçeklere sık tamam mı?"
"Tamam."

Bazen yoldan insanlar geçiyordu ve Burak'ın yanlışlıkla da olsa insanlara su sıktığı olmuştu.

"Ama baba sen?"
"Ama bebeğim ben biraz yorgunum sen bugün tek başına oynasan olmak mı?"
"İyi tamam."

Yanağını sıkıp Aslan'ın yanına gittim ve tam dibine oturup telefonuna baktım ne yapıyor diye.

"Ne yapıyorsun?"
"Bakıyorum öyle."
"İyi misin?"
"İyiyim dedim ya hayatım uyuyunca geçti zaten."
"Sana kıyamam ben."

Çenesinden tutup kendime çektim ve yanağından öptüm bastırarak. Aynı şekilde karşılık verdiği sırada bir anda irkilerek ayrılınca kaşlarımı çattım.

"Ne oldu?"
"Lan..."

Arkasını dönünce Burak'ın gülerek bize baktığını fark ettim. Yaramaz.