3.Bölüm 💜 Kabusa Uyanmak

12.5K 785 84
                                    

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar 🔮💜

3.Bölüm 

Yoğun esans kokularıyla boğulmuş bir odada uyandığımda, suratımı buruşturmak zorunda kalmıştım. Kokular burnumu kaşındırıyor, baş ağrımı tetikliyordu. Bunun yanı sıra ense kökümün yukarısında korkunç bir sızı vardı.

Gözlerimi açarak nerede olduğumu kestirmeye çalıştım. Gümüş rengi şamdanların loş ışıkla aydınlattığı oda turuncu rengine boyanmış, yattığım yatağın iskeleti ahşaptan yapılmıştı. Koyu siyah perdelerin ardından nerede olduğumu kestiremiyordum ancak duvara dayalı masanın üzerindeki rengarenk şişelerden evimde olmadığımı çok net anlayabiliyordum.

Dudağımı ısırarak bana ne olduğunu hatırlamaya çalışırken odadaki tekinsiz ayrıntıları resmediyordum. Duvara dayalı sıra sıra vitrinlerin içinde kavanozlarda yüzen akrepler, et yiyen bitkilerin olduğu saksılar, boş göz çukurlarıyla göz göze geldiğim iskeletler... 

Soluğum boğazımda tıkanırken mide bulantımı bastırmaya çalışıyordum. Yataktan hafifçe doğruldum. Raflardan uzak durmaya çalışarak ahşap kapıya kadar yürümüştüm ki kapı aynı anda açıldı ve ben bu sabah evime gelen yabancı, esmer adamla burun buruna geldim.

Gözlerim yanıyor, hala ne olduğunu anlayamıyordum. "Beni nereye getirdin böyle?" diye çıkıştım. "Savunmasız, kendi halinde bir kadını kaçırmaya utanmıyor musun? Kimsin sen?" 

Sorularımı art arda sıralarken panikten kafayı yemiş, ne ile karşı karşıya olduğumu bilmediğim için korkudan titrer hale gelmiştim. 

"Eğer sakinleşirseniz, konuşacağım."

"Nasıl sakinleşmemi bekliyorsun?" Elimi saçlarıma götürdüğümde çıldırmak üzereydim. "Evime izinsiz girdin ve kedi haline geldin." Suratım düşündüğüm şeyle kıpkırmızı olurken, "Tanrılar aşkına beni bir de çıplak gördün!" diye soludum. 

"Siena ben evine izinsiz girmedim. Beni içeri alan sendin. Gölge Diyarı bekçileri içeri davetsiz girmez!"

"Neyin nesisin bilmiyorum ama seni içeri almadım. İçeri aldığım şey bir kediydi!"

Akıl alır gibi değildi. Sevimlilik abidesi bir şey, nasıl olur da şeytani bir şey çıkabilirdi? 

"Yaşadığın şartlar göz önünde bulundurulduğunda, varlığımızdan haberdar olmadığını anlayabiliyorum. Fakat sen de benim gibi büyücü kökenli bir aileden geliyorsun. Yeteneklerin ve gücün sayesinde, yaptığın yemekler bile ses getirebiliyor."

"Yaptığım yemeklerin büyüyle hiçbir ilgisi yok! Tamamen kendi saf yeteneğim ve sihirle hiçbir ilgim yok."

Gözlerindeki koyu karanlığın beni izlerken zevk aldığını görüyordum. İnatçı, sinirli tavrım onu rahatsız etmekten çok, eğlendiriyor gibi duruyordu. "Yemeklerin de sihir kristalleri kullanıyorsun, Siena. Zaten bu yüzden seni bulmamıza vesile oldun. Eğer fark edilmeseydin, o muhteşem yemeklerinle birilerini öldürmen an meselesiydi."

"Neden bahsediyorsun sen? Sana büyü yapmıyorum diyorum. Sense beni neyle suçluyorsun." İnlediğimde yaşadığım kabustan sıyrılmak istiyordum.

"İyi niyetler duyarak pişirdiğin yemekler, elbette lezzetli ve cazipti. Fakat günün birinde nefret ve öfkeyle hazırlanmış yemeklerin insanların ölmesine bile sebep olabilirdi. Büyü yapmak ise bilmeyi gerektirmez. Bizim gibilerin iç güdüleri, doğuştan gelir. Elini kolunu hareket ettirmeyi başkasından öğrenmediğin gibi bu gibi güdüyü de kendin bilmeden yapabilirsin. Ancak sonuçları inanılmaz felaketlere yol açabilir."

Büyüler Kraliçesi (Bitti)Where stories live. Discover now