EVET SEVGİLİYİZ (27)

645 86 100
                                    

*Han ağzından anlatım*

HJ- ANNNEEEEEEĞĞ..!

Hyunjin resmen koltuktan fırladı. Koşarak beni ayağa kaldırdı ve arkama geçti. Sesi ağlamaklı çıkıyordu.

HJ- H-Han help me!!

H- Mal niye ingilizce konuşuyorsun?

HJ- Yardım et!

H- Etmeyecem sana iyi korkmalar.

Minho ikimize bakıp gülümsedi.

M- Gel buraya güzellik.

Niye Hyunjin'e 'güzellik' diyor ki? Merak etmiştim. Acaba ona aşık mı oldu? İlk görüşte aşk mı? Yok ya...Minho öyle biri değil. Hem bana ne bundan.

Yine koltuğa oturdum. Minho, Hyunjin'e doğru ilerliyordu ve Hyunjin de geriliyordu.

M- Dudakların çok güzelmiş.

Yah...Minho neden Hyunjin'i övüyor? Sinirlendim şuan...bir dakika ya, ne diyorum ben. Umurumda değil zaten Hyunjin'i övse de bana ne?

HJ- Han şuna bir şey de. Ben sadece konuşmaya geldim.

Yanlarına gittim ve Minho'nun kolunu tuttum. Kedi gözleriyle bana baktı.

M- ?

H- Bırak şunu, boş ver. Korkudan duvarla aşk yaşıyor şuan.

İkimizde aynı anda duvara yapışan Hyunjin'e baktık. Hyunjin duvardan uzaklaşıp kendini toparladı.

HJ- Ne alaka ya, Jeongin varken.. :D

H- Şuan konu bu değil.

Minho'ya baktım.

H- Boş ver şunu, gel otur. Buraya sohbet etmek için geldi zaten.

M- Ne o? Kıskandın mı?

Elini saçlarıma götürüp saçımı karıştırdı.

H- Kıskanmadım, hem niye kıskanayım ki?

Beraber koltuklara oturduk.

H- Ben kahveleri getireyim, sakın yine birbirinize bulaşmayın.

M- Neden bulaşmayayım?

H- Çünkü İSTEMİYORUM.

M- Sen beni mi sahipleniyorsun?

H- Yoo ne alaka...yada istediğinizi yapın bana ne.

Odadan çıkıp mutfağa gittim. Su kaynamıştı, kahveyi yapmaya başladım. Aklıma az önce yaşananlar geldi. Daha doğrusu Hyunjin ve Minho'nun yaşadığı..

Sinirle tezgaha bir yumruk attım.

H- Off...Kıskanıyorum oldu mu? Hyunjin sen görürsün lan.

Kahveyi yaptım ve tepsiye yerleştirdim. Hyunjin ve Minho'nun yanına gittim. Minho, Hyunjin'in yanına oturmuş, kolunu omzuna dolamıştı.

M- Eee hiç sevgilin oldu mu?

HJ- Old-

Hyunjin'in sözünü yarıda kestim.

H- Kahveler geldi!!

HJ- Tamam ya niye bağırıyorsun.

H- Bağırdım mı?

Dedim sakin bir tonda, elimde tepsiyle yanlarına giderken.

H- Farkında değildim.

Önce Minho'ya kahvesini verdim sonra Hyunjin'e tepsiyi uzattım.

HJ- Teşekkürler kanka.

H- Hı hı.

Hyunjin kahveyi aldı. Yanlarından gitmeden önce Hyunjin'in ayağına bastım. Basmamla bağırdı.

HJ- Ahhh..ayağım.

Kahveyi üzerine dökmüştü, gülümsememi saklayıp üzülmüş gibi yaptım.

HJ- ANANII YANIYORUUUUM!!

H- Ahh...Pardon yanlışlıkla oldu kanka.

Hyunjin odanın etrafında mal mal koşmaya başladı. Minho sakince Hyunjin'e baktı ve konuştu.

M- Üst kat koridorun sonundaki oda.

Hyunjin hızla üst kata çıktı.

H- Neden oraya gitti? Orası beni odam?

M- Bizim odamız..ve dolapta giysi var onu giysin diye söyledim. O da anlamıştır büyük ihtimal.

H- Tamam.

Kahvemi rahatça alıp içtim. Minho o sırada Hyunjin'in döktüğü bardağı yerden alıp sehpanın üstüne koydu.

M- Bilerek yaptın dimi?

H- Yoo..

Dedim kahvemden bir yudum alarak. Minho iç çekti.

M- Bilerek yaptın küçük. Biliyorum..

H- Yoo ne alaka.

M- Of Jisung.

Kahveleri içmeye devam ettik. Bir süre sonra kuru kıyafetler ile Hyunjin yanımıza geldi. Koltuğa oturdu

H- Sana tekrar kahve yapayım mı?

HJ- Yok istemez.

H- Tamam.

Minho araya girdi.

M- Jisung, beni kıskandın değil mi?

Neden durduk yere böyle bir konu açtı ki şimdi?

H- Yoo ne alaka?

Dedim bacak bacak üstüne atarak.

HJ- Bir dakika? Siz...se-sevgili misiniz?

M- Değiliz...hem senin sevgilin var m-

Minho'nun sözünü yarıda kestim.

H- EVET SEVGİLİYİZ!!


***

Newspaper (Minsung)Where stories live. Discover now