Newspaper (Minsung)

Aygh höşt ulan penzevenk (17)

*Han ağzından anlatım*

H- What dedin gülüm?!

M- Gülün müyüm gerçekten?!

H- Yok ya...sen anca dikeni olursun :D

M- Çok komik.

H- Komik demedim ki?

M- Ama ben de komik diyorum...gülü seven dikenine katlanır.

H- Gülü sevmedim ki dikenine katlanayım :D

M- Yine çok komikti.

H- Yine komik demedim.

M- Ama ben diyorum. Şimdi benle geliyorsun ve yatıyorsun.

H- Ama-

M- Soru sormak, itiraz etmek, kızmak yok. YÜRÜ!

H- Tamam abi yaa...niye bağırıyorsun?

M- Yürü küçük.

H- Tamam bayım...aslında sizinle yatmak eğlenceli olacaktır.

M- Ne bakımından eğlenceli?

Koridorda yürürken konuşuyorduk.

H- Bilmem...eğlenceli işte.

M- :)

Yatak odası olarak tahmin ettiğim yere gittik. Oda simsiyahtı, ışıklar yine yoktu.

H- Ayghh...

Doğrusu yatak yumuşak duruyordu. Kendimi yatağa attım.

H- Öldüm yaa..

M- Ben üstümü değiştirip geliyorum. Uslu dur küçük.

H- Tamam tamam en fazla ne yapabilirim ki zaten :D

Minho odadan çıktı, ben ise çift kişilik yatağın bir tarafına yattım. Minho gelince onla konuşmak istemiyordum. Zaten bugün yeterince konuşmuştuk. Bu yüzden uyuyormuş gibi yapacaktım.

Arkamı döndüm ve gözlerimi kapattım. Örtüyü omzuma kadar çektim ve Minho'yu beklemeye başladım.

Bir süre sonra Minho odaya girdi.

M- Küçük...

Cevap vermedim ve gözümü daha çok sıktım.

M- Uyudun mu hemen?

H- ...

Umarım yakalanmam :D Sözde ona bir daha yalan söylemeyecektim.

M- Demek uyudun? :)

Bana doğru geldiğini hissedebiliyordum. Gözümü daha çok sıktım. Uyumadığımı anlamasın diye nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum.

Yanıma uzandı. Sırtım ona dönüktü.

M- Bende bunu değerlendiririm o zaman ;)

Belimde hissettiğim el ile irkildim. Kanım dondu sanırım eheh. Bu adam gerçekten de belime takmış. Minho belime dokunur dokunmaz adeta yataktan sıçradım.

H- Aygh höşt ulan penzevenk!!

M- Sen uyumuyor muydun?

H- Şeyy...

Sıçtık diye düşündüm. Ellerim ile oynamaya başladım. Minho sırtını yatak başlığına dayamış bana bakıyordu.

H- SENİ TEST ETTİM DİYELİM...YANİ BU YALAN SÖYLEMEK SAYILMIYOR DİMİ BAYIM??

M- Beni neden test ettin??

H- Biraz yavşaksın da...Dedim ki 'acaba uyuma taklidi yapsam beni sqer mi?'

M- Çok güzel bir düşünce.

H- Tabii ne sandın.

M- Neyse yat.

H- Hayır.

M- Yat dedim!

H- Off tamam ya...ama bir şartım var.

M- Neymiş o?

H- Belime sarılmayacaksın.

M- Şartını seveyim. Bana yapamayacağım şeyler söyleme küçük.

H- Yah!! Belime dokunmanı istemiyorum, rahatsız oluyorum tamam mı?!

M- Jisung yat.

Minho kafasını yastığa yasladı ve gözünü kapattı. Ben ise çekinerek yanına uzandım ve sırtımı döndüm. Bir süre öylece uyumaya çalıştım.

Öylece duvarları izlerken ensemde sıcak bir nefes ve ardından sıcak bir dudak hissettim. Bu Minho'ydu...Minho beni öpüp geri çekildi.

M- Seni öpmeden yapamıyorum sanırım he he.

Tam şoku atlatıp arkamı dönecektim ki Minho belime sıkıca sarıldı.

H- Bırak...arkamı dönmek istiyorum.

Çırpınıyordum ve ellerimle kollarını tutmuş, belimden çekmeye çalışıyordum.

H- Yah..Bıraksana!!

M- Hayır...Uslu dur ve uyu küçük.

H- Ama bu hiç adil değil.

M- Sana istediğim gibi dokunabilirim.

H- Hayır...Bunu yapamazsın.

M- Yapabilirim şimdi sus ve uyu. Yoksa daha çok ileri giderim tamam mı?

H-Yahh...seni tanımıyorum bile!!

M- İyi...bende seni tanıyorum.

Çırpınmayı bıraktım. İşe de yaramıyordu zaten.

H- ...

M- Aferin küçük...

***