Öpücük

158 39 160
                                    

~Lila Akça Yıldırım~

Hızlıca odama çıktığımda kapımı kilitledim. Sinirden ellerim titriyordu. Koltuğa oturup sakinleşmeye çalıştım. Nefes alıp verişim biraz düzene girmişti. Söylediğim şeyin arkasında duracaktım. Yerimden kalkıp kitaplarımın arasından ajandamı elime aldım. Arasında bulunan çek defterini çıkardım ve borç tutarını yazıp imzaladım. Biri kapıyı açmaya çalıştı, birkaç kez daha denedi.

"Lila kapıyı açar mısın? Konuşmamız lazım." Aras’tı bu. Derin bir nefes aldım ve gidip kapıyı açtım. Elimdeki çeki ona uzattım.

"Al, dayımın sana olan borcu," dedim kararlı bir şekilde. Kollarımdan tutarak beni odama soktu. Kapıyı kapatıp kilitledi ve ardından anahtarı cebine attı. "Ne yapıyorsun?"

"Konuşacağız," dedi sakin bir şekilde.

"Konuşacak bir şey yok. Ben gideceğim.”

"Bak Lila tam olarak ne yaşandı bilmiyorum ama…"

"Bilemezsin, fikrin bile sorulmadan evlendirilmeyi ve yetmiyormuş gibi alaya alınıp aşağılanmayı bilemezsin!" dediğimde iki yumruğumla göğsüne vurdum. Geriye doğru sendelediğinde bileklerimi kavradı.

"Esin’in böyle yapacağını bilseydim gelmesine izin vermezdim," dedi. Ses tonu hâlâ alçak ve sakindi.

"Artık gelip gelmemesinin bir önemi yok çünkü ben gidiyorum.”  Bileklerimi kurtarmaya çalıştım ama olmadı, bırakmıyordu.

"Lila, ben bu evliliğin üzerine iş kurdum. Bu şekilde gitmene izin vermem!" Düşündüğü şey sadece işti. Ne yapacağım, belli ki gitmeme izin vermeyecekti.

"Madem öyle parayı al ve dayımla arandaki mesele bitsin. İkimiz arasında yeni bir anlaşma yapalım," dedim. Biraz düşündü.

"Olur," dedi. Ellerini gevşetip bileklerimi sakince bıraktı. Elimde duran çeki ona uzattım, aldı.

"Sen terasa geç ben geleceğim," dedim. Cebindeki anahtarı çıkarıp kapıyı açtı ve ardından odamdan çıktı. Elime iki tane boş kağıtların tutturulduğu dosyaları ve kalemleri alıp odamdan çıktım. Terasa vardığımda yanına varıp dosya ve kalemlerden birini uzattım.

"Bunlar ne Lila?" diye sordu merakla elimdekilere bakarken.

"Anlaşmanın maddelerini yazacağız." dedim. Biraz şaşkınlık içerisinde elimdekileri aldı. Karşısında olacak şekilde oturdum ve isteklerimi maddeler halinde yazmaya başladım. Bir süre sonra bana olan bakışlarını fark ettim. "Neden bakıyorsun?"

"Merak ediyorum Lila deminden beri ne yazıyorsun?" diye sordu.

"Evliliğimizden beklentilerimi. Sen neden yazmıyorsun, bir beklentin yok mu?"

"Sadece bir tane," dedi önündeki kâğıda bakarak.

"Benim yazacaklarım bitti. Neler yazdığımıza bakalım.” Yerimden kalkıp yanına oturdum. Kendi dosyamı okuması için ona uzattım. Alıp yüksek sesle okumaya başladı.

"1.Madde: Eve birini davet ederken bana da soracaksın.

2.Madde: Ev işlerinde bana yardım edeceksin.

3.Madde: Haftada en az iki kere bana çiçek alacaksın.

4.Madde: Günde en az iki kere bana romantik cümle kuracaksın." Maddeleri okumayı bırakıp bana döndü. Şaşkın bir şekilde bana bakıyordu.

"Ne oldu? Kabul etmiyorsan sen bilirsin ben gidiyorum.”  Şartlar onun için biraz ağır olmuştu.

"Tamam. Ben de bir madde daha ekleyeceğim," dedi ve eline dosyasını alıp bir şeyler yazdı. Dosyasını bana uzattığında okumaya başladım.

ÇİLEK AŞKI Where stories live. Discover now