Acıyor musun bana?

233 104 73
                                    

~Lila Akça Yıldırım~

Sabahın erken saatlerinde kalkıp hazırlandım, dersim bugün erkendi. Balonun açık kapısını kapatıp tekrar aynada kendime baktım, gayet iyi görünüyordum. Derste lazım olacak kitapları yanıma aldım ve aşağıya inmek için odadan çıktım.

Yemek masası boştu, Aras henüz aşağıya inmemişti. Masaya yaklaşıp göz gezdirdim. Çok güzel görünüyordu ama hiç vaktim yoktu, bir an önce çıkmalıydım. Kahvaltı masasından Melek ablanın yaptığı sigara böreğinden alıp tadına baktım. Melek abla mutfaktan çıkmış, elimdeki böreği fark ettiğinde gülümsemişti. "Lila Hanım, nasıl beğendiniz mi?"

"Evet çok güzel olmuş." Yavaş adımlarla arkaya doğru gitmeye başladım. "Ben çıkıyorum Aras'a söylersin." Arkamı dönemle Aras'a çarpmam bir oldu.

Sinirli bir şekilde bana bakmaya başladı. "Dikkat etsene," deyip elimde duran yarım böreğe baktı. "Oturup yesene şunu."

"Olmaz, ben çıkıyorum derse yetişmem lazım. Hoşça kal," dedikten sonra kapıya doğru koşar adım yürüdüm. Arkamdan seslendiğini duydum.

"Poyraz bugün seni bekliyor, unutma."

"Dersten sonra gideceğim."

Mert beni görünce arabanın arka kapısını açtı. Elimdeki kalan böreği yedim ve yanına doğru yürüdüm. "Günaydın Yenge," dedi gülümseyerek.

"Günaydın Mert. Arabaya bindikten sonra kapımı kapatıp şoför koltuğuna oturdu ve bana döndü;

"Yenge kurs binası nerede?" Ona adresi söyledim. Arabayı çalıştırdı, bahçe kapısından çıkıp adrese yol aldı.

***

"Dediğin adres burası Yenge," dedi bana bakarak.

"Tamam bina burası," dedim elimle işaret ederek.

"Yenge işin ne kadar sürer?" diye sordu.

"Bekleyecek misin?"

"Evet. Abi bundan sonra sen nereye gideceksen benim yanında olmam gerektiğini söyledi."

"Sen Aras'ın sağ kolu değil misin, onun yanında olman gerekmez mi?" Biraz şaşırmış duruyordu. Şaşkınlığı yerini gülümsemeye bıraktı.

"Sağ kolumu, Abi benim için böylemi söyledi yoksa?"

İstemsizce küçük bir kahkaha attım. "Hayır böyle söylemedi. Sadece dışarıdan bakıldığında öyle görünüyor." Mutlu olmuş görünüyordu, Arasın en sevdiği adamı olarak görülmek hoşuna gitmişti. "Neyse ben artık gideyim. Ders ne zaman biter bilmiyorum ama büyük ihtimalle uzun sürer," dedim.

Cebinden bir kâğıt parçası çıkarıp bana uzattı. "İçinde numaram yazıyor. Çıkınca ararsın ben hemen gelirim Yenge."

"Tamam." Kağıdı aldıktan sonra arabadan indim.

Kurs binasından içeriye girdikten sonra bodrum kattaki mutfağa inmek için merdivenlere yöneldim.

"Lila!" Sesin geldiği yöne baktım; Eslem. Koşar adımlarla yanıma geliyordu. Nefes nefese kalmıştı. "Sonunda sana yetiştim. Çok hızlı yürüyorsun. Arabadan inince sana seslendim ama..." Cümlesini tamamlayamadı, hâlâ nefes alıp verişi düzene girmemişti.

"Affedersin Eslem seni duymadım."

"Sorun değil. Hadi gel derse gidelim."

Merdivenlerden inmeye başladığında arkasından bende inmeye başladım. Son basamağı da inince etrafıma baktım, dar bir alandı ve fazla kapı yoktu. Karşımda duran kapının üzerinde 'MUTFAK-1' yazısı vardı. Diğerlerine bakma fırsatım olmadan arkamdan biri seslendi.

ÇİLEK AŞKI حيث تعيش القصص. اكتشف الآن