✧20✧

39.7K 3K 914
                                    

Ayy yeni atabiliyorum özür dilerim. Belki uyumayanlarınız vardır.

Yanlışlar varsa sorrryy, iyi okumalarr <33


Yazardan

Gözlüğünü çıkararak gözlerini ovuşturdu ve ayağa kalktı. Tüm geceyi burada geçirdiğinden oldukça yorgundu.  Hala izlemesi gereken kayıtlar vardı, bu yüzden eve gitmenin saçma olduğunu düşünerek ayılabilmesi için kahve yapmaya karar verdi. Günde bir veya iki fincan kahveyle kendini sınırlandırmasına rağmen bu gece hiç içmediği kadar kahve içmişti. Bu da onda baş ağrısı yaratıyordu. Ekrana bakması da bu ağrıyı şiddetlendirince dinlendirici gözlüğünü takmaya karar vermişti.

Atakan ofisten çıkıp şirketin büyük mutfağına gitti. Koridorda ilerlerken sağında kalan ayna gözüne çarptı ve duraksadı. Gömleği kırışmış saçları dağılmıştı. Siyah saçlarını arkaya doğru yatırarak şekil vermeye çalıştı, gömleğine yapabileceği bir şey yoktu. Gerçi şuan bunu umursayacak durumda değildi.  

Tekrar önüne dönüp yürümeye başladı. Şirkette güvenlikler, gece vardiyasında olan temizlik görevlilerinden başka kimse yoktu. Bir de IT ekibi vardı tabi ama şuan onlar başka bir departmanda kontrol yapıyor olmalılardı.

Atakan mutfağa girince ışıkların açık olmasıyla etrafına baktı ve sandalyede oturmuş çay içen kadını gördü. Temizlik görevlisi kadın Atakan'ı görünce irkilip yerinde dikleşti, ayağa kalkacakken Atakan elini kaldırdı.

"Rahatsız olmayın lütfen." Kadın mahcup bir şekilde gülümseyerek kafasını salladı.

"Mesaide misiniz efendim?" Diye sordu kadın. Atakan önüne dönerek kahve yapmaya koyulurken kafasını sallayarak konuştu. 

"Evet, beklenmedik birkaç iş çıktı." Diye kısaca açıkladı. Kahve makinesine kapsül kahveyi koyarken tekrar konuştu kadın.

"Çay demlemiştim, içerseniz hala sıcak." Atakan duraksadı. Çok fazla kahve içmişti, aslında taze bir çay içmek fena olmazdı. Göz ucuyla kadına bakıp kısaca gülümsedi. 

"Sağolun." Kapsülü geri kaseye koydu ve dolaptan bir fincan alarak çay makinesinin yanına gitti. Bardağını doldurduktan sonra kalçasını tezgaha yaslayarak sıcak çaydan bir yudum aldı. Masada oturan, kırklı yaşlardaki kadın göz ucuyla ona bakarken dudaklarını aralayıp geri kapatıyordu. Bir şey söyleyecek ama söyleyemiyor gibiydi. Atakan kadının bu halini fark edince anlam veremedi. Ama kadın söylemeye karar vermiş olacak ki konuşmaya başladı.

"Atakan Bey, birazcık zamanınız var mı acaba?" Atakan kafasını sallarken kaşları hafif çatılmıştı. Ne söyleyecekti ki kadın?

"Tabii." 

Kadın elinde çayıyla beraber ayağa kalktı ve tedirgin adımlarla Atakan'ın önünde durdu. Adam istifini bozmadan çayından bir yudum daha alırken, kadın dudaklarını kemiriyordu gerginlikle.

"Aslında size söylemeyi daha önce düşündüm fakat sizi yalnız yakalayamadım." Atakan iyice meraklandı, "Ben geçenlerde sizin ofiste konuşulan bir şeye şahit oldum." Bir anda gözlerini belertti kadın ve tek elini kaldırarak hızlı hızlı konuştu, "Sakın yanlış anlamayın, ben bilerek dinlemedim, sadece koridoru silerken duydum, tesadüfen oradaydım." Atakan karşısındaki orta yaşlı, zayıf kadının sakinleşmesi için elini kaldırdı.

"Sakin olun lütfen, yanlış anlamadım. Anlatmaya devam edin." Kadın derin bir nefes alarak kafasını salladı.

"Yani sizi ilgilendiren bir konu mu emin değilim ama sonuçta sizin çalışanlarınız. Bilmeniz gerekir diye düşündüm." Boğazını temizleyip devam ederken Atakan sabırla sadede gelmesini bekliyordu kadının, "Üzerinden biraz zaman geçti, Seren Hanım ve Can Bey çıkış saatinde ofiste konuşuyorlardı, daha doğrusu tartışıyorlardı." Atakan duyduklarıyla elindeki fincanı tezgaha koydu ve göğsünde bağladı kollarını.

Yönetici Kalp- BxBWhere stories live. Discover now