(2)-13. KURTARMA (Final)

417 11 15
                                    

Şu an yazmaya nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Bir süre nasıl konuya gireceğim diye düşündüm. Bu hikaye benim yıllarım. Uzun aralar vermiş de olsam kötü hissettiğim her noktada yeniden kendimi toparlamama vesile olan bir arkadaş. Ben bunca zaman Emir ve Aselle büyüdüm. Sizinle büyüdüm. Belki eskisi kadar kalabalık değiliz ama buraya kadar okuyan herkese çok teşekkür ediyorum.

Sizin yorumlarınızı okumak bana şevk veren ve enerji veren en büyük şeydi. Bu hikaye final olduysa sizin sayenizde oldu. Siz benim yanımda olduğunuz için oldu.  Emir ve Asel in dengesiz aşkları final oldu. ^,^

Kendimi boşluğa düşmüş gibi hissediyorum tıpkı bu hikayenin sonunda Asel'in  hissedeceği gibi ^^
Çok uzatmak istemiyorum başka hikayelerde görüşmek üzere keyifli okumalar...

Lütfen bana bolca final yorumu yapın düşüncelerinizi çok merak ediyorum.

KURTARMA

Gece kaçarak uzaklaştığımız, ölümün nefesini ensemizde hissettiğimiz villaya yeniden gidiyorduk. Bu defa arabayı ben kullanıyordum. Emir yan koltukta düşünceli bir şekilde oturuyor kafasındaki şeytanlarla sanki hesap yapıyordu.

Araçta sadece ikimiz vardık. Arkamızda bir siyah minibüs ile bizi takip eden Şafak üyesi birkaç adam vardı. Süleyman'ı da kurtarabilmeyi umuyorduk. Bu defa kalabalık değildik.  Çünkü Utku ile konuştuğumuzda adamların yarısını kendi alacağını ve sanki bizi yakalamak için çıkıyormuş gibi evden çıkacağını söylemişti. Başta Kadir ile bu konuda zıt düşseler de, onu ikna etmeyi başarmıştı.  Kadir evde oturmuş viskisini içerken Utku'nun bizi yakalamasını ve ayaklarına cesetlerimizi atmasını bekliyordu.

Utku plana başta uymak istememişti. Kadir'i kendi elleri ile öldüreceği yönünde sürekli bağırmış ve direnç göstermişti. Ancak Emir tekrardan nasıl olduğunu bilmediğim bir şekilde Utku'yu ikna etmişti. Henüz birbirimize çok yabancıydık ama gerçeklerin açığa çıkması birkaç saatte de olsa bizi biraz yakınlaştırmıştı.

Ameliyat olmayı kabul etmişti. Evde doktorlar hazır bekliyordu. Her şey çok hızlı gerçekleşmesi gerektiği için tahlil ve test verecek bir sürecimiz maalesef yoktu. Bunu düşünen Emir her türlü olumsuz bir komplikasyona karşı alanında uzman üç doktor getirmiş resmen evin içerisinde birkaç saatte bir ameliyathane inşa ettirmişti.

Engin ve Uygar ise yanlarına verdiğim birkaç adamla küçük Asel ve Selin'i kurtarmaya gidiyordu. Durumlarının iyi olduğunu Utku'dan öğrenmiştik. Onlara bir zarar vermemişti. Aslında tek derdi bize ulaşmaktı ve bunun içinde Selin ve bebeğini koz olarak kullanmak istiyordu.  Başka bir eve yerleştirmiş ve başlarına iki kişi koymuştu. Onlardan kurtulmak Uygar ve Engin için çocuk oyuncağıydı.

Utku bizim eve vardığında hali hazırda onları bekleyen bir sürü adamımız vardı. Yanındakilerin hakkında gelip Utku'yu direkt operasyona alacaklardı. Bizde direkt haber verilmesi ile birlikte Kadir denen adamın inine girecektik. Onu öldürmemem için herhangi bir sebepte kalmayacaktı ve onu öldürürken zevk alacağımı hissediyordum. Benden bir katil yaratmıştı.

"Araba kullanan birine göre fazla düşüncelisin. Daha dikkatli olmalısın."

"İyiyim ben." dedim başımı hafifçe iki yana sallarken. Cidden düşüncelere kaybolmuştum.

"Merak etme her şey yolunda gidecek. Neredeyse eve varmışlardır. Bizimde yolumuz az kaldı. Bak göreceksin çok kolay olacak."

İç çektim. "Sahi sen Utku'yu nasıl ikna ettin Emir? Ben o kadar yalvardım yine beni dinlemedi. Sen konuşunca seni dinledi. Ben bu işte bir bit yeniği aramaya başladım artık."

Babasının Kızı (+15) (TAMAMLANDI)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora