Diz çöküp gri güle dokunmak istiyorum fakat bedenim şoka maruz kalıyor adeta. Ormandaydık evet ama bulunduğumuz alan Turmalin' in can verdiği alandı. Gri gül Turmalin'in mezarında can bulmuştu.

"Turmalin," diye tıslıyorum ve gri gülün dikeni parmağıma batıyor. Baş parmağımdan akan gri kan karın üzerine damlayıp karı eritiyor. Gri ve beyaz... Mükemmel uyum. Topaz yanıma geliyor ve elini omuzuma atıyor. "Bence bu bir işaret Ametist, Turmalin'e verdiğin sözü tutmalısın. "
"Haklısın," diyorum.
"Bu bir işaret. Sözümü tutacağım."
Turmalin... Hayatımda gördüğüm en mükemmel sinek... "Hadi gidelim." Diyorum, '' Kazanmamız gereken bir turnuva var.''

Yarış pistine doğru Topaz'ı kolundan çekiştirerek sürüklüyorum. Yarış pistinin etrafı Şakşakcının kesip renkli lambalarla süslediği ağaçlar ile dolu. Giriş kapısında renkli parıldak lamblarla "Şah-Mat Turnuvasına Hoş geldiniz." Yazıyor. Yarış pisti beyaza boyanmış. Kar hiddetle yapmaya devam ediyor. Hava ne aydınlık ne de karanlık. Güneş batmaya yüz tutmuş.

Bayan Noah, grant geyiklerinin başında dikilip emirler yağdırıyor.
Beni görüyor bayan Noah ve elindeki kahve rengi torba ile yanıma geliyor. "Haydi seç." Diyor. Bayan Noah'a kısa bir bakış atıp elimi torbanın içerisine daldırıyorum. Kahverengi torbanın içerisinden seçtiğim kahverengi saman kağıtta "KARAYEL." yazıyor.
Bayan Noah elimde ki kağıtta yazan ismi yüksek sesle okuyor. "KARAYEL."
"Senin Grant geyiğin Karayel. 3 numaralı geyik. 3. Bölmeye git. Haydi acele et. "
" Peki efendim." Diyorum ve Topaz ile birlikte üçüncü bölmeye gidiyoruz. Karayeli gördüğümde aklımı kaçırmaktan son anda kurtuluyorum. Karayel... Tıpkı siyah bir inci gibi muazzam bir şekilde yaratılmış bir geyik. Uzun siyah saçları özenle örülmüş. Siyah uzun boynuzlarında bulunan siyah yapraklar güneş ışığı altında parıldıyor. Karayele yaklaşıyorum ve onu okşamak istiyorum. Fakat Karayel buna müsaade etmiyor ve huysuzlanıyor.
"Hey! Sakin ol." Diyorum. Gözlerimi kapatıp elimi Karayele doğru uzatıyorum. Karayele dokunmayı başarıyorum. Karayel burnundan soluyor. Teni avucumda. Pürüzsüz bir ten. Yumuşacık tüyler... Karayel asil bir geyik. "Bu bir Kupa geyiği." Diyor Topaz.
"Asaletinden belli oluyor."
Dİyorum ve gülüyorum.
"Ametist?" Diyor ses. Yanı başımda beliren Olivin'a bakıyorum.
"Hazır mısın?" Diye soruyor.
"Hazırım." Diyorum kendimden emin bir ses tonuyla.
"Aferin."
Topaz heyecanla konuşarak "Olamaz." Diyor.
"Ne oldu?"
"Bu Oniks!"
Topaz'ın işaret ettiği yöne baktığımda garip tipli cinsiyetsizi görüyorum. İri bir bedene sahip cinsiyetsiz. Gözleri renksiz.
"Yani?" Diyorum.
" Oniks, Şah-Mat turnuvasında son üç yıldır galip oluyor. Tam üç tane maydonoz ağacı kazandı fakat maydonoz ağacının sırrını çözebilecek kadar zeki ve erdemli değil. Buna rağmen turnuvalara katılmaya devam ediyor çünkü o iyi bir binici." Diye açıklama yapıyor Olivin.
"Evet,dikkatli ol Ametist. Oniks'in hile ile birinci olduğu söylenir."
"Pekala,dikkatli olacağım."
"Başarılar." Diyor Olivin ve yarış pistini terk ediyor. Topaz bana sarılıyor.
"Başarılar."
"Teşekkür ederim." Topaz elini yumruk yapıyor,bende tıpkı onun gibi elimi yumruk yapıyorum.
"İnsanlık,cinsiyetten üstündür." Diyor Topaz ve yumruk yaptığım elime hafifçe dokunuyor.
"İnsanlık,cinsiyetten üstündür." Diyorum ve Topaz'ın elini yumrukluyorum.
Karayel'e tek hamle ile binip kendimi yarışa hazırlanıyorum. Oniks ile göz göze geliyorum. Bana hayince bakıyor. Dikkatimi Karayel'in saçlarına veriyorum ve Karayel'in saçlarını okşuyorum. Beş aday yarış pistinde yerlerini alıyor. Yarış pistinin etrafını cinsiyetsizler sarıyor. Heyecan ellerimin terlemesine neden oluyor. Terleyen ellerimi pelerinime siliyorum. Kar taneleri üzerime yağıyor. Karayel'in boynuzlarını sıkıca kavrıyorum. Bayan Noah hazır diye bağırıyor ve elinde dört büyük sembolün bulundu siyah bayrağı havaya kaldırarak yarışı başlatıyor. Karayel üçüncü bölmeden tıpkı bir şimşek gibi fırlayıp yarış pistinde yerini alıyor. Grant geyiğimin üzerinde hafifçe doğruluyorum ve geyiğime yön veriyorum. Ancak daha ilk turu bitiremeden Oniks yolumu kesip önüme geçiyor ve birinciliği benden alıyor. Karayel aniden formdan düşüyor,kendimi beşinci sırada buluveriyorum. İlk tur bitiyor. İçimde fırtınalar koparken Turmalin'e verdiğim sözü tutamama ihtimali beni korkutuyor. İkinci tura girdiğimizde diğer yarışmacılar ile aramdaki mesafenin git gide arttığını fark ediyorum,metrelerce uzakta bulunan dört numaralı geyiğin huysuzlaştığını görüyorum. Beyaz Grant geyiği ani bir hamle ile kendini frenleyerek üzerindeki jokeyi metrelerce uzağa savuruyor. Beyaz Grant geyiğinin neden huysuzlaştığını kısa sürede anlıyorum. Yarış pistinin zeminini oluşturan toprağın yapısı değiştirilmiş. DNA'sı değiştirilmiş toprağın derinliklerinden Ilıç ağaçları beliriyor ve önümüze birer engel olarak çıkıyor. Bulunduğum parkurda az önce yarış dışı edilen beyaz grant geyiğini geride bırakarak dördüncü sıraya yerleşiyorum. İkinci turun tam orta noktasında benimde önüme aniden bir ılıç ağacı çıkıyor ve Karayeli güçlükle sol taraftaki parkura yönlendiriyorum. Son anda ağaca çarpmaktan kurtuluyorum, tabi yarış dışı edilmekten de kurtuluyorum. Kar yağışı devam ederken zemin kayganlaşıyor. Viraj dönüşlerini daha yavaş bir şekilde gerçekleştirmeye çalışıyorum. Karayelin üzerinde doğruluyorum ve bağırıyorum.

CİNSİYETSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin