3.bölüm

1.4K 41 0
                                    

Başımın ağrısıyla birlikte gözlerimi yumdum. Elimi alnıma koyup ovuştururken bir yandan elim kendimden bağımsız hareket ediyordu. Umarım satırı taşırmamışımdır.

Başka biri söze girdiğinde hızla gözlerimi açtım. Elimi yanağıma yaslayarak yazdıklarımı hızlıca düzelttim ve yeni bir başlık attım. Marcus telefonuma uzandığında kafamı kaldırdım. Telefonumu eline alıp ekranımı açtı. Baktıktan sonra kafasını salladı.
"Bugünlük bu kadar yeter!"
Kalemimi bıraktım.
Sözü kesilen adam kaşlarını çattı. Paul kollarını masaya koyarak öne doğru eğildi.
"Henüz bir karara varmadık."
Yutkunarak tekrar kalemimi tekrar elime aldım.
"Bir sonraki toplantımızda karara varabiliriz. Bu büyük bir proje. Hemen kararlaştıramayız."
"Ben bugün kararlaştırılmasını istiyorum."
"Bugün başka toplantılarım da olacak. Onlara hazırlanmamız gerekiyor. Başka bir gün müsait vaktimde size sekreterimle haber göndereceğim."

Paul bana baktı. Dudağını kenara büktü.

"Benim bugünden başka vaktim yok. Bugün konuşulmasını istiyorum."
Marcus kaşını kaldırdı. Sinirlenmişti. Bacağını salladığında dudağımı dişledim.
"Benim bugün bu kadar vaktim vardı."
Paul, Marcus'un dediklerini sallamadan önceden konuşan adama döndü.
"Devam edin."
Adam tedirgince Marcus'a baktı.

ANLIYORUM SENİ ABİM.
KORKUYORDU.
KONUŞURSA MARCUS CANINA OKUYACAKTI.
KONUŞMAZSA PAUL CANINA OKUYACAKTI.

Adam konuşmaya başladığında Marcus sandalyesini gürültülü bir şekilde kaydırdı.
"İyi günler Meurqie."
Paul ayağa kalktı.
"Otur Lawner."
Sandalyemi iterken duraksadım. Marcus bana döndü.
"Yarın ne zamanım boş?"
Hızla telefonuma uzandım. Ellerim titriyordu.
Hızlıca programına girdim.
"Akşam altıdan sekize kadar."
Normalde hiç boşluğumuz yoktu ama sabah bir görüşmemiz iptal olmuştu.

Marcus, Paul'a döndü.
"Sekreterimi duydun Meurqie. Yarın bunu kararlaştırabiliriz."
Bana baktığında hızla ayağa kalkıp dosyaları kucakladım.
"İyi günler."
Marcus'un peşinden odadan çıktım.

Sekreter Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα